- Kategori
- Yemek - Mutfak
Rakı; 500 yıldır süren muhabbetin mirası

30 Ocak Cumartesi günü Salt Galata' da Yeni Yerel Sohbetler' deydik.
İlhan Eksen ve Erdir Zat ile meyhane sofralarının tarihi ve alışkanlıklarını konuştuk.
Bu çok keyifli geçen seminerde, 500 yıl süren rakı kültüründen de bahsedildi ve akşam herkesin soluğu bir meyhanede aldığına eminim =))
Rakı, bu coğrafya da yaşayan uygarlıkların ortak kültür mirasıdır ve kendisine özgü yemek kültürü geliştirilen tek içkidir. Oysa şarap, yemeğe uygun seçilir. Ve rakıya uygun yiyecekler ile kurulan sofra, çilingir sofrasıdır.
Üzümle rakı ilişkisini çok iyi kurmak gerekmektedir. Anadolu' da kim üzümü iyi işlemiş ise sonradan rakı üreticisi olmuştur. Meyhane kültürü, şarapla birlikte başlamış ve daha sonra şarap ile yenen mezeler süreklilik gösterip rakı ile yenir hale gelmiştir.
19. yüzyılda mastika yerini düz rakıya (duziko) bırakmıştır. Mastika, sakız adası menşeli sakız rakısıdır ve zamanla daha kibar ortamların içkisi haline gelmiş; sakız içermeyen anason aromalı düz rakı ise meyhane kültürü içine girmiştir.
19. yy klasik meyhaneleri folklorik bir evrimdir. Masa, sandalye, tabak düzeni önemlidir ve beyaz örtü kullanılır. Meyhanede herşey tadımlıktır, karın doyurmak başka bir sanattır. Tıpkı Osmanlı' da olduğu gibi. Osmanlı' da da çeşnigiller tabağı vardır. Ve çilingir sofrası tam bir sofra adabıdır. Herkesin mezeleri ortadan alıp paylaştığı, muhabbet edilen bir sofradır. Amaç birşeyler paylaşmaktır. Şuan ise bir meyhaneye gitseniz '' balık olarak ne yaptırıyım ? '' sorusuna maruz kalırsınız. Oysa eski meyhanelerde balık küçük parçalar halinde ortaya gelir ve herkes ordan tabağına alır. Yani kişiye özel bir servis söz konusu değildir. Kısaca meyhanede ana yemek olur mu, olmaz. Çünkü eskiden balıkçı ve gemici meyhanelerine akşam ve yatsı namazı arası gidilirmiş yani amaç karın doyurmak değil sohbet muhabbet. Buradaki bir diğer amaç ise miğdenin yorulmamasıdır ve mezelerin soğuk-sıcak olarak ayrılması da bu nedendendir.
Soğuk mezeler; zeytinyağlılar, salata, söğüş etler, salamura ve tuzlanmış balıktır.
Sıcak mezeler: Rakı soğuk içilir ve rakı sofrası uzun sürer. Masaya nasıl oturulursa öyle kalkmak gerekir. Ve sürekli soğuk şeyler yemek miğde için iyi değildir. Miğdeyi yormamak adına sıcak mezeler de servis edilmeye başlanmıştır.
Rakı bardağı, eskiden limonata bardağı olarak bilinen, meyhanelerin günümüzdeki biçimini almasıyla birlikte rakı kadehi olarak kullanılmaya başlanan, 18 cl. hacimli, silindir biçiminde uzun cam bardaktır.
Rakı yapımı için 3 unsur gereklidir:
- Tr' de yetiştirilmiş üzüm ve anason
- Toplam alkolün en az %65'inin suma olması
- Geleneksel yöntemlerle distile edilmiş bakır imbik
Padişahlar zamanına bakacak olursak, dönemin padişahlarına göre içki bir yasaktır bir değildir. Rom, 19.yy' da Osmanlı sosyetesinde popüler olmuştur ve II. Abdülhamit' in de favori içkisidir. İdeal içim sıcaklığı 6-8 °C kabul edilir ve soğuk algınlığına çok iyi geldiği iddaa edilmiştir =)
Sarhoş: İçki içip kendinden geçmiş kimse. Refik Halit Karay sarhoş türlerini şöyle sıralar: Keyifli sarhoş, muhabbetli sarhoş, durgun sarhoş, içli sarhoş, dertli sarhoş, diplomat sarhoş, şehvetli sarhoş, cömert sarhoş, malihulyalı sarhoş, sulu sarhoş, atak sarhoş, nihilist sarhoş, çılgın sarhoş.
Rakı ile yenen peynir yağlı ve az tuzlu olmalıdır. Peynir alkolün kana karışmasını geciktirir.
Ve kadınların meyhaneye girmeleri:
Leyla Erbil tarihsel olarak erkek dünyasının egemen olduğu meyhane kültüründeki kadın tabusunu yıkan öncü kadınlar arasında yer alır. Yaşıtları arasında tek başına meyhaneye giden ilk kadınlardandır. Bu asi duruşuyla başta Sait Faik olmak üzere bir önceki edebiyat kuşağının hayranlığını kazanmıştır.