- Kategori
- Kültür - Sanat
Rize geceleri

Bu resimler google görseller bölümünden alınmıştır.
Yıllar önce kurucu başkanlığını yaptığım Rize - Yiğitler Köyü Derneği’nin düzenlemesinde ortak olduğu bir etkinliğe, yıllar sonra ilk kez katıldım. Yöresel kültür paydasını esas alarak her yıl “Rize Geceleri” adı altında yapılan geleneksel şenliklerden biri daha geçtiğimiz gün Kadıköy’de kutlandı.
İstanbul’da yaşayan Rizelilere kültürlerini yaşama ve yaşatma adına iyi bir araç olan bu gecelerin, Karadeniz TV’den naklen yayınlanması da yörelerin tanıtımı için, derneklere iyi bir sunum fırsatı yaratmıştır. Mahalli sanatçıların şenliklere katılması ve programlarının TV’den canlı görüntülenmesi, ilgi yoğunluğunu artırmış, başka illerin de ilgi odağı haline dönüşmesine neden olmuştur.
Yakın köylülerin Kadıköy’de buluşup, kitlesel eğlenebileceği ortak bir kültür plâtformu oluşturan bu şenlikler, aynı zamanda köyler ve dernekler arasındaki dayanışma ve işbirliğinin de güçlenmesine aracı rolü oynamaktadır. Sivil Toplum Örgütleri’nin siyasal katılımını destekleyen yeni dernekler yasası, demokrasimizi AB standartlarına yaklaştırmada, yönetimleri sivil toplum konusunda daha duyarlı olmaya zorlamaktadır. Sivil toplum kuruluşlarının talep ve beklentilerinden etkilenmeyen siyasal iktidarların, demokrat olamayacağı gerçeği, böylece Türk siyasi yaşamının kabul gören önemli bir realitesi haline gelmiştir.
Oluşumları yurt genelinde hızla yaygınlaşan konfederasyon, federasyon ve bölgesel üst birlikler, her geçen gün daha da güçlenerek yönetim ve yöneticileri etki altına almada önemli kazanımlar elde etmişlerdir. İş başında olan dernek yöneticilerinin bu bilinç ve anlayış içinde görevlerini sürdürmeleri halinde, gelecekte sivil toplun örgütlerinin yeni yönetimsel işlevler ve sorumluluklar üstleneceği kaçınılmaz olacaktır.
Belli bir süre için Rize Dernekler Federasyonuna (RİDEF) tahsis edilen Kadıköy İskele Meydanı, geçtiğimiz akşam olağanüstü gecelerden birini daha yaşadı. Etkinlik düzenleme sırası, benim de doğup büyüdüğüm ve ilk gençlik yıllarımı geçirdiğim, Salarha bölgesine gelmişti. Bu etkinliğe katılmakla, kendi adıma ne kadar da iyi bir iş yaptığımı şimdi daha iyi anlıyor ve değerlendiriyorum. En azından ebediyen kalıcı olacak, okumakta olduğunuz bu yazıyı kaleme almış olmam bile, davranışımı onaylamamda yeterli bir nedendir.
Senelerdir yöresinden uzak yaşayan ancak bir Karadeniz tutkunu olduğunu yazılarında her fırsatta dile getiren biri olarak, çalınan oynak Karadeniz Müziği ile dinamizmim elverdiği ölçüde olduğum yerde tempo tutmam, söylenen türkülere eşlik ederek ne kadar Karadenizli olduğumu bu şenliklerde bizzat test etmiş oldum. Bu test, aynı zamanda bir kültür çeşitliliği sunan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığımı onaylayan bir kimlik belgesi niteliğindedir. Bana göre bu vatana bağlı olmanın en önemli ölçütü, farklı bölgelerde söylenen türkülerden, ezgilerden, oynanan folklor oyunundan, yöresel yemeklerden zevk ve tat alabilmektir. Bir başka anlatımla, Karadeniz folkloru ve müziğinden olduğu kadar, Türkiye’nin değişik bölgelerinde oynanan halk oyunlarından ve söylenen türkülerden ve ezgilerden de hoşlanmak ve zevk almak, T.C. vatandaşı olmanın önemli göstergelerinden biridir.
