Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

14 Kasım '15

 
Kategori
Anılar
 

Rahmetli Rıza Müdürümüz

İnsanın çalıştığı kişinin iyiliğini unutmamamsı gerekir. Okul müdürü olan rahmetli rıza beyi sadece konuşulanlarla ilk tanımıştım.  Tanıma denmez ilçenin en büyük okulunun yerine göre okullarının idarecisiydi.

Adından çokça söz ediliyordu. Yönetim bakımından ciddi olduğu söyleniyordu. Eğitim ve öğretimin içinde hep rahmetlinin adı geçerdi. Anadolu Lisesi açılmıştı. İlk öğretmen kadrosu da görevlendirme usulüyle oluşturulmuştu.

Okul açılınca sınav oluncaya kadar görevlendirme yöntemiyle öğretenlerle devam edildi. İlçede ki öğretmenlerle işe başlanılmıştı.  O arada yok öyleydi, yok böyleydi diye konuşanda az değildi. Belki o dönem öyle gerekiyordu.

Sonra sınav başvuruları oldu. Sınava bende başvurdum. Burdur’da sınava girdim. Sınav sonucuna göre Anadolu Lisesine atanabilecek puanı aldım. Gerekli işlemleri yaptırdım. Atamamam gerçekleşti. Böylece Gölhisar Anadolu lisesinin ilk din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olmayı Allah bize nasip etti.

Rıza beyi ancak bundan sonra tanıma şansı yakalamış oldum. Rıza bey o zaman iki liseyi de yönetiyordu. Bence çokta başarılıydı.

Onun idareciliğini takdir etmemek nankörlük olur. Ben şahit olmadım. Çok yakın arkadaşlarından duydum. Kendi çocukları rahmetli babalarının okulunda okurken ayrıcalığa tabii tutulmamışlar. Geç kalmışlarsa diğer öğrencilere uygulanan ne ise aynı yaptırım okul müdürünün çocuklarına da uygulanırmış.

Benim takdir ettiğim ilk yönü; disiplinli olmasıdır. Öğrenci için alınan kuralların harfiyen uygulanmasını ister ve de takipçisi olurdu. Örneğin okulun çeşmesinin üstünde ki bahçeye öğrencinin girmesi yasaktı. Yasak olduğunu tüm öğrenciler bilir ve hiçbir öğrenci de oraya çıkmazdı.

Okul bahçesinde asla gevşek kravatla öğrencilerin dolaşmasına izin vermezdi. Gerekli önlemleri alır. Biz bunlarla uğraşmayacağız, biz sizi hayata hazırlayacağız derdi.

Teneffüslerde asla top oynanmazdı.  Hiçbir surette izin verilmezdi. Öğrencide terlemez, derse geç kalmazdı.

Dahası okulun öğretmenlerinin arkasında olduğu açıkça belirtir, öğrencilerin mutlak saygı duymalarını tembihler; sadece okul içinde değil mezun oluncaya kadar her zaman her yerde öğrencisiniz derdi.

Öğrencilere çalışmalarını tembihler, mikrofonu eline aldığında öğrencilerden asla ses çıkmazdı. Dediklerinin anlaşılmasına önem verirdi.

Öğrencilerin bisikletle, motorla okula gelmeleri yasaktı. Hiçbir öğrenci de bisiklet, motor getireceğim demezdi. Öğrencileri yakinen tanır, velileri de bir o kadar bilirdi.  Sınav dönemi yaklaşırken alenen öğrencilerin dikkatini çekerdi.

Kesinlikle veliler gelip de öğrencilerin içerisinde benim çocuğumu uyarmışsın, tek başına uyarmanız iyi olur, çocuğumun gururuyla oynadın tarzı hiç tartışmadır, şikâyettir tanık olmadık.

Rahmetlinin tek dikkat ettiği nokta vardı. Öğretim ve eğitim ve en önemlisi de disiplindi. Disiplin denince öğrenciyi dövmek değil, terbiye kurallarını ilkeli, ders çalışmaları bakımından sorumluluk bilinci de olmalarıydı. Okul kıyafetinde ise milli eğitim bakanlığı nasıl istiyorsa öyle giyinmeliydi öğrenci.

Kılık kıyafette asla mazeret kabul edilmez, okulun uygulamakta olduğu kuralın delinmesine izin verilmezdi. İlkeliydi, öğrenci ilk hangi sınıfa kayıtlıysa velilerin taleplerine göre asla değişim olmaz.

Öğrenci başladığı sınıftan mezun olurdu.

Anadolu Lisesi öğretmenlerinin donanımlı, bilgili, kültürlü, öğrenciye sahip çıkan, kontrol eden, olumsuzluk olaki olursa çözüm bulan, üniversite sınavına hazırlayan kişiler olmalarını önemserdi.

Onun için Anadolu Lisesi denince; çalışkan, kurallara uyan, mazeret üretmeyen ve üniversitelerin en popüler bölümlerini kazanma amacında olan öğrenciler demekti. Nihayetinde de hep öyle idiler.

Burdur ve tüm ilçelerinde (Anadolu Liseleri içerisinde) üniversite kazandırma da Gölhisar Anadolu lisesini geçebilen okul yoktu. Rahmetli müdürümüzün zamanından bahsediyorum.

 Yönetici olarak tanıdım, yönetici olarak rahmetli oldu. İnanıyorum ki, Gölhisarlı okuyan, meslek sahibi olanların birçoğunun hayatında Rıza Ertürkmen vardır.

Allah gani gani rahmet eylesin.

 
Toplam blog
: 375
: 678
Kayıt tarihi
: 12.07.08
 
 

Mehmet Şener 1964 doğumluyum, Burdur-Gölhisar'da yaşıyorum. Doğum yerim Burdur/Atınyayla . Lisans..