Ramazan Bayramı'nda beslenme

Her sene olduğu gibi bir Ramazan ayını da geride bırakmaya hazırlandığımız şu sıcak günlerde bayram telaşı herkesi etkilemiş durumda. Ramazan ayı süresince iki öğünden oluşan beslenme düzenine adapte olmak için ciddi uğraşlar verdik. Bulunduğumuz aylardan dolayı oruç tutmak bireyleri yeterince zorladı. Vücut sistemiz uzun süre açlık ve susuzluluğu benimsedi. Tam böyle bir düzene alışmışken vücut şimdi de yeni bir sürece girmenin hazırlığını yapıyor. Bayram ziyaretlerinde ise birden bire aşırı beslenmeye ve ağır yemeklere yüklenmek, çoğu sağlık sorununa yol açıyor.

Bayramlar herkes tarafından coşkuyla ve sevinçle karşılanıyor. Fakat tükettiğimiz besinler bireyler de ciddi sağlık sorunlarına yol açıyor. Hamur işleri, ağır yemekler, şerbetli tatlılar aşırı miktarda tüketildiğinde bireyler üzerinde olumlu sonuçlar vermiyor. Çünkü Ramazan ayı boyunca alışılmış beslenme düzeninin dışına ağır bir beslenme geçişi oluyor. Bu ağır beslenme geçişine bir de abartılı miktarda beslenme de eklenince bireylerde büyük riskler oluşturuyor.

TATLI VE HAMUR İŞLERİ TÜKETİME DİKKAT !

Bayramlar da herkesin aklına gelen ilk şey şerbetli tatlılar. Bayramla birlikte şerbetli tatlı tüketimi ciddi oranda artmaktadır. Fakat bireyler tarafından alınan şeker, çikolata ve şerbetli tatlılar çok fazla tüketildiğinde vücuda gereksiz şeker alımına, sonra da şekerin aniden düşmesine sebep olur. Fazla tüketilen bu besinler vücuda asıl alınması gereken besinlerinde yeteri kadar alınmasına engel olur. Bireylerin aşırıya kaçtıkları bu durumlar da diyabet (halk arasında şeker), kalp-damar hastalıkları, hipertansiyon, yüksek kolesterol, mide hastalıklarını tetikleme olasılığı yüksektir. Özellikle diyabet gibi karbonhidrat, yağ ve protein ile ilişkili metabolizma hastalıkları olan bireylerin tatlıdan olabileceğince uzak durmaları ve hamur işi besinleri dikkatli tüketmelidirler. Sağlıklı bireylerinde kan şekerini dengede tutmaları için bu tür besinleri ölçülü tüketmeliler.

TATLI TÜKETİMİNE SINIRLAMA GETİRİN!

Bayramda tüketeceğiniz tatlı miktarını günde bir porsiyon olarak belirleyin. Fakat belirtilen hastalıklara sahip bireyler için bu miktar uygun değildir. Sütlü tatlılar için 1 porsiyon yani 1 kase şeklinde, baklava gibi şerbetli tatlılar içinde 3 dilimi geçmeyecek şekilde tüketim bireyler için en  uygun olanıdır. Şerbetli tatlılar tüketildikten 45 dakika sonra 1 su bardağı süt, ayran veya yoğurt tüketmeniz önerilir. Çünkü kanda artış olan şeker miktarının bu besinler içerdikleri proteinle dengeler ve şekerinizin bir anda yükselmesine engel olur.

ASİTLİ İÇECEKLER VE TÜREVLERİNE MİKTARLARI ÖNEMLİ

Bayramlarda o ağır tatlıların yanına bir de asitli içecekler tüketilir. Asitli içeceklerin içerdikleri şeker miktarı da oldukça yüksektir. Bu nedenle alınan şeker oranını en aza düşürmek gerekir. Bunların yanında bir de hazır meyve suları, limonatalar gibi serinletici içeceklerde tercih edilir. Fakat bunlarda görüldükleri kadar masum değillerdir. İçlerinde yüksek miktarda şeker vardır. Tüketilecek içecekler arasında çay, kahve, taze sıkılmış meyve suları tercih edilmelidir. Özellikle ramazan ayında fazla tüketilmeyen su da başta tüketilmesi gerekenler arasındadır. Ramazanda fazlasıyla su kaybı olur bunun devam ettirmemek içinde günde en az 2,5-3 litre su tüketimine özen gösterilmelidir.

AŞIRI KİLO ALIMLARINA DİKKAT!

Ramazan ayı süresince insanlar düzensiz beslenmeye alışmaktadırlar. Fakat bu sistemi hayatlarından hemen atmalı ve düzenli beslenmeye geçiş yapmaları gerekir.  Bireylerin besinleri yeterli ve dengeli tüketmelidir. Gün içinde aşırı yağlı yemek ve tatlı tüketildiyse o günün kalanında meyve ve sebze tüketilmesi uygun olur. Bu besinler bireylere tok tutma hissi de verecektir. Bunun yanında 2,5 saate bir ara öğünler yapılmalıdır. Bu öğünler bireyler üzerinde metabolizma hızlandırıcı etki sağlamaktadır. Böylelikle sinirim kolaylaşır ve bireylerin rahat bir gün geçirmiş olur.