Kadıköy İskele Meydanı’nda merkez ilçeye bağlı Rize'nin Müderrisler, Kömürcüler, Elmalı, Muradiye, Yemişlik köylerinden 45 yıl önce tanıdığım yüzleri yeniden görmek çok güzeldi. Daha da güzeli, alanı dolduran yüzlerce insanın el ele tutuşarak Mustafa Erdoğan’ın kurduğu “Dansın Sultanları” folklor ekibi estetiğiyle horonların oynaması ve söylenen türkülere hep bir ağızdan eşlik edilmesiydi. 27 köyü olan bir bölgenin, diğer köylerinden katılımcıların olmaması da bir eksiklikti. Oysa meydan alabildiğince kalabalıktı. Bu köylerin de bir an önce örgütlenerek, Rize Dernekler Federasyonu plâtformunda temsil edilmesini sağlamak, kuruluşlarını tamamlayan derneklerin görev ve sorumlulukları arasında yer almalıdır. Daha sonraki aşamada ise, Salarha bölgesi derneklerinin bir konfederasyon çatısı altında toplanarak güçlerini birleştirmesi, arzu edilen ve beklenen nihai hedef olmalıdır.
Yüksek tonda müzik sesinin elverdiği oranda Kömürcüler Köyü’nden Hikmet Aksu ve Fikri Avcılar ve komşu köylülerimizden gelen diğer genç ve yaşlı arkadaşlarla yeniden tanışma ve konuşma fırsatı bulmak, mutluluk verici idi. Yöremizin çocuğu olan İsmail Türüt’ün etkinliklere katılarak şenlendirmesi ve coşturması, benim için bir başka mutluluk kaynağı oldu. Yine yöremizin çocuğu olan Davut Güloğlu’nun katılmamasına da üzülmedim desem, yalan söylemiş olurum.
Şenlikler vesilesiyle genel bir değerlendirmesini yaptığım “Rize Geceleri’ni” köyümüz, derneğimiz, bölgemiz ve ilimizin tanıtımı bakımından önemli bir etkinlik olarak görüyorum. Sanal ortamda da olsa, bu vesile ile yıllar sonra hemşerilerimle ve köylülerimle bu yazımla yeniden karşı karşıya olmaktan, duygu ve düşüncelerimi paylaşmaktan da mutlu olduğumu ifade etmek isterim.
Hemşerilerimin ilgisini de bu yazımla öğrenmiş olacağım. Derneğin isminin yer aldığı satış reyonunu bizzat aile bireylerinin çabalarıyla düzenleyen başta dernek başkanımız Sayın Naşit Kabil’e ve değerli eşi Sayın Nevin Kabil’e ve dernek yönetimine çabalarından ve bizleri gereği gibi temsil etmelerinden dolayı teşekkür borçluyuz. Esasen Nevin Hanım’ın çabalarının kuru bir teşekkürle geçiştirilemeyeceğini, aksine gelecekte yapılması olası etkinliklerde, özürlerimizin kabul göreceği başka telâfi yollarının olabileceğini düşünüyorum. Gönül arzu ederdi ki, el sanatlarının teşhir edileceği bu sergide, köyümüzden olan herkesin el emeği göz nuru bir işi bulunsun. Oysa Yiğitler Köyü hanımlarının el sanatlarına karşı olan yoğun ilgi ve becerilerini, yazı ekinde sunulan resimden öğreniyoruz. E-ticareti hayata geçirecek şekilde kurgulanan YİDER web sitesi de böylece esas işlevinde kullanılmış olacaktı. Maalesef, ev hanımları derneğin bu web sitesi aracılığıyla, ürettikleri ürünleri pazarlayarak, ticaret hayatına katılma şansını şimdilik ertelemiş oldular. Umarım önümüzdeki yıllarda üzüntü kaynağı olan bu eksiklerimizi de, derneğin aktivitelerine katılarak ve destekleyerek gidermiş oluruz.
Ta Rize’den kalkıp geceyi şereflendiren Çaykent Belediye Başkanı Mehmet Kazancı Beye, Salarha Spor Kulübü Başkanı'na, Rize Dernekler Federasyonu’na, emeği geçen diğer dernek ve yöneticilerine, katılan herkese Yiğitler Köyü Derneği’nin kurucu başkanı olarak şükranlarımı sunuyorum. Gelecek yıl daha iyi organize olmuş, üyelerin gönüllü katılımlarıyla herkesin elini taşın altına sokacağı, çok daha coşkulu “Rize Geceleri’nde” buluşmak üzere, hepinize esenlikler diliyorum.
İstanbul, 11 Ekim 2009 Pazar