Özlemle Anıyoruz

Dünya döndükçe onun ilkelerine sahip olmak en büyük görevimizdir. Cumhuriyet'i koruyup kollamak, özgürlüğümüzün emanetini gençlere bırakan Atamızın yolunda dünya var oldukça devam edecektir.

Her 10 Kasım sabah saatlerinde dokuzu beş geçelerde nerede olursam olayaım , içimden kopan hüzün göz yaşı pınarlarımdan akan bir sel gibi yanaklarıma düşer... Neden böylesine büyük bir hüzün yaşarım ? 

Sorumun cevabı yoktur.

Atatürk sevdası işte bu ; ben henüz okula başlamamış dört yaşında bir kız çocuğuyken 10 Kasım'da niçin ağlardım , çünkü evde anlatılan , konuşulan yegane konu Atatürk'tü...

O yüzden kendimi bildim bileli her 10 Kasım'larda evde dokuzu beş geçe sonsuzluğa uzanan bu sevda ve tutku ile , ki bu hiç bir sevdaya benzemiyor... En aşık kişi bile , bu derece sevgilisini sevmemiştir belki de...

Hangi yaşda olursan ol, maviliklere uzanan özgürlüğümüzü, hiç kimseye kul köle olmadan yaşayabiliyorsak, düşüncelerimizi ortak noktalarda birleştirebiliyorsak, ya da anlaşamasak da... sorun değil biz yine Atamızın eşitlk ilkesinde buluşuruz. İşte Cumhuriyet, işlte Laiklik...

Atatürk ; medeni ülkelerde olduğu gibi halkını ilimle irfanla buluşturmak için, okullarda ve diğer birçok alanda hızlı bir değişimle özgür düşünce temelinde yeni bir Türkiye yarattı.

Yabancı ülkelerde bile böylesine halkını seven ve onların ideallerini yerine getiren böyle bir deha geçmiş ve hatta gelecekte var olamaz., böyle bir lideri bir daha göremeyeceğiz ...

Ela Ülger