Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Temmuz '15

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Şakir Susuz ve şiirleri üzerine bazı düşünceler

Şakir Susuz ve şiirleri üzerine bazı düşünceler
 

Yozgatlı Şair Şakir Susuz...( 1942,,,,,,,,,)


Şair Susuz Orta Anadolu’nun Yozgat ilimizin yetiştirdiği bir halk ozanı. Yozgat Orta Anadolu’muzun şairlerin ve yazarların harman olduğu yerdir. Yozgat deyince aklıma hemen şu şairler ve yazarlar geliyor. Gülten Akın, Taha Akyol, Pakize Altan, Muhlis Alkan, Ayhan İnal, Bayram Durbilmez, Yusuf Dursun, Osman Serhat Erkekli, Haydar Eroğlu, Mahmut Işıtman, Ekmeleddin İhsonoğlu, Mehmet Rayman, Ahmet Sargın, Memduh Şenol, Durali Doğan, Bayram Bilge Tokel, Mustafa Uslu Yalçın Soner, Mevlüt Yılmaz Uluğtekin, Osman Yüksel Serdengeçti ve romancı “Yılkı Atı’nın ünlü yazarı Abbas Sayar geliyor.

Ben Şakir Susuz, 1942 Yozgat / Akdağmadeni Oluklu köyünde doğmuştur. Onu halk ozanı veya halk şairi olarak tanıyorum. Gerçi sazı yoktur, lakin halk şiirimizin tarzında heceli, ölçülü, bol bol  zengin kafiyeli ( uyaklı ) şiirler yazıyor. Bu konuda şiirin nasıl yazıldığını biliyor.  Yeni serbest şiir olsun, heceli, uyaklı veya ölçülü şiir olsun ben şahsen her ikisini de iyi yazanı, düzenli yazanı kaliteli olanları severim. Yeter ki yazdıkları şiirler nitelikli, kalıcı şiirler olsun. Orhan Veli, Melih Cevdet Anday, Bedri Rahmi Eyüpoğlu, Ece Ayhan, Turgut Uyar, Ahmet Arif, Sunullah Arısoy, Cemal Süreya, Atilla İlhan gibi şairler serbest yazdılar, ünlenen şairlerimizden bazılarıdır. Yenilik peşinde koştular, lakin şiirin en kalıcısını yazdılar. Öte yanda halk şiirimizin geleneğinden gelenlerden Yunus Emre, Karacaoğlan, Köroğlu, Dadaloğlu, Âşık Kerem, Pir Sultan Abdal, Âşık Veysel, Aşık Mahzuni gibi şairler de halk şiirimize uygun olarak yazdıkları şiirleriyle asırlar boyu dilden dile dolaştılar. Hâlâ yazdıkları ünlü şiirleriyle toplumumuzun gönlünde yaşıyorlar. İşte size tanıtmaya çalıştığım Yozgatlı şair Şakir Susuz da bu halk şiirimizin geleneğine uygun olarak şiirler yazan bir halk şairidir diyebilirim.

Geçmiş günlerde Ankara’da İLESAM’a bulunduğum bir şiir etkinliğinde orada bizimle birlikte olan şair Şakir Susuz ile karşılaştım. Kucaklaştık, hal hatır sorduktan sonra bana yeni bir şiir kitabını (SEVİMLİ DÜŞLER )’i imzalayıparmağan ettiler. Kitabını verdikten sonra “ Hocam kitabım için bir şeyler yazarsanız sevinirdim “ demişlerdi. İşte ben de bu amaçla Şakir Susuz için bir şeyler yazıyorum. Şayet demeseydi bu yazıyı yazmazdım… 

“Sevimli Düşler) ( şiirler ) kitabı Ankara’da Kültür Ajans yayınları içinde gün ışığına çıkıp şiir severlere merhaba diyor. Kitabın kapağını Erhan İvgin tarafından itinayla hazırlanmıştır. Baskı tarihi Mayıs 2010’dur. Bu Ş. Suzun beşinci şiir kitabıdır.  Adı geçen şiir kitabı 136 sayfadır. Doğrusunu söylemek gerekirse Ankara’da Kültür Ajans Tanıtım Organizasyonu tarafından çıkarılan kitaplar albenisi olan, derli toplu hazırlanan kitaplardır. Çükü bu organizasyonun başında değerli araştırmacı yazar, şair, halk bilimci Hayrettin İvgin Bey bulunuyor. Sayın Hayrettin İvgin bu işi iyi bilenlerden olup yayın konusunda güvenilir ve deneyimlidir. Söz olsun, laf olsun kitap basmıyor, daha doğrusu milletin parasını çar-çur etmiyor. Kitapların basımına önem veriyor. Örnek kitaplar ortaya çıkarıyor… Bu işi iyi biliyor  ve sorumluluk duyuyor.

