- Kategori
- Gönüllülük
Bir şey yap yoksa sende ortak olursun!
14.07.2015
Herkesin bir hikayesi vardır. Elif Gamze Bozo'nun hikayesi belki sıra dışı ama bence bu sıra dışılık kaderden daha çok, kaderini nasıl yönlendirip böyle bir başarı öyküsü yazmasının ardında gizli...
Duyarsızlaştığımız zaman ve başımıza gelmeyince kişinin dertlerini anlamadığımız ve sadece kendimizi düşündüğümüz de bu bizi sadece bir ot yığını haline getirir. Sosyal sorumluluk projeleri kapsamında biz de çorbada tuzumuz olsun diyerek bir yola çıktık ve dedik ki "
İnsan hayatında hep şansızlıklar yoktur, Elif öyle bir şansla dünyaya geliyor ki, biri ailesinin bitmek bilmeyen sevgisi, emeği ve diğeri insanlığa ders mücadelesinde gizli.. Ağlayıp sızlayıp sorunun bir parçası olmak yerine çözüm ortağı olmayı seçmiş. İstersiniz bana söylediği o kadar manidar sözlerine bakın "Ah vah etmeye gerek yok.. Engelli olarak değil önce insan olarak görsünler ve yolumuza devam edelim. Bizim evde normal bir yaşantımız var. Herkese eşit söz hakkı var. Biz durumu normalleştirdik, fakat başkaları bunu normal görmüyorlar, tabi ki çok kolay bir durum değil ama ben kızımsız, kızım bensiz yaşayamaz."
Zübeyde hanıma bu gücü nereden aldığını sorduğumuzda cevabı taktire şayan; eşimin bana verdiği desteği ve sevgisinden alıyorum" diyor... Bütün dünyası evlatları. İşte kendisinden yine can alıcı bir açıklama; ilkokul mezunu bile değilim, aritmetik, fen bilgisi bilmem ama evlatlarımın gülüşünden, gözyaşından kalplerinde ne var ne yok ezbere sayarım size."
O bir Cam Kemik hastası evlada sahip ve diyor ki; "Elif benim için o ne şekilde olursa olsun Allah’ın bana gönderdiği muhteşem bir hediye."
Şu anda 'can kırıkları' içinde ağrı ve sızıyla yatsa da öyle güçlü bir yürek ki, bizleri sevgiyle yine de enerjisinden bir şey kaybetmemiş halde karşılıyor. Çünkü yol ortasında duran mazgalın arasına tekerleği takılıp düşüyor ve cam kırıkları yani 'can kırıkları' içinde ağrı ve sızıyla yatıyor. Onun tek dileği dışarıya çıktığı zaman engelsiz bir yaşamla karşılaşması... Yetkililerin bir kez olsun anlayıp ve toplumun ötekileştirmemeleri için engelli gibi düşünüp onların karşılaşacağı engelleri kaldırmalarını istiyorlar..
Elif'i farklı yapan nedir?
Ben okuyarak hayatı sorgularım, fikir üretirim.
Hayata bakış tarzını bizimle paylaşmak istersen neler söylersin?
Pozitif bakarım hayata ancak ben ağlamayı da severim çünkü mutluluğun kıymetini bilmem gerek. Yaşam da bütün duygular biz insanlar için vardır. Ve bu yüzden insanların acılarına mutluluklarına ortak olmayı seviyorum.
En büyük hedefin nedir desem ne dersin?
Helikoptere binip yukardan fotoğraf çekmek, fotoğraf sergimi yurtdışında açmak, yurtdışında yine bir imza günü düzenlemek.
Elif'in aslında bazı yönleri ile çoğumuzdan fazlası var, eksiği yok. Bir çok gence örnek bir yaşam öyküsü.. Üniversiteyi okurken muhabirlik yapıyor. TÜBİTAK'tan başarı belgesi, bir çok projede çalışıyor. Telekom da Çağrı merkezinde asistanlık yapıyor. 11. Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül tarafından yılın başarılı genci seçiliyor.
Edebiyat alanında birçok ödüle ve üç harika şiir kitabına sahip bir derya...
Hayatın içinde, hayatın her alanında, kendisiyle barışık, bir yazar, bir şair, fotoğraf sanatçısı, çalışan, üreten bir beyin, güzel bir yürek...
Yazılar yazılıyor, sözler veriliyor, önemli olan bunların uygulamaya konulması ve tüm insanlığa sesleniyoruz, diyoruz ki, #?
İmkansız değil Zübeyde anne..Özverinin, inancın, emeğin ve sevginin olduğu her yerde UMUT vardır ki!
Örneğin; toplu taşıma araçlarında insanları inceler ve senaryoma aktarırım. Hayatı hiçbir zaman engellilik üzerinden değil de toplumun ötekileştirilmiş hayatları üzerinden baktım. Çünkü bu hayatta hep dezavantajlı insanların ötekileştirilmiş olduğunu gördüm. Irksal dinsel cinsel, hasta, yaşlı, çocuk vs. grupların hep bir ezilmiş tarafları olduğunu düşünüyorum ve belki de bu yüzden yazıyorum.
Seyahat etmeyi seviyorum. Okumayı yazmayı seviyorum, fotoğraf çekmeyi seviyorum. Öğrenmeye açım. Meraklıyım. Beni özel yapan engelim değil aslında düşüncelerim.