Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 

17 Temmuz '08

 
Kategori
Anılar
 

Palyançoya benziyordum.

Merhaba sevgili arkadaşlar,

Bu hafta oldukça yoğun ve de sıcak geçti en nihayet dün gece biraz esti bulutlandı çünkü balkanlardan serin ve de yağmurlu bir hava giriş yaptı hep merak ederim bu hava girerken pasaport kontrolü yapılıyor mu.

Birkaç gündür ayağım pansumanlı geziyorum benim gibi düşme özürlü biri var mı merak ediyorum ben bu konu üstüne ihtisas yapmayı bile düşünüyorum.Dün şöyle meydanlık bir yerde iki yuvarlanıp sonra kaldırma çarpıp durabildim sanki bacağımı on tane kedi acayip tırmalamış gibi oldu doktora dedim ki doktor bey ben çok düşüyorum acaba neden oda bana dedi ki merak etme bende çok düşüyorum her yer delik deşik.

Blog yazarlarından nar çiçeği benim bir düşme öykümü burada yazmıştı.Bende bir başkasını yazayım dedim bir kış günüydü acayip yağmur yağıyordu işten çıktım vapura yetişmeliydim.bir baktım pasaportta küçük tekneler var ya adam inmiş iplerini toplamaya başlamış koşmaya başladım.sırtımda manto zaten ağırlık yapıyor derken bir tekne halatına ayağım takıldı ve de çanta önde ben arkada havada uçarken buldum kendimi ben denize düşeceğimi sanıyorken kordonun o parçalanmış taşlarının üstüne sert bir iniş yaptım.

Duyduğum acı tarif edilemezdi ama kalkmalıydım her ne pahasına o tekneye yetişmeliydim yanıma gelen nasılsınız diyenlere sahte gülücükler attıktan sonra iyiyim diyebildim hafiften de gülmelisin ki başkaları gülüyor ya bir laf vardır ya düşene gülünür diye ne saçma laf düşen zaten acı çekiyor ne gülmesi ağlamak lazım bence kalkıp teknenin yanına gittim adam bana dedi ki ya neden koştun ben seni gördüm bekliyordum nerden bileyim ki ben aceleci biriyim.

Teknenin içine girince hiç kimseye bakmadım siyah manto çamurdan gri ye dönmüştü yüzüm acayip geriliyordu acaba dedim yüzümü demi çarptım düşerken neyse çay yapan adama gittim bana dedim ıslak bir şey verir misin bir bez verdi adamcağız üstümü başımı sildim dizlerim kanıyor her yerim dayak yemiş gibi ağrıyordu ama bende kimseye bakmıyorum herkes bir acayip bakıyordu zaten neyse eve geldim içeri girdim ayna tam kapının karşısındaydı birde ne göreyim suratım çamur içinde meğersem ondan gerilip duruyormuş oturup bu halime gülmeye başladım hakikatten ne kadar komiktim palyaçoya benziyordum bir tek kırmızı burnum eksikti.

Herkes yaptığı bir şeyle anılır bende sanırım bu düşmelerimle hatırlanacağım annemin dediği gibi gene mi düştün kızım, sadece bazen bu düşmeler de insana bir şeyler öğretiyor mesela 6 ay kadar ayağım alçılı kalmıştı voleybol oynarken ayağımı sakatladım o zaman bastonla yaşamanın hiç de kolay olmadığını anladım hayatın sakatlar için ne kadar yaşaması zor olduğunu gördüm.

Her yerde merdiven yokuş asansör çok fazla yok olsa da sakatlar için deniyor hep sağlamlar bindiğinden çabuk bozuluyor bu sebeple çok kişilerle tartıştım ben apartman girişlerine eğim yapılsın ki tekerlekli sandalyeli biri girebilsin diye ama aldığım cevap şuydu sakatlar burada oturmaz merak etmeyin arkadaşlar unutmayalım ki bizlerde bir sakat adayıyız.Gelin onlar için bir şeyler yapalım sevgiyle kalın sevgili arkadaşlar.

 
Toplam blog
: 45
: 930
Kayıt tarihi
: 03.02.08
 
 

Merhaba en modern en yeşil ve de yaşamaktan zevk aldığım İzmir' de yaşıyorum. Bornova Suphikoyuncu l..

 
 
 
 
 

 
Sadece bu yazarın bloglarında ara