- Kategori
- Sağlık
Reflü mü ne Reflüsü
Sağlığın kıymetini hasta olunca anlıyoruz.
Organlarımızın teklemeden bizi gün boyu huzursuzluk vermeden bedenimize uyum sağlıyor olmasını doğal buluyoruz.
Örneğin midemize önümüze getirilen her şeyi tıkarsak bir gün mübareğin yorulabileceğini,
fazladan ağzımıza attığımız lokmaları kabul edemeyeceğini hesaba katmıyoruz.
Çoğumuz öyle değil miyiz, en azından benim tanıdıklarımın çoğu öyle.
Misal ben, yemek seçimi yapmam. Temiz pişirilmiş her nimeti mırın-kırın etmeden yerim.
Kuru fasulyenin yanında yumruk altında ezilmiş, çücüğü bir tarafa fırlamış soğanı elma gibi dişleyerek yemeği pek severim.
Severdim olacak, yemeği pek severdim.
Çünkü bundan böyle soğanın her türlüsünü yemem yasaklandı.
Nefsim değil, doktor koydu yasağı.
Geçenlerde şiddetli öksürük sebebiyle doktora gittim.
Doktoruma "acaba tansiyon ilacım mı yan etki yapıyor, ben özellikle geceleri çok öksürüyorum" diye sorduğumda,
boğazımdan burnumdan, kulağımdan bakarak beni, bir güzel muayene ettikten sonra:
"Siz de reflü var."dedi.
"Hayda bir reflülüm eksikti."
Ne zaman doktora gitsem bir kulp takıp elime reçete tutuşturuyorlar.
Resmen beni bunlar denek etmiş olmalılar.
Zira bir önceki öksürük şikayetim için gittiğim doktor, bir dizi tekkiklerden sonra troitim olduğunu söyleyip yeni ilaçlara başlatmıştı.
Anlamadım neden, güvenilir doktorlara gidiyorum. İstedikleri parayı kayıt sırasında peşinen veriyorum.
Kendilerine inanmam o yüzden kolay oluyor. Fakat her nedense bir türlü eski sağlığıma erişemiyorum.
6-7 yıldır hipertansiyon ve kalp, damar hastalığı teşhisi konması sebebiyle, o gün bugün gün boyu avuç dolusu ilaç içiyorum.
Bunlara ek olarak kolestrol, kan sulandırıcı ilaçları kullandığım yetmez gibi sonradan eklenen faratjit, troit, şimdi de reflü. Allah beter etmesin. yürüyen eczane gibi oldum.
Son konulan teşhise göre reflü olmuşum bundan sonra kesinlikle soğan, sarımsak yemeyecekmişim.
Doktorum dedi.
Dahasını da söyledi: "Sıcak bulgur, pirinç gibi tahıllar da yasak." diyerek bir takım ilaçlar reçete etti.
Ben doktorumun dediğini duymaz gibi kendi kendime söylenip duruyorum.
"Aman Allah'ım reflüde neyin nesiymiş, bir o eksikti. Nerden çıktı şimdi?"
Kendime hayıflanmanın bir faydası yok.
Bir şeylerin tetiklemesiyle, bazı rahatsızlıklarımın bedenime yerleşmesiyle ve sanırım kullandığım onca ilacın yan etkisiyle, reflü denilen şey de aradan bir yerlerden bedenime girmiş işte.
Buyurmuş gelmiş, ne diyeyim. Birden git demekle gitmez. İlaçla ve onu azdıran şeyleri vücuda almamakla savuşturmaya çalışacağız.
Allah'a şükürler olsun, Allah beterinden korusun inşallah. Ecmain...
Ben bedenimin bunca sene bana nasıl davrandığını da hasta olunca anlayanlardanım çok şükür.
Dostlara tavsiyemdir. Organlarınıza iyi bakın. Hayatınız ve sağlığınız hiç şüphesiz onlara bağlı.
Ayfer AYTAÇ
ayferaytac.com