- Kategori
- Kültürler
Ramazan Manileri

Ramazan ve bayram manilerine geçmeden önce Türk Folklorunda sözlü kültür geleneğimiz içinde yer alan Ramazan ve bayram manileri Türk halk edebiyatı içinde kendine özgü ayrı bir yeri vardır. Öyle sanıyorum ki Türk Folkloru coğrafyasında ramazan yaşantımızda kayda değer gelenek ve göreneklerimiz arasında önemli bir yeri vardır. Bunun için Türk folkloru ve Türk edebiyatı bu alanda oldukça zengindir.
Türkler İslâm dinini kabul ettikten sonra bu yüce dinin inanç, ibadet, ahlak, esasları doğrultusunda yaşantılarına yeni değerler katmışlardır. Bunları Müslüman halkın sosyal ve toplumsal hayatında Geleneksel folklorunda gelenek ve göreneklerinde, sözlü ve yazılı edebiyatında fazlasıyla yer verdiğini görüyoruz. Türk halk edebiyatında Folklor coğrafyasında önemli bir ölçüde bunların izlerini görmek olasıdır. Özelikle üzerinde önemle duracağımız asıl konumuz olan maniler, ilahiler, karagözler, meddahlar,ramazan ve bayram günlerinde söylenen maniler, ilahiler ve nhatta güldürücü manili fıkralarla ramazanın ve bayram günlerimizin zengin bir halk kültürüne sahip olduğunu görüyoruz.Büyük şair Yahya Kemal Beyatlı’dan bir iki dize sunmak ve onu da saygıyla ve rahmetle anmadan geçemeyeceğim :
Top gürleyip oruç, bozulan lahzadan beri
Bir nurlu neş’e kapladı kerpiçten evleri..
Bilindiği üzere ramazan ayı, Müslüman için kutsal bir aydır, bu aydınlık, huzur dolu günlere 11 ayın Sultanı diyenler vardır. Bu mübarek ayda oruç tutmak, ibadet etmek, özellikle bugünlerde fakirlere, düşkünlere yardım etmek halkımızın arasında maddi ve manevi açıdan önemli bir yeri vardır.. Ramazan günlerinde camiler dolar, taşar. Teravih namazlarıyla okunan ilahiler, söylenen maniler, namazdan sonra evlerde geç vakitlere yapılan eğlenceler, yapılan sohbetler birlik ve berberliğimizin oluşmasında bir başka güzellik taşır, Özellikle İstanbul’da Direkler arası eğlenceleri başlı başına bir konudur. Karagöz ile, Meddah ile ortaoyunu ile yapılan tuluat tiyatroları ve bu bağlamda yapılan çeşit çeşit eğlenceler toplum hayatına arı bir çeşni katar. Tabi bu arada söylenen ilahiler, davul eşliğinde okunan maniler ramazana ayrı bir zevk verir.
Halk edebiyatımızda bir tür olarak gördüğümüz bu maniler, Ramazan günlerinde ve kutlanan mutlu ve kutlu bayramlarda müminlerin duygularını, düşüncelerini, özlemlerini, acı ve tatlı anlarını,yalnızlıklarını, sevgilerini, hatta aşklarına bu manilerle dile getirmeye çalışırlar. Ramazan günleri ülkemizde birlik ve beraberliğin sembolü, barışın ve sevginin, geniş boyutlarda yardımlaşmanın kaynağı olur bu ramazan günleri. İşte sevinç, coşku huşu ve neşe içinde kutlanan bu Ramazan günlerinde söylenen manilerden bir bölümünü bu bildirimde sizlere sunmak istiyorum. Ramazan’a girdiğimiz ilk günlerde büyük bezler veya afişlerle Ramazanın gelişini aşağıdaki şekilde halkımıza ilan ediliyor:
Hamd eyle daim Yezdan’a
Gark etti bizi ihsana
On bir aydır hasret idik
Şükür erdik Ramazan’a..
Maddi ve manevi iyiliklerle gelen Ramazan ayı( On bir Ayın Sultanı) insanların birbirleriyle kaynaşmasına vesile olur. Camilerde gönüller birleşir, camiye gelenlerin sayısı günden güne artar, günahlar af olur, hatta gelenler arasında yaşlılar, genç kadınlar, genç kızlar ve küçük çocuklar bile yer alır. Bu mübarek ayda yapılan istatistiklere göre suçluların ve suç işleme oranı yüzde elli civarında azaldığını bizim günlük medyadan öğreniyoruz. Çünkü tüm gönüller ALLAH için çarıyor. İşte bu güzel ve bereket yüklü günlerde manici başı hemen sözlü olarak şunları dile getirir:
Ramazan geldi dayandı
Camiler nura boyunda
Top atıldı, kandil yandı
Kalbimiz ona inandı
***
Ramazan bize nur oldu
Kalbimize sürür oldu
Aç gözün hab-ı gafletten
Begim vakit seher oldu
***
Şekerim var ezilecek
Tülbentten süzülecek
Ver bahşişimi gideyim
Çok yerim var gezilecek.
