- Kategori
- Mizah
O ev benim olmalı!
Bana bu yazıyı yazmamam sebep olan reklam şöyleydi:
"...evlerinde bu daireler 700,000 TL'den başlayan fiyatlarla satışta."
Asla sermaye veya servet düşmanı değilim. Yanlış anlaşılmak istemem kesinlikle. Ama hesap makinesi de yanımda olunca, ufak (!) bir hesap yapayım dedim kendi kendime. Maaşım çok şükür 1,750 TL. (Türkiye ortalamasına göre idare eder.) Bir hayal kurayım dedim kendi kendime; 700,000 TL'lik evi düşledim. Böldüm 700,000 TL'yi 1,750 TL'ye 400 rakamı ile karşılaştım. Bu dörtyüz bizim bildiğimiz aydı. Gökteki değil, hani bazen 30, bazen 31, Şubat'ta da 28 bilemedin 29 çeken ay. Hani bir yılda 12 tane bulunan, işte o. Yani ben, 1,750 TL olan aylığımı, 1 simit bile almadan kenara koysam tam dörtyüz ay sonra o ev benim olabilirdi. Ama bu dörtyüz ay gözümüzü korkutmasın, aslında bu 33 yıl 3 ay falan yapıyor. Nasıl aklınız biraz yattı değil mi ? 400 ay nere 33 yıl 3 ay nere. Yaş şu anda 38; şu an başlasam biriktirmeye, 71, bilemedin 72 yaşında o ev benim. Ne hanım, ne de çocuklar kusura bakmasın. Ya iki oda bir salon ve sobalı evde (bugünkü hali) oturmaya devam ederler; ya da Allah'ın izniyle o evi 33 seneye kadar alırız. Ha, bu arada o süre içerisinde ne yer, ne içer, ev sahibini, okul aidatlarını isteyen öğretmenleri, elektrik, su, telefon giderlerini nasıl halladeriz bilmiyorum. Tek sorun da o zaten. O'nu çözdük mü... O evi alınmış bilin...