Papatya Falı: Kim Aday Olmalı?

Muhalefet partilerinden CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Partinin ittifak yapmak hususunda mutabakata varmaları, demokratik sistemin tıkanmaması açısından olumlu bir gelişme.

Bu dört parti bir araya gelerek, en azından “baraj sorununu” ittifak yaparak geçmiş olacaklar.

Yalnız, hâlâ Cumhuriyet Halk Partisinin cumhurbaşkanı adayının kim olacağının belirlenmemiş olması, kamuoyundaki bilinmezliği arttırmakta.

Adeta papatya falı açılmakta.

Gerçekten de artık bazı hususlarda, muhalefet partilerinin, daha ciddi düşünüp daha ciddi karar almaları gerekir.

Kamuoyunun önüne sürecekleri aday, sadece kendi tabanlarından takdir görecek bir aday olmamalıdır. Her şeyden önce cumhurbaşkanı adayı olacak kişi, toplumun geniş bir kesiminden teveccüh görebilecek bir kişi olmalı ki, muhalefet partileri, veya Cumhuriyet Halk Partisi, seçimde iddialı olabilsin.

İsimlere baktığımızda, toplumsal bir konsensüsü gözetebilecek adayların ön plana çıkarılmadığını görüyoruz. Mesela, Sayın Muharrem İnce’nin adaylığı, CHP’ye bir kazanç sağlar mı? Dediğim gibi seçimlerde, özellikle cumhurbaşkanlığı seçiminde, %50+1 rakamını yakalayabilmek için partilerin, toplumun çok geniş katmanlarından destek görmesi gerekecek. Muharrem İnce, sağ muhafazakâr seçmenden oy alabilir mi? Tabii ki hep bunların partilerin ilgili kurullarında tartışılıp görüşülmesi gerekir.

Bu seçim, sadece kendi tabanınızdan alabileceğiniz oylarla kotarılabilecek bir seçim değil. Belki, bir puanlık oynamaların çok büyük değişim ve sürprizlere neden olabileceği bir seçim tecrübe edeceğiz.

Bundan ötürü...

Muhalefet partilerinin, cumhurbaşkanlığı adaylığı için en az Sayın Recep Tayyip Erdoğan kadar güçlü bir lider karizmasına sahip bir adayla sahneye çıkmaları gerekmekte.