- Kategori
- Şiir
Öylesine ağlıyor satırlarım

netten
Erken mi başladı ne nisan yağmurları?
Zamanıdır şimdi zamanı.
Yağmur yağıyor,
İşte en sevdiğim hava.
Radyoda çalıyor sevdiğim adam.
Belindeki kemer olayım...
Ne de güzel söylüyor,
Hemen de bitiyor, sevdiğim parça.
Düşüyor yine içime bir hüzün.
Sevdiğim hava var dışarıda.
Hüznüm ne dendir o zaman?
Yağmurdan mıdır?
Yağmur anlatır herşeyi.
Kimbilir, kimin için ağlıyor yine.
Gökyüzü ağlıyor bugün Ankaramda.
Esiyor rüzgar, sallandırıyor çam ağaçlarını.
Penceremden toprak kokusu geliyor.
Çekiyorum içime, toprağın kokusunu.
Yakındaki bir köyden, bir koku daha,
Tezek kokusu geliyor burnuma.
Çocukluğum geliyor sonra aklıma.
Tandırdaki tezek çıtırtılarını anımsıyorum birden.
Köylü için kışlık yakacaktır.
Anımsıyorum, sonra yine yol ayrımlarına varıyorum.
Çalıyor yine sevmediğim ses.
İşte yine ofiste klavye başındayım.
Faks sesi, radyoda başka bir şarkı.
Muhabbet yok, yine bu ofiste.
Bunalıyorum yine.
Tat vermiyor içtiğim kahve.
Gökyüzü ağlıyor bugün birşeye.
Ama neye ağlıyor çözemiyorum.
Belkide bana ağlıyordur
Üzgünüm diye,
Üzgün değilim ama,
Herkese sevgiyle...
Öylesine satırlardan,
Öylesine olmayan sevgilerimle...