Pinokyo…

Pinokyo'nun nasıl bir masal olduğunu ya da masalın ne anlam içerdiğini bilmiyorsanız bu yazıyı okumayın derim…( http://www.masalalemi.net/pinokyo-25.html)

Geppetto adındaki yaşlı oyuncakçı kütükten yaptığı tahta oyuncağın ileride insana dönüşüp özlem duyduğu evladı olacağını nerden bilebilirdi ki? Tahtadan bir kukla olarak yaratılan Pinokyo; yalan söyledikçe burnu büyüyen sevimli bir çocuk. Dans edip, şarkılar söyleyen şirin bir yalancı…

Masal bu ya; Pinokyo nun yaşam macerası da bir o kadar inanılmaz ve eğlenceli.Masum Yalanlardan konu açılınca yüzümüzde muzip bir gülümseme ardında haylaz Pinokyo ve uzayan burnu gelir. Hala okuyamadınızsa hemen okuyun derim. Carlo Colodi nin usundan günümüze anlatıla gelen efsunlu masalı… Aslında bir büyüğünüzden ya da arkadaşınızdan olmadı masalı bilen bir çocuktan rica edin o size anlatsın. Ben çocuk muyum? Demeyin ama!.. Eminim çok zevkli bir anı paylaşma imkânını da bulursunuz. Kim bilir belki benim gibi rüyanıza değişik bir tat da giriverir Pinokyo masalı!..

Pinokyo ve yalanı hayal edip… Kim ne kadar Pinokyodur? Diye düşünürken efsunlu aleme gönül kapım açık uyuya kalmışım…

Rüyamda çok sevdiğim arkadaşımla karşılaşıyorum. Onun gözlerinin içine bakıp;

Aaaa burnun uzamış.

Evet, farkındayım. Sana söylediğim birkaç küçük yalanlardan olsa gerek…

Aaa Pinokyo Pinokyo … Sen kocaman Pinokyosun…

Bak, arkadaşım şurada bir ayna var. Kimin burnu daha uzunmuş!!! Kim daha çok pinokyo beraber görelim.

Diyen arkadaşım kendince yanılmıyordu aslında. Onun gözü ile benim burnum onunkinden uzundu. Cam ayna öyle gösteriyordu fakat; ben onun , o da benim uzayan burnunu görmüştük. Sonra ben onun o da benim burnumun ne kadar uzun olduğu konusunda bir birimize söylendik durduk!!!

Yanıltıcı olan; ne o, ne de ben uzamış burunlarımızı göremiyor oluşumuzdu…

Maalesef ayna yanıltıyordu ikimizi de. Derinlerden bir ses “ gerçeği görmek için kalp gözü ile bakmanız lazım” diye seslendi. Bu sesin ardından duvarda sihirli ve yakut yeşili bir ayna beliriverdi. Artık ikimizde emin olabilirdik. Kimin daha çok Pinokyo olduğun! Çünkü bu ayna sadece gerçeği gösteriyordu…

Yakut yeşili aynanın karşısına geçmemizle,  bizi içine alması bir oldu…

Uyandığımda ilk işim burnuma dokunmak oldu! Kim bilir belki uzamıştır diye!!!

Umarım sizde gönül aynanızın karşısına geçip; burnunuzun ne kadar uzadığını bir kontrol edersiniz.

Ben kurduğum hayaller kadar, masallarında sihrine kapılabilen biriyim. Sanırım rüyalar da hem hayal, hem de masalların ortak karışımıdır. Hep söylenir çok hayal kuranlar çok da rüya görürler. Benim de kimi zaman kurduğum hayallerle rüyalarım birbirine karışır.

Allahtan ikisi de gerçek değil.

Öyle ya!.. Gerçek olmayınca, gerçeğimize de etkisi de olmuyor.

Hasan Dede

21.12.2012