Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Ağustos '11

 
Kategori
Ben Bildiriyorum
 

Seçim zaferinin ardından

Seçim zaferinin ardından
 

Dünya şimdilerde Türkiye'yi konuşuyor. Türkiye derken AKP'yi ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı…

Özellikle de Batı ve Ortadoğu ülkeleri… Seçim arifesinde bazı İngiliz, Amerikan ve Alman gazetelerinde Türkiye'deki seçimler konusunda çeşitli yorumlar yapılmış, özetle güçlü bir muhalefete ihtiyaç olduğu dile getirilmişti… Sonuçta görüldü ki, AKP üçüncü kez, hem de oy artırarak seçimi açık farkla kazandı. Yeni dönemde de AKP tek başına hükümet olmayı başarırken, ana muhalefet CHP de oylarını artırmış oldu. Seçim propaganda sürecinde kaset skandallarıyla çalkalanan MHP'nin barajda takılıp kalacağı haberleri yayılmıştı… Öyle olmadıysa da, parti oy kaybetti ve milletvekili sayısı da düştü. Bir yerde kaset olayları ters tepti, ancak fazla süre olmadığından MHP koyduğu hedefe varamadı. Çoğunluğu Barış ve Demokrasi Partisi'nin (BDT) desteklediği bağımsız adaylardan 36'sı Meclise girmeyi başardı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, anayasayı değiştirebilecek sandalyeyi elde edemedi, ama anayasa değişikliği için uzlaşı arayacağını açıkladı. Seçim sonucunu şöyle özetlemek de mümkün: Türkiye'de her iki seçmenden biri oyunu AKP'ye verdi. Bu son derece önemlidir. Türkiye'de sandık başına giden seçmen, istikrara oy vermeyi tercih etti. Geçmiş dönemleri anımsayarak, ekonomik istikrarı sağlayanların yola devam etmelerini istedi. İşte bütün mesele bu… Yeni dönemde AKP iktidarını zor ve büyük görevler bekliyor. Hem içte, hem de dışta!.. Başkanlık sistemi ve anayasa değişikliği dahil… Türkiye'nin etrafı bir yanardağ görünümündedir, barut fıçısıdır. Libya'dan Mısır'a, Yemen'e kadar uzanan haritadaki gelişmeler göz ardı edilemez. Suriye'deki durum ise Türkiye açısından çok daha önemlidir. Çatışmalar sürerken binlerce Suriye vatandaşı ateş altında canlarını Türkiye'ye atmaktadır. İsrail ile ilişkilerdeki soğukluk giderilmiş değildir. 'One minute' resti ve 'Mavi Marmara' olaylarından sonra ilişkilerdeki limoni vaziyet devam etmektedir. İsrail, Erdoğan'dan ilişkilerin düzeltilmesi yönünde adım atmasını beklediğini açıklarken, elbette Erdoğan'ın elinde de güçlü kartlar vardır. AB üyeliği müzakere süreci ise dış konulardaki en büyük sancılarından biri… Dünyanın 17'nci büyük ekonomisine sahip Türkiye, ekonomik istikrarın en önemli unsurlarından biri olan tek başına iktidar zaferiyle dış yatırımcıları tetikleyebilir. Böyle olmasına rağmen AB'nin Kıbrıslı Türklere verdiği sözleri yerine getirmemesi ve AB ile müzakerelerde ikide bir Kıbrıs meselesinin Türkiye'nin önüne çıkarılmasına fena halde içerlemişti… Limanlar açılır mı, açılmaz mı?.. Ankara'nın bu konudaki politikası nettir: Eşzamanlı olarak gelin birlikte açalım… Türkiye'nin gelişmesine ve gidişhatına muhalif ülke liderlerinin alışılmış söylemleri, baskı çağrıları ve ikide bir Türkiye'yi suçlamaları bir yana, Ankara'nın yapacağı çok daha büyük ve önemli işler vardır. Bulunduğu haritada küresel bir aktör, bölgesel bir güç olan Türkiye'nin, muhalifleriyle uğraşacak zamanı da yoktur. Yeni projeler gündemdedir. uluslararası platformlarda Türkiye'yi hedef alan suçlamalar, Ankara için vız gelir tırıs gider!..

 
Toplam blog
: 2
: 75
Kayıt tarihi
: 17.08.11
 
 

11 Mart 1971 Doğumluyum. Gazeteciyim. Özel ilgi alanlarımda edebiyat- seyahat- fotoğrafçılık ve g..