Sevimli Düşler’in giriş yazısını bir önsöz bağlamında Prof. Dr. İbrahim Agah Çubukçu tarafından kaleme alınmıştır. Sayın Çubukçu şunları yazıyor: “ Şiirle musiki güzel sanatların zirvesindedir. Musiki seste ahenktir, şiir sanatı sözde ahenktir. Ancak musiki, duyguları çoğu kez belirsiz olarak ifade eder. Duyguların açıklığını ifade etmek için kaynak şiirdir. Başka bir deyimle güfte, musikinin tadını zenginleştirir. Şiir yazan çok ama kalıcı şiir yazmak her şaire nasip olmaz. Şiirde her şeyden önce esin ( imge) aranır. İçtenlik aranır. Ayrıca ustalık ve deneyim de önemlidir. Şairin kültürü, şiirini gücünü artırır. Dili iyi bilen, sözcükleri dikkatle seçer yerlerine oturtur. İyi bir şair konu doyurmaz, ama insan ruhunu titretir. İnsana çıkarsız hazlar yaşatır. Düşünce ve özlemini dizelerinde yansıtır. Şiir serbest ölçü düyada ölçülü biçimde yazılabilir. Önemli olan öğe, sözcüklerin tam yerine oturmasıdır. Ayrıca ahenkte önemlidir. Şakir Suzun şiirleri genelsel türdendir. Başka bir deyimle Şakir Susuz, halk şiiri türünde sanatını devam ettirmiştir”.  

Bu girişten sonra şairimizin şiirlerine bir bakalım. “HALAY ÇEKERİZ” bir bakın ki ozanca nasıl sesleniyor dizelerinde:

Türküler hazinesi kutsal vatandan

Türküler söyleyip halay çekeriz

Kerem, Karaca oğlan, Sultan Abdal’dan

Türküler söyleyip halay çekeriz

 

Kaynak kişi emek verir iz olur

Barak olur hoyrat olur biz olur

Yozgat’ta Sürmeli olur söz olur

Türküler söyleyip halay çekeri. ( s.10)

Şair Şakir Susuz “MEVLANA” başlıklı şiirinde ise şunları yazıyor:

Parladın evrende bir yıldız gibi

Yokuşlar yürüdün sanki düz gibi

Gölgende canlılar sıcak yaz gibi

Merhamet yolunu açtın Mevlana

 

Bir elin gökteydi bir elin yerde

Rahmetin kapısında çareydin derde

Yaklaştın Rahman’a hep perde perde

Tek amaca doğru koştun Mevlana ( s.14)

Dağlar konusunda birçok şairin şiirleri vardı. Aşklarına, özlemlerine, hasret ve sonsuz duygularına yol vermeyen dağlardan şikâyetçi olan nice şairlerimiz vardır. Aslında bu konuda bir araştırma yapılmalıdır. “Şairlerin dilinde dağlar “ diye bir araştırma yapılmalıdır. İşte Şair Susuz  “Dağlar “  başlıklı şiirinde:

Aşamadım Muslubel’in başını

Bırakın yârime gideyim dağlar

Yükledi sırtıma kader başını

Bırakın yârime gideyim dağlar

 

Nice âşıklara kâbus oldunuz

Boynu bükük bu garibi buldunuz

Yetişin ilkbahar nerde kaldınız

Bırakın yârime gideyim dağlar ( s.38)

 

Şair Şakir Susuz şiirimizi tanıyor. Hangi sözcüğü nerde ve nasıl kullanmasını biliyor. Bu konuda deneyimlidir. Dili de yaşayan Türkçedir. Bu şiir kitabında aşklarını, sevinçlerini, acılarını ve özlemlerini seçilmiş özgün sözcükleri kullanmasını biliyor. Şairimizin şiirlerini çeşutli sanat ve kültür dergilerinde ve birçok seçkilerde yayınlandığını biliyorum. Ayrıca Şakir Öksüz’le Ankara / Elmadağ,  Balıkesir, Muğla / Bodrum, Isparta, Aydın / Nazilli, Söke, Kuşadası,  Kütahya  / Simav, Tunçbilek, Afyon  / Emirdağı, Eskişehir gibi il ve ilçelerin çoğunda yapılan şiir etkinliklerinde bir araya geldiğimizi anımsıyorum. Cana yakın sevecen hatırnaz bir Anadolu çocuğudur. Anadolu’muzun geleneğine uygun olarak yaşayan bir sanatçıdır.  Şairimizin bir kısım şiirlerinin de bestelendiği öğreniyoruz. Bu güzelim şiir kitabından dolayı tebrik ediyor başarılarının devamını diliyorum.

