Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Aralık '11

 
Kategori
Güncel
 

Özelleşelim güzelleşelim

Kuyruğumuz dikken mangalda kül bırakmıyorduk:

"Özelleşelim, güzelleşelim!"

7.2 şiddetinde sallanınca laf değişti:

"Nerede bu devlet ?"...

Bakınız, özelleşerek güzelleşeceğine inanan  ülkemizde son durum nasıl?

Devlet, Van depreminde çok acil ihtiyaç hasıl olduğunu görünce, büyük konteyner firmalarına  bilmem kaç bin adet konteyner sipariş verdi! Bu  şirketler  bir güzelleşti ki, yüzlerinden nur aktı adeta! Cebi dolan doldu. Sonra? Sonra misliyle para harcanacak, yeni konutlar yapılacak. Bu defa müteahhitlik şirketleri güzelleşecek, hepsi 90-60-90 olacak! Depremin yaraları sarılmak başlığı altında iş üstüne iş çıkacak. Ancak, bu masrafın altından kalkmak devlete ağır gelecek. Peki devlet ne mi yapacak ? Hiiç, ne yapacak? Elbette, asli görevi olan vergilendirme yoluna gidecek! Seçim yatırımı olarak oraya buraya savrulan daha önceki deprem vergileri, yeniden konacak! Halk tıkır tıkır vergileri ödemeye koyulacak. Her zaman olduğu gibi;  savaşlar, yıkımlar, felaketler birilerinin gönenmesinde,  köşeyi dönmesinde vesile olurken, deprem ekonomileri oluşacak!  Devletin kaybı olmayacak, özel sektör kazançlı çıkacak! Anlayacağınız iş,  gene  vatandaşın sırtına yüklenecek!  O halde çözüm ne? Benim bir önerim var.

Malumunuz, bizim dinozor tayfası, özelleşmeye hep karşı olmuştur. Ama madem halkımızın büyük çoğunluğu tam tersi özelleştirmeyi destekliyor, özelleşme bitmeyecek, daha da yayılacak demektir! Eyvallah! O halde bugüne kadar özelleşerek daha çok kendi güzelleşmiş olan sektörler, ülkedeki bütün kesimleri, bütün alanları, bütün kitleleri ilgilendiren, ortak ve acil durumlarda derhal halkın  teveccühüne karşı borçlarını ödemek için seferber edilmeliler! Bunun için; yasalar acilen şu şekilde düzenlenmeli:

Özel sektör, deprem vb. olağanüstü durumlarda derhal devreye sokulmak üzere bir rezerv bulundurmak zorunda olmalı! Sektörün  stoklarında " Deprem stoğu" olarak belli oranda malzeme ve hizmet potansiyeli hep hazır tutulmalı.Misal; konteyner firmaları , gerektiğinde derhal  felaket bölgesine ulaştırılmak üzere , stoklarında güçleri oranında  belli sayıda konteyner bekletmeli. Gıda ve her türlü ihtiyaç malzemeleri için de, büyük marketler  kapasiteleri oranında aynısını uygulamalı.  Hatta özel sağlık sektöründen de acil ekipler ve ekipmanlar, devlete takviye olmak için daima hazır bulundurulmalı. Felaket anında hiç talimat ve yönlendirme gerekmeksizin hemen sevkiyat ve hizmetler başlamalı! Sevkiyat ağı ve hizmet yordamı da daha önceden kurallara bağlanmış olmalı! Herkes ne yapacağını zaten biliyor olmalı! Bütün bunlar, devletin sırtından milyarlarca lira kazanan özel sektörün kamuya vicdan borcu olarak düşünülmeli!  Asla devletten birebir karşılık beklenmemeli ve tahsis edilmemeli!

Bu yasayla; 1) Her başımız sıkıştığında  " Nerede bu devlet ikiyüzlülüğüne düşmekten  kurtulmuş oluruz. 2) Devlet zaten altından kalkamayacağı aşikar olan deprem koordinasyonu işinden  paçayı sıyırır. 3) Kamburun  halkın sırtına eklenmesine kesinlikle engel olunur. 4) Devletin normal zamanda cebine bol bol para sıkıştırdığı  özel sektörün, felaketler sonrasında ıslık çalarak tavanlara bakmasına izin verilmemiş olur.

Hiç kızmasın bana özel sektör! Ülkemizde güzel bir adet vardır. Komşunun getirdiği dolu tabak, iade edilirken boş verilmez. Güzelleşmenin sırrı buradadır efendiler, tabağı iade ederken boş vermemekte...

 
Toplam blog
: 22
: 262
Kayıt tarihi
: 19.07.11
 
 

Sessiz , sakin, kendi halinde, ağzı var dili yok, güler yüzlü, tatlı dilli, sevecen, kendisiyel b..