Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Kasım '09

 
Kategori
Blog
 

Önce iğneyi alalım elimize...Çuvaldız az beklesin

Önce iğneyi alalım elimize...Çuvaldız az beklesin
 

Yok.


"Yazı başına aldığım 50 Avro’ya zam geldi, dostlar"

Arada bir hoşluk olsun diye yazardım böyle… Yazılarımı düzenli takip eden arkadaşlar da bilirlerdi tabii, şaka olduğunu. Ama bazı yorum ve mesajlar da gelirdi…”Sahi mi? Gerçekten para veriyorlar mı?” diye… Yazımdaki ironiyi anlamadılar diye biraz da kızardım bu arkadaşlara.

Daha sonraları, editörlere de mail gönderip bu yazı başına para alma konusunu sordukları kulağıma çalındı. Editörlerin verdiği yanıt belliydi tabii: “İroni” yapıyordu Culduz.

Gelgelelim geçenlerde konu yine açıldı bir hanım arkadaşımızın yazısında… İroniyi fark edemeyen arkadaşlardan biri şöyle bir yorum göndermişti söz konusu yazıya:

Sevgili G….. Editörlere yazıp sordum, biliyor musun: “Bu kategoride yer alabilmek için kriterleriniz nedir?” diye… Ümit Beyin yazdıklarının ironi olduğunu söylediklerinde kendimi aptal gibi hissettim. Çok kötü oldum. Bazen öyle anlarımız oluyor ki “Denize düşen yılana sarılır” misali ironileri bile gerçek zannedip “umut” olarak algılayabiliyoruz. Hele ki çocuklarımız söz konusu olunca.”

Yaa, böyle işte dostlar…Hoşluk olsun diye ironi yapıyorduk, kötü bir niyetimiz de yoktu ama kazın ayağı da pek öyle değildi tabii. Bilmeden de olsa, istemeden de olsa kırıveriyorduk kalpleri. Gülüyorduk, güldürüyorduk… Ama öte yandan çok uzaklarda da olsa birileri üzülüyordu…

Ayda 100- 200 de olsa ev bütçesini zenginleştirmek. Hem de yazı yazarak… Yatırılması geciktirilmiş elektrik faturası… Çocuğun eskiyen ayakkabısı…Markete olan borç…

Hayallere gem vurulmaz ki! İnsan “umutsuz” yaşayamaz ki!

Neden insanlar çul çaput bağlar yatırlara, bilir misiniz? Neden adaklar adarlar türbelere?

Görünmeyen panolara raptiyelediğimiz dilekler…

Olmayacağını içten içe bildiğimiz halde…

“İronileri bile gerçek zannedip ‘umut’ olarak algılayabiliyoruz.”

Çaresizlik ve umarsızlık, kör ediyor gözlerimizi…

Ama o bilinçli körlük de olmasa yaşayamayız biz.

Mizah; ciddi bir uğraştır, hafife almaya gelmez…

İçeriği ironi de olsa “kalp kıran” mizaha mizah denmez!

Bunu da en iyi Culduz bilir ya, bakmayın işte.

“Editörlere yazıp sordum, biliyor musun.” İfadesi pek çok kişi için anlamsız olabilir.

O satırları okurken gözlerimin sulanması, güçsüz olduğumu gösterir belki ama…

İnsan her zaman da güçlü olamıyor ki…

Şimdi sizin huzurlarınızda… Hiçbir konuda değil, sadece bu konuda…

İstemeden de olsa kırdığım kalpler için özür diliyorum.

Ve o arkadaşlarımın önünde...

Saygıyla eğiliyorum.

 
Toplam blog
: 312
: 1658
Kayıt tarihi
: 10.02.07
 
 

Önceleri konuşurdu insanlar, "yazmak", sonraların işi... Duygu ve düşüncelerimizin yanı sıra gözl..