Kitabın arka kapağında “Döküldün İçime” başlıklı bir şiiri var ki bize ünlü şair Cemal SAFİ’ inin şiirlerinde söylenen duygu ve düşünceleri hatırlatıyor. Örneğin Cemal Safi “Tem Hece” başlıklı şiirinde:Var mı beni içinizde tanıyan? / Yaşanmadan çözülmeyen sır benim / Kalmasa da şöhretimi duymayan / Kimliğimi tarif etmek zor benim / Bülbül benim lisanımla ötüştü / Bir gül için can evinden tutuştu / Yüreğine Toroslardan çığ düştü / Yangınımı söndürmedi kar benim  / Kâmil iken cahil ettim âlemi / Vahşi iken yahşi ettim zalimi / Yavuz iken, zebun ettim Selim’i / Her oyunu bozan gizli zor benim! / Yeryüzünde ben ürettim veremi/ Lokman Hekim bulamadı çaremi / Aslı için kül eyledim Kerem’i / İbrahim’in atıldığı kor benim. ( Cemal Safi, ‘Vurgun” Şiirler 4.baskı- 1997- Ankara ) .Sevgili Şair Susuz belki kimi zaman Cemal Safi’den de etkilendiğini görüyoruz, bilmiyorum bana öyle geliyor. Kitapta beğendiğim şiirler: Barış Sensin Mehmedim, Güzel Yurdum, Halay Çekeriz, Mevlana, Anam, Manolyam( bestelenmiştir), İçim Yanıyor, Aşk Bacayı Sarınca, Eşime, Tekirdağ’da, Bodrum, Vatandaş demiş gibi şiirlerin altını çizdim. Ayrıca dizelerinde Manevi Annem Güzide Gülpınar Taranoğlu, İsa Kayacan, Vali Rıza Akdemir, Davut Şimşek ve Süleyman Akman’ı da hatırlattıkları için teşekkür ediyor, bu gün aramızda olmayanları da saygıyla ve rahmetle anıyorum. Her biri edebiyatımızın birer köşe taşları idiler…

Ama kim ne derse desin bir gün Yozgatlı şairler ve yazanlar adı altında böyle bir seçkide yer alacağını umuyor, Türk edebiyatına değerli eserler kazandıran şair Şakir Susuz’a sağlık ve başarılar diliyor, yazımı  “ Döküldün İçime”  adını taşıyan bu güzelim şiirinden birkaç dörtlükle noktalamak istiyorum:

Döküldün içime bir ırmak gibi

Deniz ettin derya ettin göl ettin

Ne akıl bıraktın ne fikir bende

Ferhat ettin Mecnun ettin çöl ettin

 

Nasıl gelip bindin deli atıma

Neden ortak oldun kara bahtıma

Kurulup oturdun gönül tahtıma

 Sefil ettin zebun ettin kul ettin

 

Toplanmış yıldızlar bize gülüyor

Bu aşkımı cümle âlem biliyor

Kanlı gözyaşımı eller silmiyor

Gurbet ettin hasret ettin el ettin

 

Topla baharları getir yaz ile

Bekliyorum edan ile naz ile

Çalma beni n’olur dertli saz ile

Perde ettin mızrap ettin tel ettin

 

Bir beden üstünde deli baş gibi

Yuvasından çıkmış garip kuş gibi

SUSUZ kalmış toprak gibi taş gibi

Dere ettin tepe ettin yol ettin…

 

Şakir SUSUZ

Sevimli Düşler  / Şiirler

Kültür Ajans Yayınları / ANKARA

Meraklısı için: 0312-3340316  

 

 

 

 

 

 
Toplam blog
: 2227
: 832
Kayıt tarihi
: 27.06.09
 
 

1946 Mardin ili, Kızıltepe ilçesi'nin Esenli köyünde doğmuştur. İlk ve ortaokulu Kızıltepe'de bit..