Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ağustos '14

 
Kategori
Futbol
 

Orduspor'da son durum: Sorumlu kim?

Atalarımız, “Lafla peynir gemisi yürümez” demiş, ama...

Gel gör ki, bizde,”yürüten”ler çoktur. Yanlarına aldıkları sınırlı sayıdaki kişilerle ortalığı bir velveleye verirler ki, sormayın gitsin. Her “cilalı laf”ın yeline kapılanlar, “kaptan”ı yere göğe sığdıramazlar. O da, halkın, yerine göre milletin, taraftarın arkasında olduğu duygusuna kapılır, açılır da açılır.

Bakın çevrenize, siyasete, futbol alanına!..

Her “Büyüksün”, “Sensiz olmaz” diyen sınırlı sayıdaki “çevre”den sayılan kişiden oluşan kalabalık, bilgisayar “hilesi”yle büyütülmüş gibi, kafalarda büyütülür; o “az kişi”, ekranlara sığmaz olur, öyle gösterilir.

Ya da “Büyüksün” denen, “En büyük benim” havalarına bürünürse...

Gelsin öncesinden, bir yere gelme olursa, sonrasından “uçuk vaatler”... 

“Yüz yıllarca sürecek” olanlar... 

Rüyalarda bile görülemeyecekler... 

Ne de olsa millet/ halk/ ahali/ taraftar, “vaat”lerden hoşlanır. 

*****

Lafla peynir gemisi yürümez!.

Ama “hayali hedefler “ olur. Sözgelimi, Orduspor, 26  yıl aradan sonra, 2011-2012 sezonunda Süper Lig'e çıkınca, yönetim, ne iddialı hedefler koymuştu:

“... büyük Orduspor taraftarıyla beraber, yeni bir 3 yıla Avrupa yürüyüşünü gerçekleştirme hedefi ile büyük projeleri hayata geçirerek, Avrupa Yönetim Kurulu’nu kurarak start verdik.”

“... bugüne ne söz verdiysek yerine getiren Başkan ve yönetim kurulu olarak, değerli Orduspor genel kurulumuzun takdiriyle, yeni bir 3 yıl için yönetim kurulumuzla beraber Avrupa yürüyüşüne başlamış bulunmaktayız.”

“... yeni hedefimiz, 3 yıl içinde Ordusporumuzun UEFA Kupası’nda ülkemizi temsil etmesini sağlamak, önümüzdeki  5 yılın sonunda da söz verdiğimiz gibi bir Anadolu Kulübü olarak Ordusporumuzu Süper Lig şampiyonu yapmaktır.”

Sonra ne mi oldu?

Orduspor, ikinci yılında Süper Lig'e veda etti. 

Demek ki, “hayali hedefler”, günü kurtarmaktan öte geçmiyor/du.

Ya bugün?

Orduspor, zor duruma düşürenler, kurtarıcı bekliyorlar, ama...

 

Kimse sponsor olmak istemiyor; kesenin ağzını açmıyor.

10.000 kombine satışa sunuldu, sadece 75 kombine satıldı.

Eski oyuncuların borçları ödenemediği için yeni transferlerin lisansları çıkartılamadı.

 

Kim diyor bunları?

 

“Yaşanan bu hayal kırıklığını ve kulübümüzün içinde bulunduğu son durumu üzülerek paylaşmak istiyoruz.” diye açıklama yapan yönetim.

 

O zaman yola nasıl devam edilecek?

 

“Yaşadığımız ekonomik sorunlara çözüm bulamadığımız taktirde maalesef yolumuza yapmış olduğumuz yeni transferlerimizden yoksun devam etmek zorunda kalacağız.“

 

Ya başkan?

 

("Orduspor, sadece Nedim Türkmen'in takımı değil. 2 milyon Ordulu var. Ancak problemleri biz çözmek zorunda kalıyoruz. Nedim Türkmen Ordu'da kaldığı sürece yardım etmeyeceğiz diyenler de var. Onların önünü açmak için görevi bırakıyorum.”)

 

*****

 

Lafla peynir gemisi yürümez!.

 

Kişi, önce kendi işine bakmalı. “Biri”leri batsın, bunun yanında gönül verilen “biri”lerinin yolu açılsın diye ortaya çıkmak ne ölçüde doğrudur? Temsil edilen “kurum”un işine bakmamak, kendini ön plana çıkarmak, elde olanın da yitip gitmesine yol açabilir.

 

Güncelin yeline kapılanlar, gün gelir, ortada kalırlar!

 

Kulüplerde yönetim demek, başkan demek olduğu için sormak gerekmez mi?

Orduspor’u 26 yıl aradan sonra Süper Lig’e çıkartan Nedim Türkmen, başkan olarak ne/ler yaptı?

3 Temmuz sürecinde kimi kanalların “müdavimi”ydi. Kulüpler Birliği toplantılarından sonra, o kanallarda “Biraz sonra Nedim Türkmen bağlanır/ gelir, bilgi alırız” havası açıktan açığa dillendiriyordu. Nedim Türkmen, işi gücü bırakmış, “şike” konusunda “atış”lar  yapıyordu. Enerjisini Orduspor’a, “hedefler”e vermesi gerekirken “yan iş”lerle uğraşıyordu.

 

*****

 

Orduspor'un içine düştüğü durumun sorumlusu, maddi desteğini esirgeyenler mi?

 

Yoksa?

 

Yazık oldu Orduspor’a...

Son söz:

“Hedef” koyanlar, o doğrultuda kalıcı çözümler sağlayacağına, “adından söz edilme”yi ön planda tutar, başka işlere dalarsa, gün gelir, başında bulunduğu “kurum”u zor durumda bırakırlar.

 

 

http://www.facebook.com/turgutcelik

 
 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..