Sevgililer Günü özel kutlama...

Sevgili aslında özel olandır. Sadece sevgiliye hitap tarzının dışında sevdiğimiz bir kişinin başına sevgili sözcüğünü ekleriz. Kırgınlık, öfke, kıskançlık, nefret vb. duygular her türlü hastalığa davetiye çıkardığı gibi yaşama dair sevincimizi de alır götürür. Bunun panzehiri ise sevgidir...

Sevgiyi anlatan bu güzel günde istedik ki, büyüklerimizin yanında yer alarak onlarla birlikte el ele, yürek yüreğe olalım. İşte DÜYADER TRT TSM Personel korosu şef Nurten Demirkol eşliğinde 75. Yıl Huzurevinde, huzurevi sakinleri, yöneticileri ve katılımıcılara muhteşem bir müzik ziyafeti verdiler.

Koro; kurulduğu günden beri her yıl Arı stüdyolarında konser ve TV çekimi yapmakla kalmayıp aynı zamanda yardım etkinlikleri konserleri, huzurevi konserleri ile sosyal sorumluluk projelerinde yer almaya devam ediyor.

Şef Nurten Demirkol,  hazırlamış olduğu birbirinden güzel eserlerle dinleyicileri mest etti. 

DÜYADER Bşk. Yrd. Belgin Turan yaptığı konuşmada;" bu güzel günde bir araya gelmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Sevgi yağmur olup başınızdan gönüllerinize aksın diyerek Şef Nurten Demirkol'u, Koroyu ve Koro koordinatör başkanı Emine Gümüş Edirneli'ye koroya teşekkür ederek bundan sonra yine çok önemli projelerde bir araya geleceğiz" dedi.

Büyüklerimizin duygu dolu konuşmaları, bizlerle şarkı söyleyip, sonra sahnede bizimle dans etmeleri bizleri çok mutlu etti. Bir emekli öğretmen sakinimiz, şu anda çocuklarımız yanımızda değil sizler bizim ailemizsiniz derken duygu dolu anlar yaşadık...

DÜYADER Gönüllüsü Hatice Sözer,  yaşı kaç olursa olsun halen kendisini 18 yaşında hissedenlerden sevgi dolu bir yürek..  Sevgililer gününde doğmuştu. Onun için bu günün anlamı üçe katlanıyordu. Bu mutluluğunu gözlerinde görmek bizleri de mutlu etti.

Makamlar arasında gezinirken "genç büyüklerimizin" gözlerinde geçmişe doğru yol aldıklarını görüyor ve garip bir hüzün çöküyordu içimize. Sonra bütün salon "ağlama değmez hayat bu göz yaşlarına" diyorduk. Bir ara yıldızların altındaki mesut geceyi hatırladık, sonra bir başka şarkıda dedik ki, aşkımı inkar edersen Allah'tan bulasın. Çamlıca'nın yollarında sevgilinin kollarında kendimizden geçerken, telgrafın tellerine kuşlar mı konar derken sitem ettik  sevgiliye, şu gençlikte neler geldi dedik cahil başımıza... Ve işte o şarkı nasıl geçerdi habersiz o güzelim yıllarım, hani kuşlar, ağaçlar binbir renkli çiçekler vardı, hani o ceylanların pınarı vardı, ve halen hatırlıyorduk o günleri...

Yine hafızalarımıza, zihnimize bir güzel gün iz bırakmıştı...

e-mail:belginturan@gmail.com