RTÜK kararındaki büyük tehlike

A9 kanalına RTÜK tarafından verilen uyarı cezası ifade ve inanç özgürlüğüne aykırıdır ve alenen yaşam tarzına müdahaledir.  Bazı kişiler maalesef RTÜK tarafından verilen bu uyarı cezasını sadece kanala ve Sayın Adnan Oktar'a karşı olmaları nedeni ile sevinçle karşıladılar, adeta zil takıp oynayanlar var. Fakat bu kişiler ortaya çıkan tehlikenin farkında mı değiller, farkında olmak işlerine mi gelmiyor.

Bugün bu programa müdahale eden zihniyetin yarın nelere nasıl müdahale edeceğini nereden bileceğiz. Sahip olunan güç, eğer kanun ve hukuk devletinde tüm anayasal hakları ihlal ederek kişiler aleyhine kullanılabiliyorsa herkesin durup bir düşünmesi gerekiyor.

Sahip oldukları makamlar nedeni ile bu makama dayanarak güç kullanarak kendi kişisel görüşlerini doğru kabul edip bunu tüm topluma dayatmaya çalışmak çok büyük bir tehlikenin habercisidir.  Bugün RTÜK kullanılarak topluma dayatılan ve tamamen ifade özgürlüğüne aykırı olan bu kararlarla yarın bir çok karar meşrulaştırılabilir ve sosyal yaşamımızın her alanına müdahale edilmek istenebilir.

İfade özgürlüğü demokratik bir toplum düzeninin ayrılmaz parçası ve aynı zamanda kişi hak ve özgürlüklerini düzenleyen tüm uluslararası metinlerin en önemli ayağıdır. Bu hak, herkesçe genel kabul görmeyen, sarsıcı görüşleri ifade etmeyi ve savunmayı da kapsar. İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nde, Avrupa İnsan Hakları Beyannamesi’nde ve Anayasamızın 26. maddesinde de yer alan bu evrensel özgürlüğün sınırları ve kapsamının, belirsiz “milli ve manevi değerler’’ kavramı kullanılarak sınırlandırılması hukuka aykırıdır.