Ramazan-ı Şerif ve Doğu Türkistan

RAMAZAN-I ŞERİF VE DOĞU TÜRKİSTAN 

Bir mübarek Ramazan- Şerif’i de görmek nasip oldu. Bu mübarek on bir ayın sultanında oruç tutarız. Yani imsak saatinden iftar saatine kadar bedenimizi aç bırakırız.

Peki oruç neden aç kalarak icra edilir?

Nefsimiz bizi yönetir. İyiyi de kötüyü de seçmek nefsimizden ötürüdür. Bazen nefis insanı öyle bir ele geçirir ki merhamet ve iyilikten uzaklaşıp salt kötüye yönelebiliriz. İşte nefsimizi terbiye etmek, aç kalan insanları anlayarak merhamet etmek, paylaşma duygusu kazanmak ve en mühimi Allah’a karşı borcumuz olduğu için aç kalır, oruç tutarız. Orucun riyası olmaz. Oruç Allah ve kul arasındadır. Nitekim sahih bir hadiste de “Ademoğlunun her ameli kendi içindir. Oruç hariç. O benim içindir ve mükafatini da ben veririm. Benim için yemesini, içmesini ve sehevi arzusunu terk etmektedir.” (Ibnu Huzeyme, 3/197-198) şeklinde geçer.

Oruç fiziki anlamda aç kalarak açın halini anlamak demekken asıl oruç her türlü kötü söz ve davranıştan uzak durmak demektir aynı zamanda. Ramazan ayının himmeti yiyip içmeyi terk etmenin yanında boş ve hayasız her söz ve davranışı da terk-i diyar eylemek demektir.

Ramazan-ı Şerif’in himmeti üzerine sayfalarca yazı yazsak az gelir.

***

Allah’a şükürler olsun ki Mustafa Kemal Atatürk gibi bir Ata’mız var da özgürüz. Her türlü ibadetimizi kimsenin baskısı altında kalmadan, zulm görmeden yapabiliyoruz.

Peki ya bu özgürlüğe sahip olamayanlar?

Doğu Türkistan’dan bahsetmek istiyorum. Neresidir bu Doğu Türkistan? Filistin, Arakan, Myanmar deseydim herkes bilirdi de Doğu Türkistan hep göz ardı edildiği için bilinmez. Doğu Türkistan olarak adlandırılan bölge Orta Asya’nın Doğu kesiminde bulunur ve bir Uygur Eli(Ülkesi)’dir. 1949 yılından beri Çin Halk Cumhuriyeti’nin kontrolündedir. Ve o günden itibaren ise yüzleri hiç gülmemiştir. “Soykırım” kelimesi tam anlamıyla Doğu Türkistan’da çok iyi bilinmekte ve en kötü durumlarda kullandığımız “Çin İşkencesi” tabirleri de Uygur Türkleri üzerinde ne yazık ki uygulanmaktadır.

Bunları neden mi anlattım?

Mübarek Ramazan ayında insan hakları ve demokrasi adı altında bu insanlara uygulanan işkenceler yetmezmiş gibi inançları ile ilgili de kısıtlamalar cabası olmuştur. Biz gösterişli iftar sofralarında tıka basa yerken o insanların oruç tutmaları, teravih kılmaları, anadillerini kullanmaları vs. vs. vs. her şey yasaktır.

Hülasa, soykırıma uğradıklarını iddia edenler, zulm görüp silahlara sarılanlara örnek olsun Doğu Türkistan… Çünkü gerçek orada, soykırım ve zulmün babası orada…

Ne yazık ki bir başka yazıya konu olacak içler acısı böyle bir durum da Kerkük’teki Türkmenlerin kaderi olmuştur.

Mübarek Ramazan ayının bereketi ve hikmeti üzerimize olsun. Bu aralar “müslüman kardeşim” demek moda oldu ya Doğu Türkistan’da da Müslüman ve Türk kardeşlerimizin bulunduğunu unutmayalım, dualarımızı eksik etmeyelim.