Recm, kadına saygıdan

Bazı ülkelerde zina yapan kadınları günahlarından arındırmak için kadınlara ne yapıyorlar biliyor musunuz? Recm.

Yani omuzlarına kadar toprağa gömüyorlar kadınları.

Kadınların yalnızca yüzleri açık. Başlarındaki örtü çene altından bağlı veya çatal iğneli fark etmiyor. Ama rengi siyah. Omuzlarına kadar toprağa gömüyorlar kadınları.

Sonra da etrafına toplanan kalabalık tarafından taşlanarak öldürülüyorlar.

İlk taşı kim atıyor diye merak ettim.

İlk taşı atan kişi, kararı veren Hakimmiş.

Daha sonra etrafta toplanan halk atıyor taşı. Taşın büyüklüğü önemli tabi ; ‘ne iki atışta suçluyu öldürecek büyüklükte olmalı, ne de taş denilemeyecek kadar küçük olmalı’.

Atılacak taş, acı çektirmeli ve dolayısıyla da günahlarından temizlemeli kadını.

Öğrendiğim bir detayı aktarayım size. Genelde 20 dakikada ölüyormuş recm olan kurban. Eğer kadın bu sürede ölmezse bırakılıyormuş ama.

Kadın, zina olayını kendisi itiraf etmişse taşlanırken kaçmasına izin veriliyormuş.

Şimdi gelelim konu olan habere;

İran. Bir videoda görünen erkekler ile iki kız kardeşin arasındaki ilişkinin önce “yasadışı ilişki” olduğuna dair karar verilip kız kardeşler 99 kırbaç cezasına çarptırılmış. Fakat daha sonra başka bir mahkeme “zina” yapmaktan suçlu bulup 27 yaşındaki Zuhre ve yaşı açıklanmayan Azar isimli iki kız kardeşi recm cezasıyla öldürülmelerine karar vermiş. Fakat ortada bir cinsel ilişki bulunmamış olmasına rağmen iki kız kardeşin recm kararı İran yüksek mahkemesi tarafından onaylanmış.

Videoyu izleyen dört erkeğin şahitliğinde tabi.

Kadınların neden şahitliği kabul edilmiyormuş tahmin edin bakalım. Kadına duyulan saygıdan. Onlara duyulan saygıdan dolayı İran’lı yetkililer kadınları buralara getirmek istemiyorlarmış...

Recm kararı da kadına duyulan sevgiden. Onların cehenneme gitmesine gönlü razı olmayan Şeriat mahkemesi hakimleri, kadınları bu dünyada taşlayarak günahlarından temizliyorlarmış.

Recm cezasıyla taşlanan kadınlar, çektikleri acıyla birlikte lekelerinden arınıyorlarmış. Taşı kafasına atanlar da onu cehennemden kurtarmak için el uzatan iyi niyetli erkekler olsa gerek.

Taşın büyüklüğünün standart hale getirilmesi, acıyı uzatmak ve günahtan kurtulmasından emin olmak için.

İslamiyet’ten önce de bu topraklarda kızlar diri diri toprağa gömülmüyor muydu? Cahiliye devri diye tarihe geçen dönemin en bariz özelliği olarak anlatılan, bu kız çocuklarının başına gelen vahşet değil miydi?

Kız çocukları,

Genç kızlar,

Kadınlar....

O zamanlar diri diri toprağa gömülen kızları, şimdi omuzlarına kadar gömüp taşlamak niye?

Tek fark, başlarının kara çarşafla örtülü olması mı?

Toprak aynı toprak.

Kadın aynı kadın.

Erkek aynı erkek.

Ölüm aynı ölüm.

Afganistan, İran, Nijerya, Pakistan, Suudi Arabistan, Sudan ve Birleşik Arap Emirlikleri...

Müslümanlık bu mu?

Yoksa “ne olursan ol gel” diyen Mevlana mı?

Yunus mu?

Hacı Bektaş-i Veli mi?

Her toplum ayrı yaşar aynı dini. Araplaşmayalım bu yüzden. Anadolu daha aydınlık, daha temiz ve daha olgundur.

Toprağımızdaki inancımıza sahip çıkalım.

Laiklik bu yüzden önemli.

Alizarin'den sevgilerle...