Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Kasım '11

 
Kategori
Sanat Eğitimi
 

Paris'te yaşamaya başlıyoruz.

Paris'te yaşamaya başlıyoruz.
 

Burcu Göker ve Eric Jenkins 17/05/2011 Tarihinde Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Konseri sırasında Rektör yardımcısı tarafından kutlanırken


Artık müzik eğitimimizi anlatmaya kaldığım yerden  devam edebilirim. Burcu 14 yaşında Devlet Konservatuarı tam zamanlı lise bölümünü sınıf atlayarak bitirdi. Artık yurt dışına gidiş zamanımız gelmişti. Lise eğitimi sırasında kısa süreli yaptığimiz master clas ve müzik kursları amaçlı yurt dışı seyahatlerimizde tanıdığımız Paris Ulusal Konservatuarı profesörü hocamızın önerisi ile bundan sonraki eğitimimizi Paris'te devam edecektik. Farkındaysanız hep Burcu ile ikimiz yapıyormuş gibi anlatıyorum. Zira bu yol ikimizin beraber çıktığı bir yoldu ve ben hep söylüyorum Burcuya inanmaktan hiç vazgeçmedim.

14 Yaşında bir çocuk ve ben dilini bilmediğim, kimseyi tanımadiğim bir ülkede yaşama başlayacaktık. Ben emekli oldum. Gerekli başvurular yapıldı. Daha önce de bahsettiğim burs desteğı sağlandı. Gerçi olayın parasal yükü fazlası ile bizim omuzlarımızdaydı. Bilmediğimiz bir şehre gidileceki, ev tutulacak, eşya alınacak,okul kayıtları yapılacaktı. Tabii bütün bu hazırlıklar sırasında çok büyük zorluklarla da karşılaştık. Ama dedim ya bir kişi kafasına koymaya görsün. Gerçekleşmeyecek hiç bir amaç yoktur. Bunun en büyük örneği biziz. Neyse 1996 yılı Ağustos ayında Paris'e ve yeni bir yaşama doğru yola çıktık. Burcu, ben ve ablamız. En büyük şansımız o sene İstanbul Üniversitesi Hukuk fakültesini bitiren ve Fransızcayı çok iyi bilen büyük kızım da Parıs'te lisans üstü eğitim yapmak için bizimle kalmaya geliyordu. Pariste ilk günlerimiz çok yoğun geçti. Herkes ayrı bir isle uğraşıyordu ve bazen aynı yerde birbirimizi  bile çok az görüyorduk. Nihayyet bir ay sonunda Parıs merkezde Burcunun okuluna yakın 35 metrekare bir stüdyo kiralamış, en acil eşyalarımızı almış ve okul kayıtlarını yaptırmıştık. Ama hala perdemiz yoktu ve bazı mobilyalarımız demonte durumdaydı. Zira Fransada eşyalar aynen şimdi Ülkemizde de olduğu gibi demonte satılıyordu ve onları monte etmek çok zordu. Ayrıca yaptıracak eleman da bulamıyordunuz.Neyse evimiz vardı artık.Bu arada ben Fransızca öğrenmek  için kursa yazıldım. Elli yaşında tekrar öğrenci olmuştum. İlk günler çok yadırgadım. İstanbulda büyük bir evde yaşayan ben küçücük bir stüdyoda otomobilsiz., yardımcısız bir yaşama nasıl alışacaktım. İlk işim gidip bir pazar arabası almak oldu. Artık paramız kısıtlıydı ve ben her işimi kendim yapmak zorundaydım. Daha sonra da İlk olarak Fransızca sayıları öğrenmeyi amaç edindim. Zira pazarda Arap pazarcılar tarafından kazıklanmamak için Fransızca sayıları çok iyi bilmek zorundaydım. Ben bunları yaparken Burcu ve büyük kızım okullarına başlamişlardı bile. Hatta ilk ay Burcu Paris beledıye sarayında bir de resital verdi. Burcu çok kücüktü ama çok beğeni alıyordu. Paris Belediyesinde verdiği ilk resitalinde Belediye başkanı ve diğer davetliler beni kutlarken o güne kadar çektiğim bütün sıkıntıları unuttum. Zaten hep böyle oldu. Bu yolda çok zorluklarla karşılaştık, çok kösteklendık. Zaman zaman çok ümitsizliğe kapıldım ama ne zaman Burcu'yu dinlemeye başlasam bütün çektiklerimi unutup yenıden savaşmaya başladım. Burcu'nun müziği benım güç kaynağım oldu.

Paris'teki yaşamımıza devam edeceğim.

 
Toplam blog
: 826
: 1068
Kayıt tarihi
: 26.04.11
 
 

Ben emekli bir iktisatçıyım. 21 yıldır bir sanatçı annesiyim. Küçük kızım klasik müziğe eğilim gö..