- Kategori
- Şiir
Seni sevmekten dönüyorum

Seni sevmeye gidiyorum gözlerinden,
Parmak uçlarından sıyrılıp kalabalıklara.
Zorluklara, acılara doğru yürüyorum,
Ellerinin sıcaklığı avuçlarımda.
Seni sevmeye gidiyorum işe,
Ayakta kalışa, tutunuşa...
Tıkabasa dolu taşıtlarda
Bir cama, bir demire dayarken başımı,
Kirpiklerini kısarak gülümsüyorsun evler, ağaçlar boyu.
Seni sevmeye giriyorum bir meyhaneye,
Alev dudaklarını, göğsündeki yangını içiyorum.
Başım dumanlı, savruluyorum yollarda,
Elini tutarak oturuyorum ıssız bir parkta.
Seni sevmeye gidiyorum
Tiyatroya, sinemaya, resim sergilerine;
Bir müzik dinletisinde ellerin avuçlarımda.
Bir kitap okurken, durup gözlerine bakıyorum.
Gülümseyerek çay demliyorum mutfakta;
belki sen de geleceksin sıcacık,
Koltuğunun altında yeni bir kitapla.
Seni sevmeye gidiyorum mitinglere
Biri coplanıyor, biri vuruluyor yakınlarımda;
Sesim daha çok gürlüyor meydanlarda
Gözlerim kararlı, başım dik:
Haklı ve doğru sözler haykırıyorum, Yağmurda, soğukta, parasızlıkta.
Seni sevmekten dönüyorum Ankara'dan
Seni sevmeye gidiyorum İzmit'e
Trenlerde, otobüslerde dinliyorsun beni;
Nazım'dan, Orhan Veli'den şiirler okuyorum.
Yorgun, ıslak başımı göğsüne yaslıyorum.
Tanımadığım bir şehirde,
Sokak simidiyle çay içiyoruz;
Tahta iskemlelerine salkım söğütler sarkmış,
Yeni sulanıp, süprülmüş bir kır kahvesinde.
Bir dağ başı molasında bir kaç dakika;
Sana bakmak için iniyorum otobüsten derin vadilere doğru;
Bir dağı deşerek gülümsüyor gözlerin,
Bir nehir akıyor koynundan,
Sana dönmek coşkusuyla atlayıp, oturuyorum yerime,
En hızlı gelişimle itiyorum taşıtları.
Seni sevmekten dönüyorum sana;
Kollarını aç, yakama yapışıp çek içeriye.
Seni sevmek kokuyor ceketim, gömleğim.
Isıt ellerimi gözlerinle,
Seni sevmekten geliyorum uzak kentlerden,
Sıcacık koynuna.