- Kategori
- Şiir
Öldüğünü bileyim

toprak gibi basıp geçtiğin dünler/le yaşıyorum bugünü
yırtılan kalbimi diken ellerin
gözlerindeki gülüş
yüreğinle buluşan yüreğim
başka bir zamana kaydırıyor yaşamı
yer gök deniz/in başka olan yüzü
canlanıyor birden gözümde
dağ yalnızlığımdan düz ovaya düşüyorum
içimdeki pür telâşla
sanki eskiyi yaşayacakmışım gibi
aynı yere koşuyorum
bedenimdeki, yoğun puslu katı bir acıyı yaran
o büyü/ lü an/da
yüreğinin gülümseyişini görmüştüm gözlerinde
ışığınla eriyip kaybolmuştu kara
sahi, ben bundan sebep mi sevmiştim seni
ya sonra
ya sonra
neden acılaştı içtiğimiz aşk meyi
nasıl boşaldı birden sevgi sarnıcı
ve sonra karaya bulandı aynadaki yüzün
üzgünüm/ zaman değiştiriyor insanı deyişin
kaldı kulaklarımda
kapıda aşk sessizliği asılı
hata benim, güvenim sonsuzdu
taa başından anlamalıydım
sen, beni zaten sevemezdin bir ömür boyu
tetikte gözüm
sürekli sendelemekte yaşam
de hadi, bitir artık sessizliğini
yalnızca / yalnızca bir kelime et
öldüğünü bileyim
usandım usumdan, düşürmüyor dilimden adını...
(24 Temmuz 2013)
Hâdiye Kaptan
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.