- Kategori
- Aşk - Evlilik
Sevgi, arzu ve aşk
Sevgi insanlığın temel duygusudur. Bireyler birbirlerine karşı örtülü düşünceler taşısalar, gizli beklentileri olsa veya yeryüzünde kendilerini yalnız hissetseler bile, birilerinden sevgi beklentisi veya birilerini sevme dürtüsü vardır. Sevilmek insanları etkileyen en büyük faktördür. Soyut bile olsa bir sanatçının gördüğü ilgi ve sevgi gösterileri insanlara çok cazip gelmektedir. Ancak genelde sevgi ile haz kavramlarının iç içe kullanıldığını algılıyorum.
Sevgi kelimesi; anne, baba, kardeş, arkadaş ve karşıt cinse duyulan pozitif ilgi gibi biri birinden çok farklı hisler uyandıran duyguların tamamını ifade etmek için kullanılmaktadır. Ancak detayları ile incelendiği zaman bunların her birinin insan bilincinde, bedeninde biri birinden farklı salgılar ürettiğini, farklı anlamlar uyandırdığı düşünüyorum. Ancak tamamının ortak yanı insanda pozitif bir duygu uyandırmasıdır. Ancak sevgi kavramının bunların hepsini tanımlamaya yeterli olmadığını düşünüyorum. Minnet, güven, paylaşım, şefkat, rehavet, arzu duygularının tamamı sevgi midir ? Öyle ise, sevgi cıva gibi her şekle girebilen bir kavram hissi veriyor bana. Bir kelime ile farklı şeyler ifade edilebiliyorsa bir eksiklik vardır. Bu nedenle bence sevgi kelimesi parçalanmalıdır. Minnet, güven, paylaşım, şefkat, rehavet, zaaf, arzu ve doyum duygularının yapısına uygun kelimeler veya kavramlar üretilmelidir.
Toplumların yapılarına göre meşru ve gayri meşru olarak tanımlanan cinsel hisler vardır, bu hissin adı da arzudur. Toplumsal çoğunluğun
Anneye, babaya, kardeşe, arkadaşa özlem duymak, onları görmekle ve cinsel dürtüler uyandırmayacak temaslarla giderilecek elektrik birikimidir. Cinsel duyguların oluştuğu birine karşı biriken elektrik bunların ötesinde sevişme ile yok olacak elektriktir. Bireyin kimlere karşı arzu duyabileceği ve bunun tek yanlı bir dürtü olmaması kendini program-lamasına bağlıdır. Bu genellikle toplumsal kültüre dayanan bir birikimdir ve beyinde oluşan temel kriterlerden biridir. Bu kriterin insan doğasına uygun oluşturulmaması toplumdaki cinsel kültür karmaşasını artıran bir faktördür.
Aşk, doğru kullanıldığı zaman insanlığın en gizemli ve yoğun duygusunu ifade
Aşk ve arzu kavramlarının, karşılıklı birleşik eş düzey halini tek kelime ile ifade etmek için arzulaşmak kavramını tasarladım.
Arzulaşmak; tıpkı selamlaşmak gibi karşılıklı eş düzeylik içeren bir durumdur. Arzulamak tek yanlı etkilenmenin yavan ifadesidir. Oysa arzulaşmak; karşılaştıklarında romantizmi ve erotizmi iç içe hissedenlerde oluşan, (mıknatısların karşılaşmalarında oluşturdukları çekim gücünden daha) şiddetli çekim gücünün entegre ifadesidir.
Aşkı sezmek, aşkı yaşamaktan daha güzeldir.
Aşkı sezmek, aşk üretmektir.
Aşkı yaşamaksa onu tüketmektir,
Ama yinede bütün aşklar yaşanmalı
Ne mutlu arzulaşmayı yakalayanlara.