Photoshop'un gerçek öyküsü

Fotoğraf meraklısı Michiganlı profesör Glen Knoll, evindeki karanlık odada çalışmalar yapardı. Profesörün iki oğlu vardı, Thomas ve John.

Bu iki kardeş babalarının fotoğraf merakını ilgi ile takip eder ve kendileri de o sıralarda halk arasında henüz yeni kullanılmaya başlayan bilgisayara heves ederlerdi.

Yaşadıkları kasabaya gelen lunaparktaki özellikle de bir bölüm, her iki kardeşinde ilgisini çekerdi ama o zamanlar nereden bilebilirlerdi ki bu hevesleri bir gün bütün dünyayı saracak olan bir metaya dönüşecek?

Lunaparkta, elinde tabancaları olan bir kovboy, uçak kullanan bir pilot, gelin-damat ve benzeri fotoğrafların büyük boy bir tahta üzerine yapıştırılıp, baş kısımlarının testere ile kesilerek 1 $'a fotoğraf çektirilen bölüme gidip sabahtan akşama kadar insanların davranışlarını gözleyen Knoll kardeşler, sonunda kararlarını verirler.

Neden insanlar bu güzel eğlence için lunaparkın kasabalarına gelmesini beklesinlerdi ki?

Babalarının fotoğraf makinesini alırlar ve doğruca lunaparka giderler. Görevlinin eline bir kaç dolar sıkıştırarak tahtaların fotoğraflarını çekerler. Tabi görevli o an tarihe tanıklık ettiğini ve avucundaki bir kaç doların ileride milyar dolarlar edecek bir projenin temeli olacağını nereden bilebilirdi?

Eve gelip babalarının bilgisarında ne yapabileceğini düşünen Thomas ve John'un lise yılları boyunca bu çabalarından bir sonuç alabildiklerini söylemek ise doğrusu çok da olası değildir.

University of Michigan'da o yıllarda daha henüz açılan Bilgisayar Programcılığı Meslek Yüksek Okulu, iki kardeşin de yardımına hızır gibi yetişir. İngilizce hazırlık, hızlandırılmış kurslar, hafta sonu özel dersler derken iki kardeş de bilgisayarın kurdu olur çıkarlar.

Okul bittiği zaman Michigan'da kendilerine teklif edilen işleri ellerinin tersi ile itip tekrar baba ocağına dönen kardeşler, eve kapanırlar.

Akıllarında hep ''Fotoğraf olayı ile ilgili bir dükkan açıp hayatlarını kurtarmak'' fikri vardır.
Thomas, kardeşi John'dan daha iyi olduğu 'yazılım' konusunda daha da yoğunlaşır ve en sonunda fotoğrafı kodlara çevirerek bilgisayara yüklemeyi başarır.

John ise iki ayrı yazılımı biraz da tesadüflerin yardımıyla da olsa birbirine monte eder ve ilk yaptıkları ürün, inekleri Almera'nın kafasını bir uçağın pilotunun yerine koymayı başarabildikleri fotoğraftır.

Babalarına gösterdikleri zaman, zaten okulu bitirmelerine rağmen işe gitmedikleri için aralarının da bozuk olmasından dolayı Baba Glen fotoğrafa bakıp gülerek oğulları ile alay eder.

Bu duruma önce bozulan Glen kardeşler daha sonra düşündüklerinde bu işlemin insanları güldürebileceğini de farkederek daha bir hevesle çalışmaya başlar ve kısa bir süre sonra da kasabada ilk 'PHOTO SHOP' mağazasını açarlar.

İnsanların bazıları kendileri için, bazıları da sipariş verecekleri komik fotoğraflarla arkadaşlarına şaka yapabilmek amacıyla dükkanlarına akın eder. Öğretmenlerinin vesikalık fotoğrafını bir öküzün kafasının yerine konulmasını isteyenler, ineğin boynuzlarını kocasının başına monte ettirdiği fotoğrafa 50 $ vermeye razı olan kadınlar, kafalarına tavşan kulağı isteyen playgirller, çocukluktan beri doktor, itfaiyeci, polis olmak isteyenlerin uniformalı kıyafetlerle fotoğraf çektirmek isteyenler akın akın dükkana gelirler.

Sonrasını artık zaten herkes bilir, Adobe firmasının CEO'su Michigan'da Knolların yaşadığı kasabadan geçerken 'Photo Shop' mağazasını ve önündeki kuyrukları görüp merak ederek içeriye girer ve...

İşte size 'Photoshop'un 'gerçek' öyküsü.