Sağlık Çalışanlarının hakları korunuyor mu?

''Türk Dişhekimleri Birliği Merkez Yönetim Kurulu, 12/13 Aralık 2012 tarihli toplantısında, özel kurum ve işyerlerinde sözleşmeli çalışan dişhekimlerinin ücretleri 2013 yılı için net; ­Tam gün çalışanlarda; 4.620 (dörtbin altı yüz yirmi)TL. Yarım gün çalışanlarda; 3180 (üçbinyüzseksen) TL. Saat ücreti ise; 170 (yüzyetmiş) TL. olarak belirlemiştir''. 

Günümüzde bir çok ülkede meslek sorunlarının yöneticilere iletilmesinde ve bu sorunlara çözüm üretilmesinde bir çok sivil toplum örgütleri oluşturulmaktadır. 

Ülkemizde de çeşitli meslek gruplarının haklarının korunması, sorunların iletilmesi ve çözümler üretilmesi için odalar ve bu odaların bağlı olduğu birlikler kurulmuştur.

Tabipler Birliği ve Dişhekimleri Birliği bunlar arasında önemli bir yer tutar. Binlerce doktor ve diş hekiminin mesleki haklarının korunması, sorunlarının ilgili makamlara iletilmesi ve bu sorunlara çözümler bulunması, bu meslek odalarının ve birliğin katkısı ile olmaktadır.

Bu amaçla, binlerce doktor mesleğini icra edebilmek için odaya kayıt olmak ve belli bir yıllık aidat vermekle yükümlüdür.

Devlet, oda ve birlik yöneticilerine bu konuda bir çok yetki vermiştir. Ancak bu yetkiler ne yazık ki daha çok denetleme üzerine kullanılmaktadır. Çoğunlukla da hekimleri zor durumda bırakmaktadır.

Hekimlerin çalışma şartları ve işverenlerin tutumu bu denetlemelerde genellikle kulak ardı edilerek hekimlerin haklarının çiğnenmesine izin verilmektedir. Konuya somut bir örnekle açıklık getirmek gerekirse;

Ne yazık ki son yıllarda çıkarılan yönetmelikler, muayenehane açma şartlarını oldukça kısıtlamış ve hekimlerin serbest çalışma olanağı adeta ellerinden alınmıştır. Bir kaç büyük şehir dışında belirlenen ölçülerde muayenehane açacak bina bulmak hemen hemen imkansızdır. Aynı şekilde ilçe ve beldelerde her hekimin yanında çalışacak, hemşire, tekniker, sekreter bulmak ve bunların maaşlarını vermek hekim için yıkım olacaktır.

Doğuya yaptığım seyahatimde sadece altımetrekare alan içinde işletilen muayenehanelere rasladım. Tuvalet pasajın genel tuvaleti, bekleme odası diğer esnaflarla oluşturulan ortak alandı. Bir çok il ve ilçede yönetmeliklerde belirtilen standartlarda muayenehane açmak imkansız. Bu durumda hekim denetlemeye gelen oda yöneticisinin insafına kalıyor. Ruhsat alamaz ise bütün yatırımı boşa çıkıyor.

Kendi iş yerini açamayan bir çok hekim ise çeşitli şekillerde sağlık merkezleri ve hastaneler açan, para babası tabir edilen kişilerin elinde oyuncak oluyor;

Makalenin başında yazmış olduğum asgari çalışma ücretlerine yönelik  birlik kararı ne yazık ki sadece yazıda kalmış ve hiç bir uygulama örneği olmayan bir karardır. Çünkü günümüzde birçok iş veren, binlerce hekimi bin lira, iki bin lira gibi komik ücretlerle sekiz veya on saat çalıştırmaktadır. Karşılığı verilmeyen fazla mesayi, gece ve tatil nöbetleri de çabası.  Hayat şartlarının zorluğu altında ne yazık ki bir çok hekim de bu ücretlere razı olmaktadır. Batıda bir ilçemizde (malesef diyeceğim) 950 lira aylık alarak çalışan genel cerraha rasladım. Yine batıda bir sanayi şehrimizde özel bir hastanede bin lira ücretle çalıştırılan hekim ve diş hekimleri gördüm. Hayat şartları bu hekimleri bu şekilde çalışmaya zorluyordu. İşimden olurum diye hiç biri şikayette bulunamıyordu. Çünkü ekmek aslanın ağzındaydı ve bu zamanda iş bulması kolay değildi. Kendi yerini açmak ise hiç kolay değildi. Tam bir hak sömürüsü söz konusuydu.

İşverenlerin bir çoğu, hekimleri makine gibi görerek çalışma şartlarını hiçe sayarak 'alan memnun, satan memnun, sana ne' havası içersinde ellerini ovuşturmaya devam ediyordu. Denetlemeleri kitabına uygun hale getirecek bir çok yol vardı ve onları bir bir işleme koyuyordu.

Ne yazık ki hekimler için yapılan denetlemelerde, hekimlerin haklarının bu şekilde çiğnenmesini gören, bilen yetkililer nedense sessiz kalmayı tercih etmektedir. Bir çok iş yerinde yetkisiz çalışanları görmemezliğe gelebilmektedir. 

Lütfen başta oda ve birlik yöneticileri olmak üzere tüm yetkililer hekimlerin haklarının korunmasında harekete geçsinler. Aksi halde 'ne kadar para o kadar hasta bakımı' düşüncesi yerleşecek ve bu işten halk zararlı çıkacaktır.

Unutmayın sağlam kafa sağlam vücutta bulunur. Sağlığın temeli sağlık çalışanlarıdır. Sağlık hizmetlerinin çok daha ileriye gitmesi ve kolaylaşması isteniyorsa sağlık çalışanlarının haklarının korunması gerekir.  Ancak bu uygulaması olmayan, deftere yazılı kararları almakla olmaz.

Sağlıklı ve mutlu bir gelecek sizlerin olsun.