Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 
 

ismail hakkı özsarı

http://blog.milliyet.com.tr/ihozsari

19 Aralık '20

 
Kategori
Tarih
 

SEPETÇİOĞLU OSMAN EFE

Geçmişte Anadolu ve Rumeli’ de birçok halk kahramanı yaşamıştır. Bunların hemen hemen hepsinin ortak özelliği sömürüye, haksızlığa, zulme karşı başkaldırışlarıdır.

Şeyh Bedrettin, Dadaloğlu, Kiziroğlu Mustafa Bey, Sepetçioğlu bazılarıdır.

 

Sepetçioğlu Osman Efe 1800’lü yıllardan II. Mahmut zamanında Kastamonu’ da yaşamıştır. Kastamonu ili, Aras ilçesi, Yukarı Avşar Köyü’nde doğmuştur. Babasının bir karış toprağı dahi yoktur. Köylük yerde toprağın olmazsa hayatı sürdürmek zordur. Ya bir zanaat öğreneceksin ya da el eline muhtaç kalacaksın. Gündelik işlerle karın doymaz. Elin görür, cebin görmez, Osman’ın babası da böyledir.

Ne yapsın baba! Çareyi sepet örmeyi öğrenmekte bulur. Sepet yapıp satmaya başlar.

 

Eh! Her fani gibi o da bir gün Hakka yürür. Osman, babası ölünce geçim darlığına düşer. Kalkar Kastamonu’ya yerleşir. Baba mesleği olan sepetçiliğe başlar. Azdan aza da para kazanır.

 

Ancak; zaman öyle bir zamandır ki, Anadolu parsel parsel bölünür ve beylerin eline geçer. Her beyliğin emrinde sipahiler ( atlı asker- iç güvenlikten sorumlu) vardır.

 

Atlı sipahi dediğin öyle sıradan bir insan değildir. Dedikleri dedik, çaldıkları düdüktür. Hasat zamanı harmana çökerler. Ne kadar ürün alacakları insaflarına kalmıştır. Beyin hissesinden başka bir de kendi paylarına düşeni de alırlar.

 

Halk ne yapsın! Ürününü az göstermek için bir kısmını saklamak zorunda kalır. Yani kendi malının hırsızı durumuna düşer.

 

Halk arasında bunlara “İSPA” denir. Rahmetli Babamdan bu sözü çok duydum. Buradan çıkarttığım sonuca göre bu tür vergilendirme işi 1945’li yıllara kadar devam etmiş gibi.

 

               “Şalvarı şaltak Osmanlı

               Eğeri kaltak Osmanlı

               Eken de biçen de yok için,

               Yemede ortak Osmanlı “

 

Diyerek zaman zaman bu zulme isyanını dile getirmiştir.

 

Sipahiler zalim. Sipahiler gaddar. Sipahiler acımasız. Güvendikleri, beyler, beylerbeyi ve padişahtır.

 

Sepetçioğlu’nun yaşadığı beylik; İsfendiyaroğlu Beyliği’dir. Osman Efe günlerden bir gün dükkanında sepet örerken kapı tekme ile açılır. Gelen kişi “Hamza Bey’in emridir. Hafta sonuna kadar yüz tane sepet vereceksin” der. Sepetçioğlu derin derin düşünceye dalar. Bu kadar zamanda bu kadar sepet. Mümkün değildir. Tabii ki beyin dediğini yerine getiremez Osman. Bunun üzerine kendisini alıp beyin konağına götürürler. Biraz sonra elinde bir nar ağacı sopasıyla bey görünür. Gerekli işlemi yaptıktan sonra “ Alın bunu yol yapımına götürün” der.

 

Osman bir punduna bakıp yol yapımından kaçar. Bu arada Hamza Bey ölür, yerine Rüstem Bey geçer.

 

Sepetçioğlu yüreğinde intikam duygusu yanında nişanlısı ve anası Gülpınar dağına çıkar. Rüstem Bey’in adamları da arkasından Gülpınar dağına çıkarlar. Sepetçioğlu aslanlar gibi dövüşür. Ama nafile, karşı taraf güçlüdür. Sonunda hepsi öldürülür. Günlerce şenlik düzenlenir. Halk olup biteni geriden izler ve şu türküyü yakarlar.

 

               SEPETÇİOĞLU

               Sepetçioğlu bir ananın kuzusu,

               Hiç gitmiyor kollarımın sızısı,

               Böyle imiş anlımızın yazısı

               Yassıl dağlar Osman Efem geliyor.

 

               Yaslan Sepetçioğlu yaslan,

               Laleli çimenli dağlara yaslan

               Analar doğurmaz sen gibi aslan

               Yassıl dağlar Osman Efem geliyor aman.

 

               Kalk gidelim kışla önü aşağı

               Salıvermiş ince belden kuşağı

               Yaman olur Kastamonu uşağı

               Yassıl dağlar, Osman Efem geliyor aman.                           

 
Toplam blog
: 291
: 1113
Kayıt tarihi
: 12.07.12
 
 

Emekli öğretmenim. Kitap okumayı ve düşüncelerimi paylaşmayı çok severim. Tarih özel ilgi alanımd..