Savaştan 3 kat öldürücü olan şey nedir?

Mesai ve iş.

“Her yıl yaklaşık 2 milyon insan, işle ilgili kazalar ve hastalıklar yüzünden yaşamını kaybediyor, buna karşılık savaşlarda 650.000 kişi ölüyor.”

(Alıntı kaynağı: Cahillikler Kitabı, John Lloyd ve John Mitchinson, çevirenler: Cihan Aslı Filiz ve Emre Ergüven, NTV Yayınları, 2008, sayfa: 81.)

İş de, savaş da, liberalizmin çocukları.

% 1 pasta yesin, % 99 belki ekmek yesin, belki aç kalsın diye bir oyun kurulmuş.

Adına da ‘demokrasi’ denmiş.

Naziler, toplama kamplarının girişine, boşuna ‘çalışmak özgürleştirir’ yazmadı.

Bugünün dünya jandarması ABD’si, koloniyal AB’nin bir ürünü ve 2. Dünya Savaşı’ndan sonra onlarca SS subayını istihdam etti. Onlar da Latin Amerika’daki onlarca darbede işkence eğitimcileri olarak görev aldı.

Böylelikle, Latin ve Amerika’da ve diğer 3. Dünya ülkelerinde işçilerin toplumsal hakları budandı. Sosyal devletin beşiği AB ülkeleri bile, mesai saatlarını yeniden arttırıyor ve emeklilik yaşını mezardan öteye taşımak niyetinde.

Bu düzene karşı yapılan 2 dünya devrimi de, on milyonlarca kişiyi mezara yolladı.

Bu durumda çözüm ne?

Uygulanabilir ahlak değerleri üretip, uygulanabilir devrimler yaratmak.

Ne zaman mı?

2050’de belki.

O zamana dek, bilmem kaçıncı liberalizm yanılsaması, kabusunu sürdüreceğe benziyor.