- Kategori
- Ekonomi - Finans
Riske dayalı denetim sistemi (RDDS)

BU SEFER; "KORSANA ÖLÜM!": Korsan ithalatçılar getirdikleri kanserli ürünleri satamayacak!
Çoğumuzun ilk defa duyduğu bu sistem ithal edilen ürünlerin sağlık riskini ortadan kaldırmak amacıyla kullanılıyor. Dış Ticaret Müsteşarlığı İthalat Genel Müdürlüğü tarafından 2010 yılının Ocak ayında devreye sokulmuş. İthal edilen tekstil ve hazır giyim ürünlerinde Riske Dayalı Denetim Sistemi uygulanıyor.
Bu çalışmanın ardından şimdi de İthalat Tebliğinde yapılan değişiklik ile ithal tekstil ve hazır giyim ürünlerinde etiket denetimi uygulaması devreye sokuluyor. Böylece ithal edilen ürünlerin üzerindeki etiketlerde yazan içeriğe sahip olup olmadığı kontrol edilecek.
Ülkemiz tekstil üreticisi bir ülke olması sebebi ile dünya piyasalarına nispetle çok daha ucuz. Bu düşük fiyat çıtası ile başa çıkabilmek için ithalat yapan tüccarın çok daha ucuza ürün getirmesi gerekiyor. Rekabeti aynı kalite yada daha iyi ile yapma kültürüne sahip olmayan gecekondu-tüccar diyebileceğimiz ticaret ahlakı az gelişmiş şirketler, özellikle Uzakdoğu kaynaklı yoğun bir arayış içerisindeler. Çin gibi iç hukuku gelişmemiş, denetimsiz ve standartları olmayan ülkelerde üretim de denetlenmiyor. Hangi şartlarda üretildiği belli olmayan ürünleri sadece fiyatına bakarak alan bu tür tüccar çok fazla. Bu tür tüccarlar, kelepir gibi gördüğü ürünleri konteynerlere doldurup limanlarımıza getiriyor.
Bu güne kadar, ithali yada Türkiye’ye sokulması özel kanunla düzenlenmemiş mallar, rahatça ülkeye sokulup şehir merkezlerinde açılan büyük çıfıt çarşılarında satılıyordu. Ama artık, en azından tekstil ve hazır giyim ürünlerinde kanserojen olup olmama konusunda bir denetim olacakmış...
Bu tür, ithalat ile getirilen giyim-kuşam dışında; çocuk aksesuarları, oyuncaklar, kalem, silgi gibi kırtasiye malzemeleri ve en önemlisi de plastik ve sentetik kauçuk kullanılan; spor ayakkabılarının sıkı şekilde denetlenmesi, hatta mümkünse tümüyle engellenmesi gerekli.
Devlet Bakanı Zafer ÇAĞLAYAN, Riske Dayalı Denetim Sistemi uygulamaları ile ilgili bir açıklamasında 152 bin giysinin imha edildiğini açıklamış. Denetimlerden sıyrılıp ülkemize sızmayı başaran milyonlarcası raflarda kurbanları tarafından kullanılmak üzere bekliyor. Bilinçli bir tüketici olarak, ekonomik zorlukların iyice arttığı şu günlerde, Uzakdoğu’dan gelen kalitesiz, sahte ve tehlikeli ürünler yerine GÜVENİLİR ÜRÜNLERİ tercih etmeliyiz.
GÜVENİLİR ÜRÜN:
İçerdiği malzemeleri etiketine yazılmış, üreticisi yada o üreticinin temsilcisi belli olan, kalite ve sağlık şartlarına uygunluğu belgelenmiş üründür. Çıfıt-çarşılarında, raflara tepeleme doldurulmuş, çerden-çöpten bir sürü eşya, normal fiyatının onda birine, sahte, kalitesiz ve yetersiz olduğu bakınca bile görünen ürünleri almayalım.
Bu ürünleri alarak bütçemizde tasarruf ettiğimizi düşünüyorsak büyük bir yanılgı içerisindeyiz. Yaşadığımız yanılgının bedelini her zaman ürünün kalitesiz ve yetersiz olması ile somut şekilde göremeye biliriz. Ama üretiminde yapılan kusurlar bir gün mutlaka kullanan tüketiciye de yansır.
Sahte ve kalitesiz ürünler; üreticisinden son satıcısına kadar büyük bir HİLE ÇETESİNİN sizin paranızı çalmak için kurduğu sistemin ürünüdür. Sadece paranızı değil, sağlığınızı ve huzurunuzu da kaptırabileceğiniz sonuçlarla karşılaşabilirsiniz. Bu çeteye hizmet eden satıcılardan uzak durmak; sağlığınızı ve huzurunuzu bozacak sorunlardan uzak durmaktır.
Çocukluğumda okullarda öğrencilere; “Yerli malı, yurdun malı, herkes onu kullanmalı” şeklinde sloganlar öğretirlerdi. Ama bunun ne kadar önemli olduğunu bizler anlayamadık. Eğer anlayabilmiş olsaydık; yüzlerce dükkan, raflarını tıka-basa çer-çöp ile doldurup müşteri beklemezdi!
Ülkemizde üretilen ürünler dururken yüzünü dışarı çevirme! Ki, sonra söz söylemeye hakkın olsun.
Hep sevgi ile kalın.
Murat SEVGİ
msevgi@mental.com.tr
Resim__:
http://www.facebook.com/photo.php?pid=5366249&id=679942416 (Tek)
http://www.facebook.com/album.php?aid=134790&id=679942416&l=33305e6cda (Milliyet Blog Galeri)