Şarkı söylemek lazım

Geçenlerde İzmir Karşıyaka Belediyesinin, belirli bir yaşa gelmiş, insanlar için kuduğu, Bilge Çınarlar Yaşam Kulübü nün, Türk sanat müziği çalışmalarına eşimle birlikde katılmıştık. Hocamız ASLI ERZURUMLU DUYSAK Hanımefendi , bizi aylarca çalıştırdı. Bu koro çalışmamıza gelen hanımefendiler ve beyefendiler çoğu, çocuklarını evlendirmiş, torun torba sahibi olmuş kişiler. Evde oturmuyorlar. Büyük bir ciddiyetle o, çalışmalara katılıyorlar. Tabii sonunda konserler de veriyorlar. Biz de o güzel ve zevkle geçen çalışmalarımızın sonunda, bir konser verdik. Yine belediyemizin yaptırmış olduğu Ziya Gökalp Kültür Merkezi'nde çok başarılı bir konser verdik. 

Hepimiz o kadar heyecanlı idik ki, tarif etmek oldukca zor. Belki ilk okula başlayıp da hani okuma yazma bayramında yakasına kurdele takılan çocuklar var ya aynen öyle, sahnede yakamıza kurdele takılacak anı bekledik sanki ... Şarkı söyleme ( yani solo yapma ) sıramız geldiğinde kalbimiz nasıl durmadan, o kadar insanın karşısında, bir sürü gözün, dikkatle gözlerini bize dikmiş baktığını görerek, sanki biz değilmiş de başkası söylüyormuş gibi, öğrendiğimiz şarkıları söyledik. Tabii o sırada ilkokul çocukları gibi öğretmenimizin gözünün içine bakıyorduk, hata yapmayalım diye . O da, bize bakıyordu, hemen yönlendiriyordu. Arkamızda da harika bir saz heyeti vardı. Bizler de şarkımızı hatasız bitirip, alkış aldığımız zaman, kurdelemiz yakamıza halk tarafından takılmış oluyordu sanki, o kurdele almış çocuklar gibi sevinçle yerimize geçiyorduk . 

Bizlerin yaşındaki insanların bu sevinci duymaları ne demektir. Bunu ancak bizim yaşımızdakiler anlayabilir. 

Orson Wells in şarkı da söylediği gibi , (ben genç olmayı bilirim , ama sen yaşlı olmayı bilemezsin) 

Velhasıl biz de eşimle birlik de bu güzel duyguyu yaşadık. Ayrıca çektirdiğimiz fotoğrafları ve videoları da çocuklarımıza gelecekteki torunlarımıza anı olarak bıraktık. Yıllar sonra belki de torunlarım o videolara bakacaklar ve ebeveynlerimiz ne güzel söylemişler diyecekler. Bunu düşünmek bile çok güzel. 

Ayrıca bu tür çalışmaların adrenalini yükselttiği, şarkı söylerken akciğerlere bol oksijen gitmesini sağladığı, ( geçen yıl geçirdiğim zatürreden dolayı akciğerlerimdeki hasar oldukça iyi duruma geldi şu anda ) beyne de oksijen gittiği için hafızayı kuvvetlendirdiği unutkanlığı azalttığı kendimde gördüğüm bir gerçek . Pisikolojik sonuçlarına pek değinmiyorum. Kısaca genç yaşlı böyle aktivitelere herkes katılmalı. Yönetimler insanları teşvik edici imkanlar sağlamalı ki sağlıklı toplumlar haline gelelim. 

YAŞAM DOLABIMA BİR ÇEKMECE DAHA İLAVE ETTİM. ŞARKI SÖYLEME ÇEKMECESİ, İÇİNE ŞARKILARIMI KOYDUM. ÇEKMECEYİ KAPATTIM.