Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Temmuz '14

 
Kategori
Deneme
 

Sevgide menfaat olmaz, sevgide ihtimam olur, güzellik olur. Feminizm!

Sevgide menfaat olmaz, sevgide ihtimam olur, güzellik olur. Feminizm!
 

feminizm


Sevgi hakkında defalarca yazmışlığım vardır.

Beceremediğimiz, altından bir türlü kalkamadığımız dünyanın en güzel duygusunu hazmedemeyişimizi kendimce, gördüklerim ve anladıklarımla aktarmışlığım da elbette var.

Sevgi önemli ve ne yazıkki bizler sevgiyi artık bilmiyoruz. Adına sevgi dediğimiz yapmacıklarımızın da aslında ne olduğundan emin değiliz. Sevgi böyle bir şey değilki! Sevgide menfaat olmaz, sevgide ihtimam olur, güzellik olur.

Mevlana Celaleddin-i Rumi:

“Sevgiden tortulu bulanık sular, arı-duru bir hale gelir.

Sevgiden dertler şifa bulur, ölüler dirilir.

Sevgiden padişahlar kul olur, bu sevgide bilgi neticesidir.”

Hz. Mevlana’nın bu sözlerinin altını çizmek gerekir. Düşünmeli elbette ve demeli ki sevgi şart! Olmalı. Sevgi önem vermektir, sevgi kıyamamaktır.

Kıyamadığın kadınına zalimlik yapmamalısın, yapamazsın. Senin yakınındaki kadını sen korumalısın, gözetmelisin ve önem vermelisin. İşte o zaman başkaları senin yakınını müdafaya çalışmazlar, üstelik başkaları yabancıdır, eldir. Yakın olan senden korumaya kalkıyorlarsa o zaman sen nasıl yakınsın? Sen nasıl kıyamayansın?

Sen nasılsın?

Sen nasılsın sözcüklerinde elbette nasıl olduğun merak konusu! Öyle ya iyi olsan, sağlığın yerinde olsa, aklın başında olsa sevdiğini acıtamazsın, sevdiğinin senden aşağıda olmasına dayanamazsın, sevdiğine acınmasına asla ama asla fırsat vermezsin.

O zaman sevdiğin seninle aynıdır,

O zaman sevdiğin seninle eşittir.

O zaman sen ve sevdiğin birsinizdir.

Sen ve senin gibiler için başkaları senin yakınlarını koruma ve gözetme isteği içinde olmuşlar. Buda tarih boyunca olmuş.

Çok eskilerden bu günlere bu düşünceler içinde gelinmiş.

Kadınların korunmasını yine kadınlar üstlenmiş.

Buna da feminz denmiş. Resmi açıklaması da şöyle:

Feminizm, kadın-erkek ayrımcılığına karşı çıkarak, cinsiyetler arasında ekonomik, siyasal ve toplumsal eşitliği savunan görüş olarak tanımlanabilinir.

Temel amacı kadın özgürlüğü ve kadının toplumdaki yeri konusunda gerçek bir eşitlik durumunun sağlanması!

Feminizm, bir teori ve hak eşitliği, insanlık şerefi ve kadınlara karar verme özgürlüğü olarak tanımlanıyor.

Feminiz de kadınlarla erkekler arasında ayrım yok. Kadın veya erkek yok!

Olan ‘insan’ o zamanda eşitlik! Eşit olunmalı, birlikte olunmalı, tek kalp tek yürekte buluşulmalı…  Senin için dünyaları karşısına alan kadının, seni kollayan, besleyen, gözeten! Seni temizleyen, düşünen kadının! Çocuklarının anası, kapılar kapandığında koynunda olan ve herkesin dışarıda kaldığı kadının!

İşte onu sen gözetlemelisin, sen ona kıymamalısın.

Ne yazık ki çok eskilerden beri kıyılmış,

Ne yazık ki, dövülmüş, hırpalanmış, öldürülmüş.

Ne yazık ki çocuklarından koparılmış,

Ne yazık ki toplum içinde küçük düşürülmüş,

Ne yazık ki aç ve açıkta bırakılmış!

İşte bunun için,

İşte senin kollamadığın, ezdiğin, yıprattığın, hor gördüğün kadının ve tüm kadınlar için yürekli kadınlar çıkmışlar.

“Durun, kadına bu yapılmız, bu hiçbir canlıya yapılmaz.”

Peygamber Efendimiz:

Kadınlarını döven o kimseler, sizin hayırlınız değildir.”

Feminizmin kökeni kadının eğitim hakkını savunan, Lady Mary Wortley Montagu ve Marquis de Condorcet gibi özgür düşünürlerin de içinde yer aldığı Aydınlanma döneminde görülmüş.

Osmanlı’daki ilk feminst bir yabancıymış.

Marry Mills Patrick, feminizmi Osmanlı topraklarına taşıyan ilk kadın olarak biliniyor.

Patrick, İrlanda’dan Amerika’ya göç etmiş bir ailenin kızıymış.

Üniversite eğitimini Amerika’ da yapmış.

İsviçre’nin Bern Üniversitesinde eski Yunan felsefesi üzerine doktora eğitimi almış. Fransızca, Almanca, Ermenice, Yunanca ve Türkçe biliyormuş.

İrlanda'dan Amerika'ya göç etmiş bir ailenin kızıymış.

Erzurum’da görev yapmış.

İstanbul Kız Koleji'nde felsefe hocalığı yapmış.

Halide Edip'in Adıvar’nda hocasıymış.

'Beş Sultanın Yönetiminde' ve 'Bir Boğaziçi Macerası' adlı iki kitap yazmış.

Tarih boyunca birileri istense de istenmesen de bazı olayların ortaya çıkması veya çıkartılması için ilk adımı atmışlardır. Bazen ağır bedeller ödemişler, bazen büyük başarılar kazanmışlar…

Elbette bir Halide Edip Adıvar kolay yetişmiyor.

Elbette eğitimcilerimizin bizlerin yetiştirmesinde emekleri çoktur ve bizim gözlerimizin açılmasına katkıları olmuştur.

"Kadınlar size Allah'ın emanetidir!"

Hz. Muhammed (s.a.v)

Bu sözlerin üzerine herhangi bir şey yazılmaz zaten…

 

 

Nazan Şara Şatana

 
Toplam blog
: 1731
: 4678
Kayıt tarihi
: 09.12.10
 
 

Turizmci; Genel müdür Yazar ; Romanlar, senaryolar müzikkaller... Sinema filmleri, TV filmleri.....