Pozitif yaklaşım

İşletmelerin kârlılıklarını artıracak, maliyetlerini azaltacak çözümler giderleri optimize ederek, satış ve satın alma süreçlerinin etkinlik ve verimliliğini arttırmaktır. Ticaretin bu temel ilkelerine rağmen aşağıdaki negatif yaklaşımlar, satış ve pazarlama yaparken tespit ettiğim bazı -potansiyel müşterilerin- yeni tekliflere ve değişime verdikleri klişe yanıtlardır. Halbuki, hukuki bir dayanağı olan teknolojik ve bilimsel gelişmeler ticaret dâhil, hayatımızı kolaylaştırıcı yenilikler getirmektedir. Değişime direnç gösterenler, ayak uyduramayanlar ise rekabet ortamında hem zaman ve nakit, hem de prestij ve müşteri kaybedebilmektedirler... Sebep sonuç ilişkilerini iyi kurabilen, yeni koşullara hızlı uyum gösterebilen, doğru ve gerekli bilgiyi, ulaşmak istediği amaç doğrultusunda en verimli kullanabilenler, rakiplerine göre daha ileride olacaktır...

- Bir yerle çalışıyoruz.
- Bu konuyla ilgili görüşme yaptık.
- Sözleşme yaptık.
- Düşünmüyoruz.
- İstemiyoruz.
- İhtiyacımız yok.
- Sıcak bakmıyoruz.
- Ne işimize yaracak ki, vs.

İyi bir girişimci, işletme sahibi veya tacir, önüne gelen teklifleri inceleyerek, en iyi ürün veya hizmeti nasıl yapabiliriz? Maliyetlerimizi minimum seviyeye nasıl düşürebiliriz? Ve benzeri soruları sorarak konulara yaklaşabilse, sanırım yukarıdaki klişe cümleler kurulmadan pozitif bir yaklaşım sağlanmış olacaktır. Tabii ki işletmelerin normal faaliyetlerini devam ettirebilmeleri için ihtiyaçlarını mutlaka bir yerlerden temin etmeleri gerekir. Burada önemli olan nokta ise bu hizmet ve emtiaların ekonomik olarak elde edilip, maliyetleri ve giderleri minimum düzeyde tutup, kârlılık oranlarını arttırmak; piyasadaki mevcut rakiplerle daha iyi yarışabilme fırsatlarını yakalamak ve tüketiciye fayda sağlamak olmalıdır…

Soran yanılmaz.

Saygılarımla, yorumlarınıza sunulur.

Şenol ELBAY