Seccadem, Aşkım ve Ben

Bismillah her hayrın başı olduğunun bilinciyle Bismillah diyerek aldım kâğıt kalemi elime ve en acemi şair edasıyla aşkla yola çıktım. Baktım gördüm ki bu ebedi sandığımız geçici âlemde yaptığımız her şeyi acizliğimize aldırmadan kendimizden biliyorduk. Kaf dağının da üstünde geziyorduk şair edasıyla, gökyüzüne hâkim egomuzla. Böylesi insanlara bakıp gülüyordum sadece, üç günlük dünyada neyi paylaşamıyorduk ki.

Kapıyı araladım, imrenerek izliyordum bu dünyayı umursamaz bir tavırla kafasını Kur’andan kaldırmayan genci görünce. Durdu ve göz göze geldik onunla, tebessüm etti bana sadaka niyetine. İçimden bir ses “durma” dedi, “Allah rızası için devam et Baki.” Duymayacaktım O’nun rızası için, tüm yokluğuma rağmen, çünkü o nasip etimi olmayacak bir şey söz konusu bile olamazdı. İlk kitabın sevincini yaşadığım zamanlardı, Soyayl sorumluluk projesi için “Ellerim Sen kokuyor sevgili” isimli kitabım çıkmış, Tüyapta denizliyi temsil etmiştim. Bu alanda mutluluğu yaşarken, dilemiştim ki şiirler okundukça, kitaplar güzel yüreklere ulaştıkça ve bu geçici dünyada bir yaratılan insana fayda sağladığımı düşündükçe kat be kat artıyordu sevincim.

O zamanlarda Mesut Ünal abim gelmiş, fikrimi beyan etmiştim, Kur’an talabeleri için de aynı sosyal sorumluluk projesinin devamlılığı sağlanmalıydı. Bana verdiği destek ve inançla devam etmek nasip oldu. Nasıl yaparız ne olur derken, dedim ya O “Ol” dedi mi olmayan var mıydı?

Şükrüme bir şükür daha ekleyerek Boy yayıncılıktan çıkan kitabımın ismini vermek için düşündüğüm andaydı şiirimin adı, sanki bana beni koy kitabın ismi olarak dercesine fısıldadı bir uzun gecede. Seccadem her daim huzura çıkış yolumdu benim ve ona kimselere diyemediğim, anlatamadıklarımı anlattığım aciz bir kul olarak kulluğumun miraç kapısıydı ve kalbimdeki aşkı onun huzurunda eğildikçe döktüğüm bir yerdi. Aşk en güzel haliyle ona ve onun yansıttığı nasiple birlikte bir ruhta yaşanan ilahi noktasıydı ve nefes alışımdı. Ben aciz bir kuldum sadece, hayra vesile olanın yapan kadar olduğu bilincinde, huzur içinde yaşamak noktasında yol alırken yaratılan bir başka kula özellikle ihtiyaç sahibi kardeşlerimize ulaştırmak adına yaşayan, şiirle nefes alan bir adamdım işte.

Elime aldığımda kitabı, her kitap bir evlat gibiydi ve yıllarda verdiğim mücadelenin en güzel haliydi, Rabbimin “Sen yıllarca dilersin, ben dilersem olur ancak bunu bilesin” mesajını verircesine elimde tutunca ikinci kitabımı ve ihtiyaç sahibi kardeşlerime inandığım için, bir kulumun ihtiyacını giderenin ihtiyacını gideren Rabbime, yaratıcıma hizmet etmek aşkıyla kalemime üflediği kelamı yine onun için bir güzel yolda harcamak sevgisiyle gözlerim yaşardı.

Şimdi çeşmeyi yaptırmak güzeldi de, aynı fikirde ve zikirde olan kişilere ulaşmak noktasında inançlı kalplere ihtiyacımız vardı artık, bizim gibi pencereden dünyayı atıp, ahret noktasında da bir terazinin iki kefesi gibi dengelemek noktasında çalışan ve nefes aldıkça yazan, yazdıklarımızı paylaşan, yanımızda madden ve manen olan insanlara ihtiyacımız vardı. Dua ettik.

Sosyal medya noktasında elimizden geleni yapıyorduk elbette, facebookta bakican adında bir sayfa açmıştım, Bakican- Baki Evkaralı adında resmi sayfamdan da paylaşım yaparak destek olmaya çalıştım. Anladım ki “Yalnız adamın harcı değilmiş şair olmak”. Şimdi sana ve yüreğine sesleniyorum kalemime üflenen kelimelerle… Bir el uzatmak inanmak kadar güzel, birlik sevmek kadar kutsaldır.

Kitap iki bölümden oluşuyor, Ahiret ile başlıyor, Dünya ile bitiyor. İki bölümde de kendi anlamlarına uygun şiirler bulunuyor, soğuk kış günlerinde evlerinize gelip size dost oluyor. Sosyal sorumluluk projesi olarak yapılan çalışmamıza Denizli dışı ve yurtdışından ulaşmak için ve desteklemek isterseniz 0 505 804 32 35 numaralı telefon numarasından sipariş verebilirsiniz.

Dua ile kalın.

BAKİ EVKARALI

http://www.facebook.com/bakican

http://www.bakican.com