Resim bir alfabedir

Resim, her insanın kendine özgü alfabesidir.İnsanlar yeteneklerine gayretlerini de katarak bu alfabeyi geliştirebilirler. Bazıları bu anlatım farklılıkları ile toplumde hayranlık uyandıran düzeye gelirler ki; biz onlara "sanatçı" diyoruz.

Daha sözün başında, bir nesneye, bir konuya bağlı kalmanın resim yapma anlamına gelmediğini belirteyim. Amacı iyi saptanmamış gayretlerin başarıya ulaşma şanslarının zayıf olduğunu hepimiz biliriz. Resim çalışmalarına yeni başlayan bazı kişilerin peşin bir yanılgı içinde olduklarını söyleyebilirim.

Basit bir genelleme ile, resimdeki anlatım tarzlarını ikiye ayırabiliriz:

1- Figüratif resimler.
2- Soyut resimler.

Birinci yöntemi seçenler, ellerindeki fotoğrafı veya karşılarındaki nesneleri nekadar aslına benzetirlerse okadar başarılı olduklarını kabul ederler. Bir şekilde eleştirdiğiniz vakit, alınırlar, hattâ kendisini kıskandığınızı dahi düşünebilirler.

İkinci yöntemi uygulayanlar ise, geometrik veya serbest renk parçalarının (yamalı bohça gibi) gelişigüzel boyanmasını resim sanırlar.

Bu iki yöntemin de başarı getireceğini söyleyemeyiz. O halde ne yapmamız gerekiyorsa onu önceden saptamalı ve o yönde gayret göstermeliyiz. Yani, işe başlamadan önce, hangi akla hizmet edeceğimizi saptamalıyız.

Biraz düşünelim:

Çevremizdeki görsel veya işitsel veriler, hiç dokunulmayacak nitelikte birer sanat eseri gibi yaratılmış iseler bizim "SANAT" üretmemize gerek var mı? Bunca gayret niçin? Bu soruya benim vereceğim cevap:

Sanatın konusu doğadaki güzellıkler değildir. Sanat, insanın ürettiğinden, önce onu üretenin, sonra da diğer izleyenlerin haz alma olayıdır. Eser, kolaylıkla algılayacağımız ortamlarda sergilenir ve ilgililerce paylaşılır. Kocaman bir hayal dünyası, küçücük bir yüzeye sığdirilabilir.

Bu blog yazımla, amatör bir ressamın ilk işe başlamasına ışık tutmak istedim. Çok uzun bir konuyu ilgiyi dağıtmadan anlatmanın zorluğu malum. Vurgulamak istediklerim şunlardı:

1- Resim kişiye özgü ilginç bir anlatım tarzıdır.

2- Resimde kullanılan objeler amaç değil, anlatımı destekleyen araçlardır.

3- Yapılan resmin değeri, izleyende hayranlık uyandırabilecek farklılıklarda saklıdır.

Resim yapmak için genelde bir eğitim almanın gerekli olduğunu savunuruz. Bu olanaklara ulaşamayıp, içlerinde bitmez tükenmez resim yapma arzusu duyarak, kaderlerine isyan edenlere bir müjdem var:
"HİÇ ÜZÜLMEYİNİZ SİZLER DE KENDİ GAYRETLERİNİZLE GÜZEL RESİMLER YAPABİLİRSİNİZ" Çünkü sizdeki siddetli arzu sanat yeteneğinizin müjdecisidir. Sanat yeteneği olanlar, eğitim alma olanağı bulmasalar da güzel resim yapabilirler. HAYDİ KOLAY GELSİN ARKADAŞLAR.