Şehitlerimizin kanı

Merhabalar,

Öyle hassas bir konu ki, öyle yürek yaralayıcı bir konu ki nasıl yazmak gerekir, nasıl anlatmak gerekir diye çok düşündüm. Şu son günlerde açılım politikaları ve bu politikaların enteresan sonuçlarını görüyoruz, yaşıyoruz.

Hükümet açılım yapıyor, halka sormadan, sonra katıksız terörist Öcalan demeç veriyor "AKP çok kurnaz benim söylediklerimi yapıyorlar, benim politikalarımı uyguluyorlar" diye, ardından terörist örgüt pkk militanları ülkemize geliyor, teslim oluyor. Pkk'nın meclis uzantısı onları karşılamaya gidiyor sınıra, kamplar, çadırlar kuruluyor vesaire vesaire...

İnsan sormadan edemiyor arkadaşlar. Hükümet kaç senedir iktidarda? Hatırlayınız, 2002 yılında geldi yönetime ve 7 senedir de orada. Peki bu açılım işlerinin mazisi ne kadar? Son 1-2 aydır sıcak bir şekilde konuşmuyor muyuz? İyi de madem böyle bir niyetiniz vardı neden beklediniz tam 7 yıl. 7 yılda kaç şehit verdik, yazık olmadı mı? Kocasını kaybeden eşlere, babasını kaybeden çocuklara yazık olmadı mı? Madem bu kadar kolaydı...

7 senedir böyle bir fikriniz yoktuysa birden bire nereden çıktı bu fikir. Birileri mi istedi, talimat verdi size? Böyle böyle yapın yoksa... mı dedi birileri?

"Türkiye Büyük Millet Meclisi" 'nde bir parti nasıl olurda terörist bir grubu karşılamaya gider. Belki daha 2 ay önce verdiğimiz şehitlerin kurşununu sıktılar. Nasıl gidersin karşılamaya? Bu ülkenin terörist dediği, yurtdışında da terörist denilsin diye yıllarca savaş verdiği bir terör örgütünü, nasıl gidersin karşılamaya? Şimdi nerede bu ülkenin savcıları, hukukçuları... En lazım oldukları sırada neredeler?

Artık şehit vermeyeceğiz diye seviniyorsak, o şehitlerin kanları ile sulanmış topraklarda teröristleri karşılarken ne hissetmemiz lazım. Madem dudaklarınızın arasından çıkan bir kelime ("açılım") bu işi bitirecekti neden öldü bu insanlar. O şehitler bizim sınırlarımıza helal gelmesin diye, vatan bölünmesin diye canlarını feda etmediler mi, şimdi kurşun sıkan ile nasıl masaya oturursun, nasıl sessiz kalırsın kırmızı halılar ile karşılanmalarına.

Bu iş böyle mi çözülmeliydi gerçekten...

Bilmiyorum.

Sevgiler.