Tabi bunu güzelce ve anlamlı bir şekilde söyleyen davulcubaşı’ya bahşiş vermekte gelenktendir. Davulcu boş gönderilemez. Bahşiş vermek gelenektendir. İşte bu mübarek ramazan dolayısıyla davulcunun okuduğu manilerden:
Besmeleyle çıktık yola
Selam verdik sağa, sola
Ey benim aziz efendim
Ramazan- Şerif hayrola
***
Davulumun sesi kaba
Emeklerim oldu heba
Bahşişimi hazırlayın
İşte geldi bekçi baba.
****
Geldi kulun kelam ile
Komşulara selam ile
Dinlemeye hazır olsun
Bekçi söyler nizam ile
****
Yumurtanın beyazına
Kalkın hakkın niyazına
İki gözüm komşularım
Haydin bayram namazına.
****
On bir ayın sultanı
Hoş geldin ya Ramazan
Nur kapladı cihanı
Hoş geldin ya Ramazan
****
Rabbimizin fermanı
Dertlilerin dermanı
Cehennemin kalkanı
Hoş geldin ya Ramazan
Kadir gecesi kârdır
Bin ay sevabı vardır
Merhamet saçan yardır
Hoş geldin ya Ramazan
****
Aylar için sultan
Seviniyor müslüman
Sende inmiştir Kur’an
Hoş geldin ya Ramazan
*
Gökten iner melekler
Hoış geldin ya Ramazan
Kabul olur dilekler
Hoş geldin ya Ramazan
****
Eve bereket geldi
Mü’minin yüzü güldü
Kalplerden pazı sildi
Hoş geldin ya Ramazan
*
Allah’ın ihsan ayı
Mü’mine burhan ayı
Günaha gufran ayı
Hoş gelidin ya Ramazan
****
İlahi bir rahmetsin
Gayet büyük nimetsin
Hem müjde-i cennetsin
Hoş geldin ya Ramazan
****
On bir ayın Sultanı
Kıymetlidir her anı
Süslersin şu cihanı
Hoş geldin ya Ramazan
****
Bir nimetsin ki öyle
Durma hiç tövbe eyle
Bize şefaat eyle
Hoş geldin ya Ramazan.
****
İnan seni özledik
Yollarını gözledik
Elhamdülillah dedik
Hoş geldin ya Ramazan.
*
Teravihin bir başka
İnsan geliyor aşka
Bereket ekmek aşta
Hoş geldin ya Ramazan
***
Mümin olan övünür
Geldin diye sevinir
Gafil sonra dövünür
Hoş geldin ya Ramazan
*
Kur’an okur bütün diller
Aşkıyla coştu gönüller
Seherlerde açar güller
Geldi mübarek Ramazan
****
Küsler gelir barışır
Sevgi olur sitemler
Mümin nura karışır
Kalkar bütün elemler
*
Teravihler bir başka
İnsan geliyor aşka
Bereket etmek, aşta
Hoş geldin ya Ramazan
*
Kur’an okur bütün diller
Aşkıyla coştu gönüller
Seherlerde açan güller
Geldi mübarek Ramazan
****
Kalenin ardı pınar
Elimi soksam donar
Orucu tutamazsın
Yüreğim ona yanar
***
Okudum yazar oldum
Avare gezer oldum
Her gün börek istiyor
Nefsime kızar oldum.
*
Rabbimin Melekleri
Geziyor felekleri
Bu ay ikram edenin
Zay olmaz emekleri,
****
Sofrada fakir olsun
Tabağı çukur olsun
Karnı doyduktan sonra
Duayı okur olsun
*
Asalak kanda olur
Her şey imanda olur
Kefenin kıymeti yok
Fazilet tende olur
*
Bir elma beş olsaydı
Armutla eş olsaydı
İftarda hurma yemek
Bize nasip olsaydı.
***
İftar vakti oldu mu?
Ayran tasa doldu mu?
Yanındaki fakire
Yemek veren oldu mu?
***
Mübarek ezan sesi
Ruhuma sızan sesi
En hoşu kokuların
Oruçlunun nefesi
1-Çağrı Aylık Sanat ve Folklor Dergisi/ Ahmet Yüzendağ/ s. 227- Ankara 1976
2- Türk Folklor Araştırmaları Dergisi koleksiyonları’( Cilt 15,16 ve 17 )İhsan Hınçer/ İstanbul.
3- Türkiye Gazetesi/ Mehmet Ali Demirbaş ( 11,12, 13 Ocak 1997- İstanbul