- Kategori
- Güncel
Piyasadaki her şeyle bizleri kekliyorlar

Telefonla yapılan kalpazanlık ve dolandırıcılığın yanı sıra, yine hayatımız, sağlığımızı, vücut bütünlüğümüzü alt üst eden bir diğer dolandırıcılık, sahtecilik çeşidi de piyasadaki sahte ürünler, internet üzerinden satılan mallar ve inanç sömürüsüyle bize yutturulan dolandırıcılık çeşitleri.
Kısa yoldan para kazanmak, kısa yoldan köşeyi dönmek, saf, cahil-kültürlü, masum vatandaşların sağlıklarıyla, duygularıyla ve dini duygularını suiistimal ederek, hem maddi, hem de manevi olarak zararlı birçok ürün dolandırıcılığı, insanların başını belâya sokmaktadır.
Şüphesiz her insan, muhakkak ya internet üzerinden ya da bazı insanlar gözünün içine baka baka sahte ürünler satışı yapabilmektedirler.
Kötü ve zararlı olan her ürün hakkında günlerce kafa yorarak, çeşitli senaryolar hazırlayarak, insanları kekleyerek, zavallı garibanların, hatta kimi zaman kişilerin ceplerindeki paralara göz koyup, araklayarak, haksız rekabet sonucunda zenginleşen dolandırıcılar, inanın paraya para demiyorlar. El emeği, göz nuru yok, taş atıp kolları yorulmuyor, zengin olsunlar da nasıl ve hangi yollardan olursa olsun, tüm istedikleri...
Peki, ceza verilmiyor mu derseniz? Eminim ki veriliyordur. Verilen cezalar yetersiz kalıp, caydırıcı olmayınca, bildiklerini yapmaktan geri kalmıyorlar ve yaptıkları yanlarına kar kalıyor.
Hazırlayıp uygulamaya koydukları projeleri sayesinde, piyasa her ürünün sahtesiyle (çakması) dolmuş durumda.
Her türlü orijinal marka telefonlarının çakması,
Her türlü kaliteli ev aletlerinin çakması,
Her türlü marka giyeceklerin çakması,
Her türlü yiyeceklerin (kolalar, meyve suları) merdiven altı çakmaları,
Her türlü içeceklerin (sigara, içki, uyuşturucu) sahtesi,
İnternet üzerinden satın alınan mamullerin yerine çakmalarının ya da daha çok kalitesiz olanının gönderilmesi,
Televizyonlarda reklâmı yapılanların yerine eve gelen kutularda farklı ürünlerin çıkması…
Hayatın her alanında kullandığımız, yediğimiz, içtiğimiz her şeyin çakmasını yaparak, haksız kazanç sağlayarak, dolandırıcılığın danıskalığını yapmaktadırlar. Önlemini almak hayli zor olmuş, yakalansalar bile, kesilen cezalar yetersiz olmakta, kazandıkları yanında devede kulak kalmaktadır.
İşin en vahimi ve kötü olanı da hedef kitleleri hep masum vatandaşlar olmuştur.
Toplumun kamburu durumunda olan bu dolandırıcılar, sömürü çeteleri ve sahtekârlara yapılan yaptırımlar yetersiz kalmaktadır.
Halkı kandıran, dini ve ahlaki yönden sömürü çetelerinin mikroplarıyla iştigal edenler de zaman içerisinde zamana ve ortama göre evrim geçiriyorlar, farklı yollar geliştiriyorlar, deniyorlar.
Toplumumuz, ahlaki ve kültürel anlamda hızlı bir şekilde yozlaşmaya ve çürümeye doğru koşar adımlarla gitmektedir.
Kerim BAYDAK
kbaydak61-artan@hotmail.com
Resim netten alıntıdır