Para

Para, devletçe bastırılan, üzerinde itibari değeri yazılı kağıt ya da metal, mübadele aracıdır. Para, taşıyıcısına mal ve hizmetler edinmek ya da bir borcu ödeme olanağı sağlayan araçtır.

Para icat edilmeden önce insanlar mallarını değiştirerek, ya da mal karşılığı hizmet ederek hayatlarını sürdürmüşlerdir. Buna bir nevi yardımlaşma da diyebiliriz. Günümüzde de bu yardımlaşmaları öylesine arzuluyoruz ki; Düşenin elinden tutulabilse, yardıma muhtaçlara yardım eli uzatılabilse, kısacası insanlar birbirlerini sevebilseler....Ama ne gezer herşey para. Bu nedenledir ki konumun başlığı para olmuştur.

"Paran kadar konuş" değimine herhalde günümüzde çok sık rastlanmaktadır. Bu illet öylesine önem kazandı ki; Varlığı insanı insan sınıfına koydu. Yokluğu insanı insanlıktan çıkardı. Düşünmek bile parayla oldu. Öyle ya büyük düşüneceksin, düşünceni tatbik etmek için paraya ihtiyacın olduğundan, düşüncen sıfır olup gidecek ve dolayısıyle topluma da parası bol olan girebilecek ve o kişi toplumda yücelebilecek, parası olmayan da fikir ve düşüncelerini mezara kadar beyninde saklayacak ve hiç değer görmeden toprağa karışıp gidecektir.

Bu nereye kadar böyle sürecek. Bunun sonu olmayacak mı? Parasız düşünceler ve fikirler su yüzüne çıkmayacak mı?

Paranın kirli ceplerden çıkmasını, parasız eğitimi, parasız da insan olunması gerektiğini, parasız düşünceyi ve yarınlardaki güneşin günlerimizi parasız aydınlatmasını istiyoruz.

Ne malın dilerim ne de bir mekan
Hepimizin sonu harlıca diken
Bir sağlık din, iman bu bana mekan
Bundan gayrısını göstermeyesin.