Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

10 Nisan '11

 
Kategori
Güncel
 

Organize işler bunlar: YGS skandalı

Son üniversite sınavındaki şifreleme skandalından sonra öğrencilerin sınavlara güveni azaldı. Öğrencilerim bana yarı şaka yarı ciddi “Vize sınavında şifreleme var mı?” diye sorunca, ben de “Doğru cevaptan iki şık geriye gidin o cevabın modunu alın, çıkan logaritmaya göre…” diye cevap vermiyorum tabii. “Bu sınavda ÖSYM tedbirleri mi aldınız?” diyen öğrencilere “Biz ÖSYM’den daha iyiyiz. En azından daha güveniliriz” dediğim de oldu. Ben mod, medyan, logaritma, algoritma meselelerinden anlamam. Özümde dilciyim. 

Kimi son YGS’de ortaya çıkan şifreleme olayında kasıt olduğunu, kimi olmadığını beceriksizlik olduğunu söylüyor. Ama bir kere öğrencilerin ve velilerin içine kurt düştü. Şaibe Hanım’ın etekleri zil çalıyor. Bir yandan biliyoruz ki, yandaşları, iktidar yanlılarını üniversite aşamasının başında devlete yerleştirmeye yönelik organize çabalar var. Bence bu çabalar, her iktidar döneminde olan kadrolaşma, adamını işe alma girişimleri kadar masum değil. Bir ülkenin sistemini, elemanlarını tamamen değiştirme çabası. “Amaca erişmek için her yol mübahtır” misali her türlü hileyi yapmaya hazır bir kadro geliyor. 

Üniversite sınavı için ÖSYM Başkanı Ali Demir önce “En güvenilir sınavdı” diyor, sonra ilk işleri olduğu için acemiliklerine geldiğini itiraf ediyor. Önce Abdullah Gül, sonra bilumum devlet zevatı ÖSYM’nin açıklamalarından tatmin oluyorlar. Aptallıkları deşifre etme çabası baba Nesin’den, oğul Nesin’e geçiyor. Ama baba edebi tarzda, oğul Matemaktiksel tarzda eleştiri yapıyor. Bu durumda, YGS skandalının bir hayra vesile olmasını, üniversite sınavlarının merkezilikten kurtarılıp üniversitelere bırakılması gerektiğini düşünmeye başladım. Her üniversite kendine uygun gelen sınav türünü kullansın. Kimi eleme sınavını uygun görür, kimi lise başarı puanına bakar, kimi sanat ve sportif faaliyetlerde başarıyı kriter alır. Prestij de, skandal da üniversitelerin bizzat kendisine ait olur. Üniversite adayları, Milli Piyango usulü neresi denk gelirse yöntemiyle bölüm seçmez, gerçekten istediği az sayıdaki üniversiteyi ve bölümü tercih eder. Son şaibeli üniversite sınavından sonra, yine AKP ezici bir çoğunlukla seçimi kazanırsa, bu işin içinde bir bit yeniği değil, bir şifre var diyeceğim. 

Not: Ben bu yazıyı yazdıktan yaklaşık 4-5 gün sonra ÖSYM Başkanı üniversite adaylarına özür mektubu göndermiş ve sorularda “sehven” şifre olduğunu kabul etmiş. Suçluluk psikolojisi böyle bir şey galiba. İlkönce suçu inkar edersin. Sonra “Yaptım ama…” deyip kendini aklamaya, suçu hafifletmeye çalışırsın. En sonunda suçu itiraf edersin. Şu anda 2. aşamadayız galiba. İtiraf aşaması ne zaman gelecek acaba? 

 

 
Toplam blog
: 111
: 670
Kayıt tarihi
: 01.02.11
 
 

ODTÜ Eğitim Fakültesi İngilizce Öğretmenliği mezunuyum. İlgi alanlarım edebiyat, sinema, tiyatro, TV..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara