- Kategori
- Gezi - Tatil
Oğlum tatile çıkıyor!
Bazı memleketlerin günahını alıyoruz gibime geliyor!
Ben de bu önyargıyla çocuklarımın günahını aldım!
“Baba biz düşündük de Selamiyle, önümüzdeki yaz Ukrayna'ya gideceğiz! Tatile!”
“Oğlum Ukrayna hep burada? Ne işiniz olur sizin Ukraynada?”
“Tarihi yerleri göreceğiz!”
“Tarihi yerleri görüp de ne yapacaksınız oğlum, manyak mısınız siz? Genç adamsınız, tarihi yerlerde ne işiniz olur sizin?”
Bunlar tabi hep önyargılı sorulardı!
“Oğlum!” Dedim en son!” Çernobilin kalıntıları var hala orada, gidip de radyoaktif madde kaparsınız sıkıntı olur. Tedavisi de yok namussuzun!”
Şifreli mesajımı aldılar da ikna oldular!
Selami pek konuşmayı sevmez! Ama bir laf attı ortaya düşündürdü beni!
“Baltacı Mehmet, acaba hangi hastalıktan gitti dersin baba? Radyoaktif serpintiye mi maruz kaldı yoksa?”
Espri bekliyor! Anladım!
“Yok oğlum! O hiperaktif serpinti maruzu!!”
Katerina’nın namı arşı sarmış! Bir dergide okumuştum, gecede seksen delikanlıya iş öğretiyormuş!
Selaminin Baltacı Mehmet’i sorması canımı sıktı!
“Başka paşa yok mu da gittin Baltacıyı sordun ulan! Abin gibi Merzifonlu Kara Mustafa Paşa’yı sorsana?”
” Ben öyle kellesi giden adamı sormam!”
Merzifon’a ilk gittiğimizde gördüm heykelini. Kesin bu odur dedim. Acıyor insan, hayatını okuyunca. Düşünün ki Viyana’yı almış olsa ismini Merzifon olarak değiştirmişti!
Gene de beğendiremez!
“Paşam, orada Anadolunun ortasındayız, burada Avrupa'nın ortasındayız! Deniz göremeyecek miyiz Paşam!”
At sırtında ömrü geçer!
Zaten tüm Osmanlı Padişahları olsun Paşaları olsun at sırtında! Bir tek Abdülhamid’i gördüm otomobilde!
Bir de beğenmezler onu! Yok şöyle dindardı yok şöyle yobazdı! Ben bile çay ılık geldiği zaman kızıyor onun günahını alıyorum!
“Bu ne ya? Abdülhamid'in abdest suyu gibi!”
Bir de donu var tabi! Deniz şortum biraz uzun olunca arkadaşlar dalga geçiyor!
“Ne ulan, Abdülhamid donu giymişsin?”
“Tarihte bir Abdülhamid bir de ben!” Diyorum!! Tabi onların anlayışı farklı!
Ali, Ankara’ya uğrayacak, Selami’yi de alıp gelecek bu gece.
Bu kez Köprülü Mehmet Paşayı anlatacağım onlara! Sonra sülalesini!
Not: Ayşe tatile çıktığında ne olmuştu, oğlum çıktığında ne olacak! Devir değişti!! YAZIK YAHU!