- Kategori
- Güncel
Sanki kıymet mi biliyolar

Ramazan geldi hoş geldi baklava tepsisi boş geldi...
Neden boş gelsin ki... Hazır baklava alırsınız ev halkına da, ”ev baklavası” dersiniz olur biter.
Kadın dediğin evde baklavasını yapar!
Geçen gün anneme gittim. Birlikte alışveriş yaptık. Nerden bilirdim ki aldıklarımız içinden on kilo domates ve 2 kilo sivri biber (hem de en acısından) başıma dert olacak!
Yok yok, o kadar domatesi politikacılara atmak için değil, kaynatıp kavanozlara doldurmak için almışız...
Tam bir işkence. Tek tek kabuklarını soyuyorsunuz. Bu işin kolay yolu; domatesleri sıcak suda biraz bekletip çıkardığınızda kabuklar kolayca soyuluyor...
:)))))))))))) Bu teknik bilgiden sonra kaldığımız yerden devam edelim...
Soyulmuş domatesler küp şeklinde küçük küçük kesiliyor. Sivri biberi de unutmayalım... Biberler ince ince dilimleniyor. Bu karışım bir tencerede kaynatılıyor. Arada karıştırmayı da unutmayın,
Dibi tutarmış. Annem öyle dedi...
Sonrasında elinizi defalarca da yıkasanız biberin acısından en az iki saat o eliniz sızım sızım sızlıyor.
Sızım sızım sızlar içim/yüreğimde fırtınalar/ve suskun umutlarım/sanki benden hesap sorar...
Sıra geldi kavanozlara doldurmaya. Bunun için alt kat komşu ideal. Önceden haberleşmişler ve bu asil görevi komşu hanım üstlenmiş. Ne sevindim anlatamam...
Karışımı itinayla tek tek kavanozlara doldurdu. Kapak kontrolü yaptı. Kapak kapatıldıktan sonra biyerde, “tık” yapmalıymış. Tık yapmazsa kapağın sağlam olmadığına delaletmiş. Kapak sağlam olmazsa da hava girermiş ve konserve bozulurmuş,
Komşu hanım öyle dedi...
Annemle komşu hanıma sordum;
- Canlarım, neden yapıyosunuz?
Annem cevapladı, “sen hiç öğrenme, sadece dalga geç!”
Komşu hanım cevapladı, “kadın dediğin evde konservesini yapar. Amaaannnn aslında sen de haklısın be Esma, sanki kıymet mi biliyolar... ”
:) İyi bayramlar...