Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Şubat '09

 
Kategori
Siyaset
 

Rusya’dan Türkiye’ye: “Haydi gel bizimle ol"

Abdullah Gül’ün son resmi Moskova ziyareti birçok açıdan belkide ilkleri oluşturuyor. Aslında bu gezi çok farklı, benzerlerinin çok ötesinde bir resmiyet taşımasada perde arkasında şimdilik açıklanmayan bir takım görüşmelerin olduğu kesin. Fakat bu görüşmelerin hayata geçirilmesi halinde dünyada çok yankı uyandıracağı kaçınılmaz. Rusya ve Türkiye arasındaki bu görüşmeler hem stratejik hemde ekonomik açıdan çok büyük bir açılım olabilir.

Geçtiğimiz aylarda Rusya-Gürcistan gerginliğinde stratejik olarak görüldü ki, NATO ülkesi bir Türkiye, Rusya için hiçte iyi değil. Kapının dibinde dost gibi görünen ama karşı tarafı savunan bir komşun var. Bu kimin için iyi olabilir ki. O yüzden bu görüşme çok farklı geçti. Ve belkide Türkiye’nin eli Ordadoğu’dan sonra Rusya ve Kafkaslarda da güçleniyor. ABD’de de bunun farkında ve hemen Türkiye gibi bir müttefikine üst düzey bürokratlar gönderdi. Belli ki onlarda Türkiye’yi ellerinden kaçırmak istemiyorlar. Görünen Rusya Türkiye’ye “HAYDİ GEL BİZİMLE OL” diyor. ABD ise “SENSİZ OLAMAM DUR GİTME” dercesine bizim ön bahçede geziyor.

Rusya, en çok Türkiye’nin boğazlarına hasta oluyor biliyormusunuz. Çünkü boğazlar stratejik olarak zaten inanılmaz bir üstünlük sağlıyor Türkiye’ye. Tabii birde işin ekonomik yönü var. Türkiye boğazlar geçen gemilerden para kazanıyor. Hemde ciddi oranlarda. İşin öyle bir yöne de var. Rusya açıkçası Türkiye’yi kıskanıyor. Onun başkasının elinde olmasına kızıyor hatta. O yüzden geçtiğimiz haftalarda Varşova Paktı benzeri bir oluşum kurdular eski SSCB ülkelerinden birkaçıyla. Ve bu oluşum Kazakistan’ın bir ABD üssünü kapatmasına neden oldu. Şimdi Ortaasya’ya en yakın durak Türkiye. ABD, Türkiye’yi kaybetmemek için İsrail’i bile dizginler artık. Tabii burası işin stratejik boyutu. Olumlu ve olumsuz yönlerini ancak stratejistler çözer. Türkiye aslında gerçekten çok büyük. Bunu herkes anladı ama bizim halkımızda hala anlamak istemeyen bir yığın insan var. Sanki inat ediyorlar. Herşey ortada işte. Hele birde siyasetçiler var ki sormayın gitsin.

İşin birde ekonomik tarafı var. Rusya da yapılan görüşmelerde öne çıkan TL-RUBLE kullanımıydı. Bu bana göre iki ülke arasındaki ticaretin çok daha yukarı çekilmesi anlamına geliyor. Aslında belkide bu söylem hayata geçtiğinde birçok ülke doları sorgular hale bile gelebilir. Çünkü dolar her ülkeyi kendine bağlamış. ABD de biri aksırsa dolar çıkıyor, iniyor. Ekonomiler zora giriyor hemen. Dolar dünya ticaretinde hakimiyetini öyle bir kurmuş ki zayıf ekonomilerin özellikle ondan vazgeçmesi imkansız gibi neredeyse. Ama bu tip kararlar yani ülkelerin ticaretelerinde kendi para birimlerini kullanması çokta yadırganmamalı. Uygulandığında ise ABD ekonomisini belkide bitirebilecek bir sebep olacak tabiki. Çünkü hatırlarsanız bir ara Saddam Irak petrollerini dolar yerine Euro ile satmaya karar vermişti. Bu bile ABD ekonomsine ciddi zararlar verdi. Belkide ABD’nin Irak’ı istilasının sebebide budur.

Cumhurbaşkanı sayın Gül’ün TL-RUBLE arasındaki karara katılması yeni bir şekillenmenin yeni bir dünyanın kapılarını açacaktır iki ülkeyede. Zamanla birçok ülke bunu model olarak uygulamak isteyecektir. Ama şunu da unutmamak gerekir ki, Türkiye’nin ekonomisi hala ABD ekonomisinin etkisinde. IMF-Dünya Bankası zaten bizim gibi stratejik ülkeleri bu yüzden sürekli izler ve bu yüzden sürekli bizim ve bizim gibi ülkelerin peşinde gezerler.

Sonuçta Rusya-Türkiye hem ekonomik alanda hemde stratejik alanda ciddi bir işbirliğinin ilk adımlarını en üst düzeyde attılar. Şimdi bunların uygulamasını görmek lazım. Belki biraz uzun bir zaman olacak ama artık dünyanın değiştiğini görmemek körlerin bile aştığı bir durum. Bir bakmışsınız 15-20 sonra ABD diye bir ülke olmayacak. Rusya bir zamanlar nasıl bölündü. Belki ABD’nin de eyaletleri veya bazı eyaletleri bağımsızlık için gerekirse çatışarak dünyada yer bulmaya çalışacaklar. Ama bir gerçek var ki ABD dünya için hep kötü ve istenmez olarak anılacaktır.

 
Toplam blog
: 91
: 3105
Kayıt tarihi
: 16.02.09
 
 

Yıllardır yazmadım... Şimdi yine devam.. Haftanın belirli günleri... Çünkü eskisi kadar vaktim yo..