Onlar ve biz…

Uzun zamandır e-posta savaşına girişen Rumlar, Jennifer Lopez konusunda başarıya ulaştı! KKTC’deki Cratos Premium Otel’in 24 Temmuz açılışına davet edilen Lopez, başlangıçtaki söylemini değiştirip konseri iptal ettiğini resmi internet sitesinden duyurmuş. Üstelik de iptal kararını hakaret sayılacak gerekçelerle almış. Bölgedeki politik gerçekleri inceleyen Lopez, insan haklarını kötüye kullanan hiçbir devleti desteklemeyeceğini belirtmiş! İptal kararıyla şok olan yetkililer de Lopez’in gelmemesi durumunda tazminat isteyeceklerini söylemişler. ‘NTV 20 Haber’de KKTC yetkililerinin basın açıklamasına ve almayı düşündükleri tedbirlere yer verildi. Ortak nokta, durumun kabul edilemez oluşu! Rum TV’leri de Lopez’in kararını, ‘Lopez işgal bölgesine gitmiyor’ başlığıyla vermişler. Bu olayda suçu karşı tarafta aramak büyük hata! Çünkü onların engellemek isteyeceği zaten belli. Buna karşılık Lopez’i yüksek ücret ve değerli mücevher vaadiyle şımartanlar, neden kampanyanın başladığı andan itibaren herhangi bir baskı uygulamadı? İşte bu belli değil! Atı alan Üsküdar’ı geçtikten sonra, Lopez’e ‘e-posta baskısı’ için çağrıda bulunmak beyhude…

TRT, 50 günde 9 ülke gezmek için ‘Balkan Ekspresi’ özel treniyle yola çıkmıştı. Bulgaristan’da Sofya’ya varan ekip burada Ataka Partisi’nin engeline takıldı. Aleksander Meydanı’nda çekim yapmak için Bulgar yetkililerden izin alan TRT ekibi, ne yazık ki meydanı dolduran Ataka’nın gösterisi yüzünden amacına ulaşamadı! Bizde olsa meydanda kuş uçurtulmaz.

‘Ayrılık’ ve ‘Kurtlar Vadisi Pusu’ dizileri yüzünden İsrail’le başlayan gerginlik ‘alçak sandalye’ tutumuyla tırmanmış, gemi baskınıyla doruğa ulaşmıştı! İsrail geri adım atmazken, ‘Kars Öyküleri’ adlı film ‘Kudüs Film Festivali’nde Panorama bölümünde gösteriliyor! Hollywood’dan Mag Ryan ve Dustin Hoffman’ın İsrail’in tavrını protesto için katılmadığı festivale, İsrail’in daveti olmadan, sanat adına gidilmiş. Bizim engin hoşgörümüzde protesto kavramı da yok olup gitmiş. Her şey sanat için!

Anibal Güleroğlu