O gece...

‘Öyle bir şey yapalım ki sevdiğim hiç unutamayalım…’
‘Nasıl yani??’
‘Yani yaşamadığımız bir romantizm olsun mesela içinde…’
‘…???’
‘Yaaf! Ne bilim hiç yapmadığımız bir şey düşünelim yani’
‘Ee o kadar çok yapmadığımız şey var ki sevgilim hangisini düşünelim.’
‘Biliyorum ama elimizdeki imkanlarla yapabileceğimiz,hem çok düşündüğümüz hem de birlikte hiç yapmadığımız bir şey olsun mesela…’
‘Hmm..’
‘Hımm…
‘Hmm….’
‘Romantik olsun ama…’
‘Düşünüyorum…’
‘Yani hayal değil koşullarımıza uygunda olmalı…’
‘Bulurum bitanem ama şimdi aceleye getirip değil,bu konuda düşünelim…’
Aslında henüz yapmadıkları öyle çok şeyler vardı ki bu iki aşık yüreğin.Yapmadıkları ve hayalleri olan o kadar çok şey…Mesela hiç kumsalda yürümemişlerdi el ele ama çok isterlerdi belki de,ne demişti kız ‘koşullarımıza uygun olsun…’Yani sahil yürüyüşü olamazdı,çünkü bulundukları şehirde deniz yoktu.Hiç birlikte sabahlamamışlardı, birbirlerine sevgilerini haykırdıkları,gözlerine damla uykunun girmediği,doya doya birbirlerini koklayıp da günü karşıladıkları bir gün yaşamamışlardı,belki bu olabilirdi.Ama oda olamazdı nede olsa eve girmeleri gerekti birkaç saat sonra,görüştükleri saatlerde kısıtlıydı ve sabaha kadar birlikte vakit geçirmeleri şuanda mümkün değildi.
Düşündüler bunu birkaç gün ve sonunda buldular…
‘Ee bulabildin mi bir şeyler??’
‘Aslında belki hayal ettiğin kadar romantik olamaz ama sanırım evet,düşündüm.Ya sen ?’
‘Bende düşündüm evet,dediğin gibi abartılacak kadar bir şey değil ama seninle yaşamak istediğim unutulmaz olacağına inandığım bir an…’
‘Neymiş o?’
‘Bana ne önce sen söyle…’
‘Ama beğenmezsen sevmedim demezsin ki,hatta kendininkini benimkinden iyiyse bile kötü söylersin ve benim planımı uygularız.’
‘Ama önce sen düşün demiştim,ilkte sen söyleyeceksin o yüzden.’
‘Ama seveceğin bir şey olmalı düşündüğüm ya değilse?’
‘Tamam bir başla da güzel bir şeyler bulamamışsan benim düşüncemi uygularız…’
‘Biz seninle gece gündüz çok gezdik falan ama hiç baş başa kalmadık,özellikle de gece.Baş başa olacağımız birkaç saat geçirelim…’
‘Eee…’
‘Ama öyle tepemizde çatısı olan bir yerde değil..’
‘Yıldızlar altında…’
‘Evet,ay ışığının yüzünün güzelliğiyle dans edişini seyredebileceğim bir yerde…’
‘Belki bir damlacık çim üzerinde…’
‘Evet,uzaktan duyulan güzel bir melodi…’
‘Ya da sen bana şarkı söylersin…’
‘Söylerim sevdiğim,şöyle bir şişe şarap,iki de kadeh olsa…’
‘Ben koysam başımı omzuna…’
‘Ben koklasam ipek saçlarını,seni ne çok sevdiğimi söylesem…’
‘Sonra sarılsam sana sıkı sıkı hiç ayrılmayacak gibi…’
‘Hı hı…’
‘….’
‘…’
‘..’
‘Ee böyle bir şeyler işte benimkisi ya sen ne düşündün…’
‘Ne mi düşündüm?Delim aynı şeyi düşünmüşüz aslında…’
‘Biz hep birbirimizi tamamlıyoruz diyorum sana.Ee uyguluyor muyuz peki bu düşündüklerimizi?’
‘Tabiî ki…’
Kurdukları hayalin etkisiyle sarhoş olarak döndüler eve ve planladıkları gibi bir gecenin güzelliklerinde kaybolarak geçirdiler saatleri…
Güzel bir manzara,ışıl ışıl yıldızlar,pırıl pırıl bir ay…Yan yana sokulup oturdular buldukları bir damlacık çimenlere…
Hani şarkıda da der ya ‘‘tepedeki çimenlikten seyir eylemek şu alemi,küçülmüş ufacık olmuş insanların alemi…’’Aynen öyle tepesinde idiler şehrin ve bakıyorlardı yanan ışıklarına,yıldızlar altında…
‘’Sadece gökyüzü,sadece deniz,sadece sen ve ben ,sadece sevgi hepsi bu…’’ diye düşündü kız şarkının sözlerinin devamını…
Tamda sevdikleri o şarkı gibi fısıldadılar birbirlerine aşklarını,tek eksik hayalini kurdukları uzaktan gelecek o güzel melodiydi,bir tek onu duyamıyorlardı.Birbirlerine sarılmaları hiç yaşamadıkları kadar sıcaktı,bakışları hiç bakmadıkları kadar romantik,dokunuşlar kuş tüyü misali yumuşacık ve sevgi yüklüydü…Her kelime aşkın ağırlığıyla salınıyordu sanki dudaklarında…Büyüleyici bir gece ve hiç hayal etmedikleri kadar romantikti yaşadıkları o an…
‘Bir tek şarkımız eksik bitanem,özür dilerim,onu akıl edip getiremedim…’
‘Ee olsun sevgilim,sen söylersin o zaman şarkıyı…’
‘Hayır…birlikte söyleyelim…’
‘Tamam başla sen,bende eşlik edeyim.Neyi söyleyelim…’
‘Sen olan şarkıyı,biz olan şarkıyı söyleyelim o zaman…’
‘Uu!!.. Hadi bakalım…’
‘‘Yüzünde yaşam izleri vardı,
Sevdim onu görünce birden,
Eski bir şarkıyı söylüyordu,
Taşlar yuvarlanıyordu…
Ve yaşam bize hiç aldırmadan nasıl da devam ediyordu
Yaşamış görmüş ve unutmuştuk,
Sevmiş sevilmiş ve değişmişti
Yeniden başlamak ve durmadan nefes almak…’’
………………..