- Kategori
- Şiir
O l m a l ı

yol yorgunu yüreğim
hayatın karanlık bakışından vehimli
yeni düşlere yer açamayan bu darlık
gözlerime şebnemler bırakan bu gri renk
tenhayım /yabancıyım kendi sesime
kürdilihicazkâr düşüyor hep şarkıların nefesine
yağmursuz toprağım, mavi ile yeşil kurak
ne kıyımda bir sandal, ne kapımda bir el
özlemleri, umutları, düşleri olmayan
yeni bir sürgün vermeden
dünün kırıntılarıyla eylenen, yoksul zaman
anahtarsız bir kilit ve pulsuz bir mektup gibi işlevsiz
akşam alacasındaki gölgelerle
enkazında kıvranırken gün
mimoza kokulu yaz bahçesinde
ışımayan hayalini bıraktık düşlerimizin
öfkeli ve kırık son bakışında
uzun, acılı ezgileriyle, deli atlar koşturuyor içinde hâlâ
kovalarken karanlığımızı
unuttuk aydınlığın yüzünü
büyüdü yalnızlığımız, nokta olduk içinde
yas sürmede zamanda, bu günde de
şimdi, yarın var mı! bilir de bilmez gibi
ardı sıra bırakarak geçip gidiyoruz gerçeği
oysa, hep bilir insan, dile getirmez ölümün geçilmezliğini
her boş geçen gün ömre ziyan
bir yerden başlamalı yeniden
yeniden y a ş a m a merhaba demenin
yeni bir soluk almanın yolu olmalı
bakır çalığı sürülmüş gün şafağı
yeniden, yeniden yine açığa çıkmalı
kime kalmış ki bu hayat
ölüm gelene dek yaşamalı/ yaşamalı
açılmalı artık bu "kapı duvar"
duyuyorum, uzaklarda bir yerlerde söylüyorsun şarkını
dön yüzünü hayat, dön yüzünü, yakınlaş
sen olmazsan, ben olamam ki
1 Nisan 2010
Hâdiye Kaptan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.