Pazar Neşesi (Ayıp Kaçar)

Binbaşı, emir erine seslendi :


"Mehmet oğlum."


"Buyur gomutanım."


"Eczaneye kadar git, bana bir paket prezervatif alıver."


Mehmet eczaneye gitti ve istenilenden bir paket verilmesini söyledi...


Lâkin, bağırmış olmalıydı herhalde ki, eczacı kulağına eğilerek :


"Bak oğum, bu istediğinin adını böyle bağırmak biraz ayıp kaçar... Sen bu gibi şeyleri benim kulağıma fısıldayıver olmaz mı?"


Asker utanarak, kızarıp bozararak :


"Bilemedim beyim, bundan kelli öyle yaparım."


Binbaşı bir müddet sonra Mehmet'i yine eczaneye gönderdi, bir miktar vazelin almak üzere vazifelendirdi...


Bizimki eczacıdan tembihi almıştı ya, ona göre hareket etmeliydi...


Kaş göz işaretleriyle eczacıyı yanına çağırdı ve kulağına eğilerek vazelin vermesini fısıldadı.


Eczacı :


"Oğlum, geçenki istediğin gibi değil ki bu... Bir çok işte, bir çok ihtiyaçta lazım olur meret. Bu bakımdan bunu söylemende bir sakınca yok ki."


Dedi ve laboratuara girerken de aklına miktarı geldi... Dönerek Mehmet'e sordu :


"Ne kadar olsun oğlum?"


Mehmet istenilen şekilde bağırdı :


"Haa, bir hacetlik olsun efendim, bir hacetliiikk."



...................... MUTLU PAZARLAR ......................