Semih Şentürk sonunda patladı; kararını verdi!...

Futbol ağırlıklı “spor medyası” bir alem!

Kuralsızlık, etik değerler, yayın ilkeleri... nanay!

Sayfalar, ekranlar dolsun da nasıl dolarsa dolsun mantığı egemen!

Kimi ağızlardan/ kalemlerden çıkan “söz”ler, “hakaret”, “iftira” dolu!

Eleştiri desen, olumsuzluklar yanında, bir değer taşımıyor; hafif kaçıyor!

Suçlamalar, iftiralar, biri yanıtsız/ cezasız kalınca, onu başkaları izliyor.

Turkcell Süper Lig’in sonuna yaklaştığımız şu günlerde, atış serbest!

Aslında, atışların hepsi karavana, ama kimileri, bir kısım “medya”, bunları “onikiden vurma” diye sunuyor!

Futbolcu suçlanıyor; futbolcuya sahip çıkması gerekenler niçin susuyorlar?

Başta, kulüp yönetimleri, teknik direktörler, olur olmadık yerde “zırt” diye ortaya çıkan taraftar grupları, eskimiş yöneticiler!

Futbolcu, “sap gibi”, korumasız, ortada kalıyor!

Bakıyorum da, “uydurma” haberlere sadece Fenerbahçe yönetimi karşı çıkıyor; “yasal yollara” başvurulacağından dem vuruluyor.

*****

Beşiktaşlı Bobo’ya penaltı kaçırdı, Kasımpaşaspor kalecisi Murat Şahin'e gol yedi diye çamur atanlara, futbolcuların kulüplerinden, teknik direktörlerinden bir ses yok!

(Kayserispor kalecisi Süleymano, o zamanlar küme düşmemek için mücadele eden Denizlispor'dan bir gol yemişti; daha doğrusu, zamanı iyi ayarlayamadığı için Denizlispor'a üç puanı getiren golü hediye etmişti. Süleymano'yu suçlamaya gerek yoktu; nitekim de uzmanlardan (!) da ses çıkmadı. Doğrusu da, bunu normal karşılamaktı. O Süleymano, Galatasaray'da, bir zamanlar, bir gol hediye etmişti. Şimdi o Süleymano, Bursaspo'dan öyle bir gol yerse....)

Ama öte yandan, bakıyoruz, Fenerbahçe yönetimi futbolcularına yönelik “uydurma” haberlere hemen tepki gösteriyor; açıklama yapıyor.

*****

Son olarak da, Semih’in üstüne gidiliyor; anlaşılan, şampiyonluk mücadelesi veren Fenerbahçe'de bir huzurluk yaratılmak isteniyor.

Semih de bugün bir açıklama yapmak zorunda kaldı.

Semih “Artık Yeter!” www.semihsenturk.com.tr/artik-yeter.asp diye isyan ediyor.

İşte, Semih’in söylediklerinden satır başları:

• Spor basınının geldiği bu durumdan utanıyorum.

• Ben yalanlamaktan, mesleki hayatlarındaki haysiyet ve onurlu davranışlara davet etmekten bıktım; ancak masabaşı haberler üreten bu kişiler, yalan haber üretmekten vazgeçmediler.

• Birkaç gündür ve özellikle bugün, kendilerini güvenilir, onurlu ve etik habercilik yapmakla niteleyen gazeteler, "Daum varsa ben yokum" dediğim; "Semih, Beşiktaş yolunda", "Semih'le Galatasaray ilgileniyor" ve "Semih'in 2. Kaptanlığı'da artık yok" tarzı başlıklarla sayfalarını süsülüyorlar. ( Cümleyi düzelterek böyle yazdım)

• Şampiyonluğun geleceğine inandığım bu yılda yolumuza taş koyamayacaksınız.

• Fenerbahçe'nin büyük taraftarının bu yalan haberlerle kandıramazsınız.

• Ben Fenerbahçe'nin işçisiyim. Hocam görev verirse oynarım, vermezse yedek beklerim.

• 11 sene boyunca takım içinde huzursuzluk çıkartmadım, bugünden sonra neden çıkartayım?

Ve yapılması gereken:

Yalan haberler devam ettiği takdirde, tüm hukuki haklarımı kullanacağımı da buradan kamuoyuna bildiririm.

******

Fatih Altaylı’nın yazılarının sonunda kullandığı güzel, altını doldurduğu bir cümle var:

Ne zaman adam oluruz?

Yanıtı biz verelim:

Ona buna hakaret eden, onun bunun kişilik haklarına saldıran, mesleki yaşamına gölge düşürenler, söylediklerini kanıtlayamadıkları, ceza aldıkları zaman...