Otizm Ateizm'e karşı..!?

Adana Otistik Çocuklar Sağlık ve Eğitim Derneği Başkanı  Sosyolog Fehmi Kaya
bütün otistik çocukların ateist olduğunu belirterek, "otistik çocukların beyinlerinde inanç alanı olmadığı için Allah'a inanmayı bilmiyorlar."demiş.

Otizm nedir?

Otizm, sosyal ve iletişim becerilerinin oluşmasını etkileyen bir gelişim bozukluğudur. Otizm genellikle yaşamın ilk 3 yılında ortaya çıkar. Otistik çocuklar genelde öğrenme zorluğu çekerler. Otistik çocukların büyük bir bölümünde farklı düzeylerde zeka geriliği görülse de, zeka düzeyleri normal otistik çocuklar da vardır. Ancak genel zeka seviyeleri ne olursa olsun, Otistik çocuklar çevrelerindeki dünyayı algılamakta ortak bir zorluk çekerler” (ODER)

Araştırmalara göre her 100 çocuktan 1'i otistik. Nedeni tam olarak bilinmese de  beynin işleyişini etkileyen sinir sistemi bozukluğundan kaynaklanan nörolojik bir rahatsızlık olduğu sanılıyor.

Şimdi bu Fehmi Efendi’ye sormak gerekir:

- İnsanların beyinlerinde gerçekten belli bir inanç alanı var mıymış? Varsa bunu kim kanıtlamış?

-Ateistlerin  kafasında bir inanç alanı yok muymuş? Bunu kim görmüş, ispatlamış?

-Ateizm aslında bazı insanların bilinçli seçimi mi, yoksa bilinçsiz bir seçimi mi?

-Otistik çocuklar Ateist olduklarının farkındalar mı?

-İnsanlar hep inançlı veya ateist diye mi doğarlar; yoksa sonradan mı böyle olurlar?

Bu zavallı çocuklar zaten normal ussal işlevlerini yerine getiremiyorlar. Bir çoğunun geri zekalı olduğu da yapılan testlerle sabit. Bu durumda, çok bilinçli bir seçimi gerektiren “Ateist” nasıl oluyorlar?

Nereden bakarsanız bakınız saçma sapan bir laf… Bir kere beynin içinde belli bir inanç merkezi olduğuna inanmak başlı başına bir saçmalık. Her türlü inancımız, düşüncemiz, belli ki  eğitimle veya yanlış eğitimle sonradan oluşturuluyor. Ve bunlar bir kez oluştumu da  söküp atmak kolay kolay mümkün olmuyor.. Hatta bazı inançlarımız “Takıntı” boyutunda ömür boyu sürüp gidiyor ve bu inançların takıntı olduğunun farkına bile varamıyoruz.

Otizm, insanların beyinleriyle ilgili, nörolojik ve psikiyatrik bir olay; dolayısıyla bu insanların davranış biçimlerine ilişkin araştırmaları ancak bu dal bilim adamları söyleyebilirler. Toplumbilimcilere ancak onların toplum içindeki davranışlarına ilişkin laf söylemek düşer.

Fakat bu bay insanın beynine ilişkin laflar etmekle bir kere alanının dışına çıkıyor; diğer yandan bu çocukları baştan suçlayıcı ve toplum nazarında küçültücü ifadelerde bulunuyor. Bir de son araştırmalara göre demekle , haddini iyice aşıyor. Çünkü öncelikle bu zatın bir yabancı dil bildiğinden emin değiliz ve ikinci olarak, eğer söylediklerini belli araştırmalara dayandırsaydı, o takdirde kaynakların adını doğru dürüst söylemesi gerekirdi. Ama belli ki o atıyor.

Otizm, oldukça bilinmeyen bir alan. Onun için dünyada bu tip çocuklar üzerinde sayısız araştırmalar yapılıyor. Bunu biliyoruz.

Otizm konusunda bazı araştırma sonuçları şöyle:

“ABD'deki Pennsylvania Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, erken ve düşük kilolu doğan bebeklerde otizm riskinin 5 kat yüksek olduğunu ortaya çıkardı. Doğumdan gençlik dönemine kadar 862 çocuğu takibe alan araştırmacılar, 500 ile 2 bin gram arasında doğan bebeklerin yüzde 5'ine zaman içinde otizm teşhisi konduğunu gözlemledi.”

“Her 10 çocuktan birinde görülen otizmin ucu, aileye dayandı. İngiltere'de yapılan bir araştırma, iyi eğitim almış, zeki ve kariyerinde başarılı ebeveynlerin çocuklarında otizm riskinin daha yüksek olduğunu ortaya koydu.”

“ABD'de yapılan bir araştırma, gebelik öncesi ve gebelikte alınan folik asidin bebeklerde otizm riskini yüzde 40 azalttığını ortaya koydu.”

Fehmi Kaya’nın söylediklerine  bütün aklı başında bilim adamları karşı çıktılar. Bu sözün saçmalığını ortaya koydular.

Otizmli çocukların doğuştan ateist olduklarını söyleyerek şimşekleri üzerine çeken Adana Otistik Çocuklar Sağlık ve Eğitim Derneği Başkanı Fehmi Kaya'ya bir tepki de Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin'den geldi.

“Toplumun tek derdinin din olduğunu düşünmeniz ve millette bu yargıyı uyandırmanız gerçekten mide bulandırıcı.” dedi.

Cemaatçı  hayat tarzı dışında kalan normal insanları deli olarak yaftalamak bazı insanlara kolay geliyor; istiyorlar ki herkes kendilerine benzesin, kendileri gibi düşünsün. Kendileri normal, ötekiler anormal…!

Daha geçen günlerde maddeye kütle verdiği düşünülen ve 'Higgs Bozonu' diye bilinen atomaltı parçacığına ilişkin kuramın arkasındaki isim olan Profesör Peter Higgs, "Tanrı Parçacığı" tabirinin kötü bir espri olduğunu söyledi .(Radikal/9.4.13)

Bu açıklamadan sonra, “Tanrı parçacığı bulundu…Tanrı parçacığı bulundu…”  diye sevinen bir çok gariban galiba biraz bozum oldular.

Tanrıyı beyinde ufacık bir yere; veya bir parçacığın içindeki bir yere sıkıştırıp durmanın alemi yoktur ki… Bilen bilir,  O her yerdedir.