Nikahına beni çağır sevgilim?

Terkedilince ne çok tepkiliyiz değil mi? ya biz terkedince?

Yemyeşildi gözleri, sınıftaki kızların hepsi etkilenmişti bu gözlerden. Sıkılgandı çevresi ile fazla ilgili değil di ama tam çaprazın daki saçları iki örgülü ela gözlü kızın ara ara kaçamak bakışlarını yakaladı bir kaç gez. Öyle güzel gülümsüyordu ki. Kayıtsız kalmadı oda beceriksiz iki gülüşten sonra artıstik güşünü onada göstrme keyfine erişti.

Babasının tayini nedeni ile gelmişlerdi deniz kokan bu kente...Hoş denize kıyısı olan kent elbette deniz kokacak değil mi ama...

Çok da yetenekli idi yeşil gözler harika karikatürler çiziyor ( bu karikatürlerde de kadın kahraman ela gözler oluyordu nedense) kızları voleybol oynadıkları yere çekecek kadar hoş voleybol oynuyordu.

Baş seyirsi ela gözlerdi...Aşka sevdaya verdiği önemi derslerine vermeyince başarızlık geldi elbette...Okul dönemi sonra erdi ela gözler üniversite sınavına girerken yeşil gözler çekildi köşesine unutuldu kabuk bağladı sevgileri.

Öğretmen olacaktı ela göz uzaklarda bir okul kazanınca olmaz demişti babası "uzaklara kızımı yollamam ben otur oturduğun yerde, bir işe girer çalışırsın" dediğide oldu babanın...

Kocaman bir salon içinde birçok masa vardı, o masalardan birinde ela gözlerde çalışıyordu. Ansızın bir gün gözü servise giren etrafı gözleri ile tarıyan yakışıklıya takıldı. Oydu işte yeşil gözler. servis şefinin seslendiğini duydu hayal meyal" bakarmısın konuğun var"

Dışarıya çıktılar, şaşkındı ela göz, yeşil göz o kadar coşkulu idi ki; onu çok aradığını, günlerce izini sürdüğünü, okulu bitirip sırf onunla güzel bir gelecek düşlediği için gazetecilikle ilgili bir bölüm kazandığını heyecanla anlattı.

Düşünceli idi ela göz, sessizce dinledi, sonra...İyi ama dedi benim babam buna izin vermez benim gezmemi tozmamı istemez, senin üniversiteyi bitirmen için çok uzun bir zaman var bekleyemem seni" dedi...

Ah ahh nasıl söylesin di artık onun rüyalarını süsleyen bir sevdiceği olduğunu...
Bekle beni... döneceğim dedi gitti delikanlı...Pek çok kez geldi yine ela gözlü güzeline ama hiç umut ışığı yoktu.

Yeşil göz dolmuş durağında sırasının gelmesini beklerken birden ortak arkadaşları olan Oya yı gördü. bir haber alırım umudu ile Oyanın peşinden gitti, sevindi İçtikleri su ayrı gitmezdi.
Oyaya hal hatır sonrası nereye böyle dedi yeşil gözlü? Oya biraz tedirgin biraz hüzünle nikaha dedi...ela göz bugün evleniyor...

Yıkıl dünya, yarıl toprak, kaybolayım nerede akşam....Hep de aklıma Ümit pesen gelir bu tabloda onun piyanosunda şu şarkıyı çalması gerekir. Nikahına beniiii çağır sevgilim, istersen şahidin olurum senin, bu adam kim diye soran olursa eski bir tanıdık dersin sevgilim( sevgilim kelimesi olmaz değil mi ama bacım demeli idi)

Ne terkeden ol, nede terk edilen mutlu sonlu sevdalara...